WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evlatlık Verilmesi ve Anne ve Babanın Rızasının Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine,peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 04.12.2008 (Prş.)...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Dava dilekçesinde, evlat edinmede anne ve baba rızasının aranmamasına karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      DAVA TÜRÜ :Anne ve Babanın Rızasının Aranmaması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle TMK.m.312 hükmünün koşullarının gerçekleşmemesi sebebiyle ret hükmünün sonuç itibariyle doğru olduğunun anlaşılmış bulunmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.18.02.2013(Pzt.) ......

        Noterliğince düzenlenmiş olan 09/09/2005 tarih... yevmiye nolu vekaletname içeriğinden müştekinin özellikle araç alım -satım ve kullanımı konuları başta olmak üzere çok geniş alan ve konularda kendi adına işlem yapması hususunda sanığa yetki verdiği, tüm bu durumlar nazara alındığında araçlarının sanık tarafından kullanımı ile ilgili müştekinin rızasının bulunduğunun kabulu gerektiği, bu durumda yasal unsurları oluşmayan hırsızlık suçundan sanığın beraatı yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 08.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          İlk derece mahkemesince ;" her ne kadar davacı tarafça davacının anne ve babasının mahkeme aşamasında dinlenilmediği iddia edilmiş ise de Mahkememizce celp edilen Silivri Sulh Hukuk Mahkemesinin 04/02/1987 tarih ve 1986/813 Esas 1987/19 Karar sayılı dosyasında davacının anne ve babasının duruşmada beyanlarının alındığının anlaşıldığı, dava dilekçesinde evlatlık ilişkisinin kaldırılması için dayanılan diğer nedenlerin TMK 317- 318. Maddeleri kapsamında değerlendirilemeyeceği, davacı evlat edinmede kendi rızasının alınmadığı iddiasında bulunmuş ise de davacının 17/05/1971 doğumlu olduğu, dava tarihi itibariyle 49 yaşında olduğu, evlat edinmede kendi rızasının olmadığını bunca yıldır bilmediği iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, TMK 319. Maddesinde dava hakkının, evlâtlık ilişkisinin kaldırılması sebebinin öğrenilmesinden başlayarak bir yıl geçmekle düşeceğine ilişkin düzenlemenin re'sen gözetilmesi gerektiği anlaşılmakla davanın TMK 319....

          İlk derece mahkemesince ;" her ne kadar davacı tarafça davacının anne ve babasının mahkeme aşamasında dinlenilmediği iddia edilmiş ise de Mahkememizce celp edilen Silivri Sulh Hukuk Mahkemesinin 04/02/1987 tarih ve 1986/813 Esas 1987/19 Karar sayılı dosyasında davacının anne ve babasının duruşmada beyanlarının alındığının anlaşıldığı, dava dilekçesinde evlatlık ilişkisinin kaldırılması için dayanılan diğer nedenlerin TMK 317- 318. Maddeleri kapsamında değerlendirilemeyeceği, davacı evlat edinmede kendi rızasının alınmadığı iddiasında bulunmuş ise de davacının 17/05/1971 doğumlu olduğu, dava tarihi itibariyle 49 yaşında olduğu, evlat edinmede kendi rızasının olmadığını bunca yıldır bilmediği iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, TMK 319. Maddesinde dava hakkının, evlâtlık ilişkisinin kaldırılması sebebinin öğrenilmesinden başlayarak bir yıl geçmekle düşeceğine ilişkin düzenlemenin re'sen gözetilmesi gerektiği anlaşılmakla davanın TMK 319....

          Ancak bu düzenlemede dikkatten kaçan husus çocuğun rızasının tamamen geçersiz ve yok sayılmayıp bu suçta korunan hukuki yararın aile düzeni olması nedeniyle anne-baba veya yetkili makamların iradesinin çocuğun rızasına üstün tutulmasıdır. Yani çocuğun rızasının tamamen geçersiz veya yok sayılması durumu yoktur. Çünkü; eğer çocuğun rızası yoksa suç zaten çocuk yönünden çocuğa karşı hürriyeti tahdit suçunu oluşturcaktır. Çocuğun rızası var ise bu takdirde eylem aile düzenine aykırılığa dönüşmektedir. Bu takdirde aile veya yetkili makamların şikayetçi olması durumunda alıkoyan kişi bu eylemi nedeniyle 5237 sayılı Kanun'un 234 üncü maddesinin üçüncü fıkrası gereğince cezalandırılacaktır. Kanun koyucu çocuğun kendi yanında bulunduğunu aileye haber vermeyen kişiyi aile düzenine aykırı davranmaktan dolayı cezalandırma yönüne gitmiştir....

            ün evlat edinilmesinde ana ve babanın rızasının aranmamasına karar verilmesi istenilmiş; mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ...lerin gelecekte evlat edindirme hizmetlerinden yararlandırılacağı ileri sürülerek TMK’nın 311. maddesindeki sebepler ile anne ve babanın evlat edinmede rızasının aranmamasına karar verilmesi istemine ilişkindir. Re'sen UYAP ortamında yapılan araştırma neticesinde; ... T.C. kimlik no'lu ... ...'ün güncel nüfus kaydında, ... 5. Aile Mahkemesi'nin 2016/814 Esas 2017/869 Karar sayılı, 27/01/2018 kesinleşme tarihli kararıyla ... tarafından evlat edinildiği bilgisinin bulunduğu anlaşıldığından; davanın konusu kalmamıştır....

              Nitekim 5237 sayılı Kanun'un 109 uncu maddesindeki düzenlemeye göre yaşı küçük (15 yaşından küçük) çocukların bir yere gitmeleri ya da kalmaları anne-babaları tarafından dahi zorla engellense hürriyeti tahdit suçunu oluşturacağı kabul edilmektedir. Hürriyeti tahdit suçundaki bu düzenlemeden ve buna uygun Yargıtay Kararlarının mefhumu muhalifinden (karşı ifadesi) kişi özgürlüğünün yaş sınırı aranmaksızın kişiye sıkı sıkıya bağlı mutlak ve devredilemez bir hak olduğu ortaya çıkmaktadır. Çocuğun rızaen alıkonulması suçunun düzenlendiği 5237 sayılı Kanun'un 234 üncü maddesinin üçüncü maddesinde ise korunan hukuki yarar aile düzenidir. Bu nedenle bu suçun mağduru anne-baba veya çocuğu korumaya yetkili makamlardır. Dolayısı ile bu suçun oluşup oluşmadığının tespiti için çocuğun iradesine değil, anne-baba veya yetkili makamların iradesine bakılmaktadır....

                Bakanlığı ile davalılar ... ve ... aralarındaki evlat edinmede anne baba rızasının aranmaması davasına dair ... Aile Mahkemesinden verilen 19.12.2012 günlü ve 2012/274 Esas 2012/1048 Karar sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 30.06.2014 günlü ve 2014/10441-11664 sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında açıklanan gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK.nun 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu