WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, 15.07.2016 tarihli tavzih talebinin reddine ilişkin ek karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından açılan davada mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi uyarınca verilen anlaşmalı boşanma kararı taraflarca temyiz edilmeyerek 05/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Davalı kadın hükmün 5.maddesinde davacı ve davalı sıfatlarında hata yapılarak çocukların velayetlerinin davalı kadına verilmesine rağmen iştirak nafakasının davacıya ödenilmesine yönelik 5. bendinde, taraflar arasında düzenlenen 20.04.2015 tarihli anlaşma protokolüne aykırı hüküm kurulduğu gerekçesiyle 09.06.2016 tarihinde tavzih talebinde bulunmuş, mahkemece kadının tavzih talebi reddedilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması ve anlaşmalı boşanmaya izin verilmesi talep edilmiş, mahkemece talebin reddine karar verilmiş, vasi ve fer'i müdahiller tarafından vesayet makamının kararına itiraz edilerek iptali istenilmiştir. Denetim makamı olan Şanlıurfa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce red kararının onaylanmasına karar verilmiş, hüküm itiraz eden ve fer'i müdahiller vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Türk Medeni Kanununun 405. maddesinden kısıtlanan ...'a vasi olarak atanan kardeşi ...; kısıtlı ile eşinin aralarında yaptıkları anlaşmalı boşanma protokolüne onay ve anlaşmalı boşanma davası açmak için izin verilmesini istemiş, talep vesayet makamı tarafından reddedilmiş, red kararına karşı denetim makamı Şanlıurfa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi' nde itiraz edilmiş, denetim makamınca itiraz reddedilerek vesayet makamının kararı onaylanmıştır....

      Bana ait olacaktır" şeklinde beyanda bulunup müvekkilinin de " Ev eşyaları davalıya ait olacaktır" şeklinde beyanda bulunduğunu, bu hususun da protokolün ilgili maddesi ile tarafların ev eşyalarını ve kişisel mallarını kastettiklerini açıkça gösterdiğini, davalı yanın da cevap dilekçesinde "..İlgili anlaşmalı boşanma dosyasında taraflar edinilmiş malların paylaşımını anlaşma protokolüne konu etmemiştir" şeklinde beyanda bulunduğunu, anlaşmalı boşanma protokolünde tarafların edinilmiş malların paylaşımı hususunda karar vermiş olsalardı davalı tarafın bu hususu cevap dilekçesinde dile getireceğini belirterek, kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      Taraflar boşanma protokolüne dayalı olarak, anlaşmalı olarak boşanmışlardır. Protokolün incelenmesinde; yoksulluk nafakası ile ilgili bir kararlaştırma bulunmadığı, davacının açıkça bu hususta bir feragatinin de olmadığı anlaşılmıştır. Boşanma kararı ile yoksulluk nafakasına hükmedilmemiş olması, yeniden dava açılma imkanını ortadan kaldırmaz. Davacı, TMK'nun 175.maddesindeki şartların gerçekleşmesi halinde, nafaka davasını her zaman açabilir. Mahkemece; davacının, nafaka isteme şartlarının olayda gerçekleşip gerçekleşmediğini araştırıp, tartışmadan; özellikle davacının rahatsızlığı nedeniyle çalışma gücünü yitirdiği de gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

        İlk derece Mahkemesince; iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; boşanma protokolüne konu taşınmazların protokol kapsamında davalılar adına tescili için dava açıldığı, muvazaa yönünden ispat yükünün davacı tarafa düştüğü, davacının muvazaayı ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 17....

          Fakat bahse konu çekin verilmesine konu olan anlaşmalı boşanma gerçekleşmeyerek çekin konusuz kaldığını, --- davalı eşi ile olan anlaşmalı boşanma protokolüne istinaden bahse konu çekin verildiğini, Fakat bahse konu çekin verilmesine konu olan anlaşmalı boşanma gerçekleşmeyerek çekin konusuz kaldığını, .takibe konu çekten dolayı müvekkil firmanın davalıya herhangi bir borcu bulunmadığından huzurdaki davayı açtığını, tespiti için huzurdaki dava açıldığını, dava masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini, dava ve talep etmiştir....

            GEREKÇE : Davanın konusu, boşanma protokolüne dayalı tapu iptali ve tescile ilişkindir. Davalı kadın istinafında, anlaşmalı boşanmada protokole imza atmadığını, protokolün varlığından boşandıktan sonra haberinin olduğunu, bu nedenle mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını ve kararın kesinleştiğini, boşanma protokolüne göre dava konusu taşınmazda müvekkilinin çocukları 18 yaşına gelene kadar birlikte ikamet etmesi gerektiklerini ancak davalının protokole aykırı olarak zorla müvekkilini evden çıkardığını, tarafların anlaşmalı boşansalar da katılım payı alacağı ile ilgili bir karar verilmediğini, bu nedenle bu davanın açılması zaruretinin doğduğunu, protokolde kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta yazılı olmadıkça tarafların boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içinde mal paylaşımı davası açabileceğini, boşanma protokolü incelendiğinde de mal rejiminden doğan alacak hakkından açıkça feragat edildiğine dair bir ibare olmadığını, evlilik döneminde düğünde takılan 15-25 gramlıklardan oluşan 8 bilezik, kolye, zincir, 15'e yakın çeyrek altın bozdurularak ... plakalı aracın satın alındığını ve bu aracın tekrar satılarak dava konusu taşınmazın alımında peşinat için verildiğini, müvekkilinin...

              Somut olayda; takibe dayanak yapılan ilam; yıllık eğitim öğretim ücreti, yıllık bakıcı ücreti ve bakıcı yol ücreti yönüyle anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması niteliğinde olup, kurulan hüküm eda niteliğinde değildir. Her ne kadar dayanak ilamda onaylanmasına karar verilen protokolde bu giderlerin borçlu baba tarafından ödeneceği yazılı ise de protokole ilişkin bu kısım mahkemece verilmiş ve ödemeye ilişkin bir karar değildir. Mahkemece bir işin yapılmasına ilişkin olmak üzere verilen eda hükmü içeren kararlar ilamlı icraya konu edilebilir. Takibe dayanak ilam, anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması mahiyetinde olup, yıllık eğitim öğretim ücreti, yıllık bakıcı ücreti ve bakıcı yol ücreti yönüyle ilamlı icra takibine konu edilemeyeceği anlaşılmaktadır....

                Hukuk Dairesinin 2018/7872 esas 2019/9801 karar) Somut olayda; takibe dayanak yapılan ilam anlaşmalı boşanma ve anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması niteliğinde olup, protokolün 7. maddesinde belirlenen "Ahmet Eşit tarafından 2017 yılının mart ayında davacıya değeri 12.500,00- 15.000,00 TL olan bir araba satın alınacaktır" hükmü yönünden, ilamda kurulan hüküm eda niteliğinde değildir. Protokole ilişkin bu kısım mahkemece verilmiş ve ödemeye ilişkin bir karar niteliğinde değildir. Mahkemece bir işin yapılmasına veya belirli bir paranın ödenmesine ilişkin olmak üzere verilen eda hükmü içeren kararlar ilamlı icraya konu edilebilirler. Takibe dayanak ilam, anlaşmalı boşanma ve anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması mahiyetinde olup, bu hüküm yönünden ilamlı icra takibine konu edilemeyeceğinden, borçlunun şikayetinin kabul edilerek 15.000,00 TL yönünden takibin iptaline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu