Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 24/10/2019 tarih 2019/223 Esas 2019/433 Karar sayılı ilamına istinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Soma İlçesi, Bayat Mahallesi, 11 cilt, 63 sırada nüfusa kayıtlı olduğunu, bu hanede kayıtlı bulunan Mustafa Pehlevan'ın anne baba bir kardeşi olduğunu, Mustafa Pehlevan'ın 13/01/1970 tarihinde vefat ettiğini, nüfus kayıtlarında anne adının Hatice olarak yazıldığını, açtığı dava ile annesinin adının "Hatice Dudu" olarak tashih edildiğini, ancak ağabeyinin nüfus kayıtlarında anne adının "Ayşe Dudu" olduğunu, babalarının hayatı boyunca tek evlilik yaptığını, Hatice Dudu ile Ayşe Dudu'nun aynı kişiler olduğunun tespiti ile Mustafa Pehlevan'ın anne adının nüfus sicilinde Hatice Dudu olarak düzeltilmesi ve aile fertleri ile birlikte Pehlevan olan soyisimlerinin Pehlivan olarak düzeltilmesini talep etmiştir...

Bir kişi (çocuk) ile kendilerinden biyolojik (genetik) olarak türemiş olduğu kişiler arasındaki bağa doğal soybağı (biyolojik nesep), hukuk düzeni tarafından aranan bazı koşulların gerçekleşmesiyle, bir çocuğun hukuki olarak bir ana-babaya bağlanması sonucunda, ana-baba ile çocuk arasında kurulan bu hukuki ilişkiye ise hukuki soybağı (hukuki nesep) denir. Buna göre soybağı, bir kimseyle ana-babası arasındaki doğal ve/veya hukuki bağ olarak tanımlanmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre, çocuk ile anne arasındaki hukuki soybağı doğumla; çocuk ile baba arasındaki hukuki soybağı ise anneyle evlilik, tanıma, babalık davasında verilen hüküm veya evlat edinmeyle kurulmaktadır. Baba ile çocuk arasında evlilik içinde doğmaya, babalık karinesine (TMK md. 285), dayalı olarak hukuken kurulmuş bulunan soybağı ilişkisinin ortadan kalkması ancak soybağının reddi ile söz konusu olabilmektedir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının davasının kabulü ile; Velayetleri davacı babada bulunan müşterek çocuklar ile davalı anne arasında tesis edilen şahsi münasebet günlerinin tamamen kaldırılarak, davalı anne ile müşterek çocuklar ile davalı anne arasında tesis edilen şahsi münasebet günlerinin tamamen kaldırılarak, davalı anne ile müşterek çocuklar Hilal ve Muhammed Selami arasında her ayın 1. ve 3 cumartesi günleri saat 10.00 dan aynı gün saat 17.00 ye kadar, dini bayramların 2. günü saat 10.00 dan aynı gün saat 17.00 ye kadar yatılı olmayacak şekilde şahsi münasebet tesisine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müşterek çocukların üstün yararı gözetilerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; 21/09/2018 tarih ve 2018/849 Esas, 2018/863 Karar sayılı ilamıyla; "....İstinaf eden davalı Güler ile birlikte Davalı T10 Davalı T18, T12 T14 açılan davayı kabul ederek kendilerinin de annelerinin Leyla olduğunu beyan etmişlerdir. Mahkeme davacıların nüfusta anne olan T.C. kimlik numaralı Altun CANPOLAT'ın kaydının iptali ile; Adana ili İmamoğlu ilçesi Ayvalı mahallesi Cilt No:19, Hane No:102, Bsn:2, Mehmet ve Hanım kızı T.C. kimlik numaralı Leyla CANPOLAT üzerine kayıt ve tescillerine karar vermiştir. Yukarıda belirtildiği gibi çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir. Davacılar baba hanesinde kayıtlı olmakla yanlış olan anne adının düzeltilmesine ve kayıtlar arasında bu şekilde bağ kurulmasına karar verilmesi gerekir iken Leyla üzerine tescil kararı yasaya aykırıdır....

    Tarım Bağ-Kur sigortalılığının yasal dayanağını oluşturan Kanunlarda 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesinde açıklanan hizmet tespiti davasına koşut bir düzenlemeye yer verilmemesi ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının öngörülmesi karşısında, tescil veya iradi prim ödemesi ya da prim tevkifatı öncesine ait dönem yönünden tarımsal faaliyet ve buna dayalı Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti söz konusu olamayacaktır. Ayrıca belirtilmelidir ki, tarımsal faaliyete kabul edilebilir süreyi aşar uzunlukta ara verilmesi durumunda Tarım Bağ-Kur sigortalılığının yeniden başlayabilmesi, tescil başvurusu, iradi prim ödeme, prim tevkifatı olgularından herhangi birinin gerçekleşmesine bağlıdır....

      Boşanma ilamı ile mahkemece velayeti babaya verilen küçüğün anneyle kişisel ilişki kurması uygun görüldüğüne göre, görevi infaz işlemi sırasında yalnızca küçüğe psikolojik yardımda bulunmak olan uzmanın beyanına itibar edilerek infaz işleminin yapılmaması ilam hükmünü ortadan kaldırır nitelikte olduğu gibi, hükümet gerekçesinde atıf yapılan Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 9. maddesinde yer alan; "yetkili makamlarca uygulanabilir yasa ve usullere göre ve temyiz yolu açık olarak, ayrılığın çocuğun yüksek yararına olduğu yolunda karar verilmedikçe" ve "çocuğun ana-babanın ikisiyle de düzenli bir biçimde kişisel ilişki kurma ve doğrudan görüşme hakkına saygı gösterileceği" hükümlerine de aykırıdır. Bir diğer ifade ile küçüğün anne veya babası ile kişisel ilişki kurmamasına ancak mahkemece karar verilebilir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, 2926 sayılı Kanun ile 5510 sayılı Kanun'un 4,b/4. maddesi kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti ile 6111 sayılı Kanunun yapılandırmaya ilişkin hükümlerinden yararlandırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir. Hükmün, davacı ve davalı Kurum avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki ve bununla ilgili masraflar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişkinin gerektirdiği masraflara katlanma külfeti, bundan yararlanan tarafa düşer. Tarafların müşterek çocuklarının velayetleri davacı babaya verilmiş olup, anne ile çocukların kişisel ilişki kurma külfetinin İcra İflas Kanununun 25/A maddesine aykırı olarak, velayet verilen davacı (baba) ‘ya yükletilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

            Aile Mahkemesi'nin 2019/692 Esas - 897 Karar sayılı ilamı ile tarafların müşterek çocukları Birsu Eylül Yılmaz ile anne arasındaki kurulan şahsi ilişkiye yönelik kararının kaldırılarak, davalı anne ile müşterek çocuk Birsu Eylül Yılmaz'ın her ayın 1. ve 3. hafta sonları Cumartesi günü saat 10.00 ile Pazar günü saat 17.00 saatleri arasında, sömestr tatilinin ilk haftası (ilk günü saat 10.00'dan son günü saat 17.00'ye kadar) ve 01 Temmuz günü saat 10.00 dan 31 Temmuz günü saat 17.00'ye kadar anne yanında kalması suretiyle şahsi ilişki tesisine karar verilmiştir. Dairemizin 2021/1034 Esas, 2021/1672 Karar ve 27/10/2021 tarihli kaldırma kararı sonrasında verilen ilk derece mahkemesinin ikinci kararında özetle; asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir....

            Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar Dairece "... nüfus kayıtları evrak arasına alınan ... ile ...'ın aynı kişiler olduğunun iddia edildiği ancak bu kişilerin isimleri ile T.C. Numaraları farklı olduğu halde, bu farklılıkların neden ileri geldiğinin ilgili nüfus müdürlüğünden sorulup araştırılmadığı, çekişme konusu taşınmazın tespitinin 1982 yılında yapıldığı dikkate alınarak kadastro tespit bilirkişilerinin yaşayıp yaşamadığının araştırılıp bilgilerine başvurulmadığı, değinilen ilkeler ve olgular çerçevesinde araştırma ve inceleme yapılarak çekişme konusu taşınmazın maliki... kızı ... ile davacının miras bırakanı ... kızı...'...

              UYAP Entegrasyonu