HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL VE TESCİL - ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 485 parseldeki 1 ve 4 nolu dükkanlarını anlaşmalı boşanma kararından bir gün sonra eski eşi olan davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, temlikin davalının, şeref ve onurunu kıracağı yönündeki tehditleri sonucu gerçekleştirildiğini, o dönemde psikolojik tedavi gördüğünü, bunalıma girip yaptığı işlemlerden bihaber olduğunu, tedaviler sonucunda iyileşmeye başlayınca taşınmazların hile ve ikrah sonucu elinden çıktığının farkına vardığını bilahare davalıdan şikayetçi olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescile, davalının taşınmazlardan tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının hür idaresi ile imzaladığı anlaşmalı boşanma protokolü gereğince çekişme konusu taşınmazları devrettiğini, hile ve korkutmanın bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece kadının açtığı dava sonucunda verilen Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine ilişkin karar, davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir. Ancak temyiz incelemesinden önce Dairemize gönderilen 29/11/2016 tarihli dilekçe ile tarafların "Sulh protokolü" başlıklı bir düzenleme yaptıkları anlaşılmış bu düzenleme dikkate alınarak, taraflar duruşmaya çağrılıp bizzat beyanları da alınmak suretiyle, sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm müşterek çocuğun tedbir ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Boşanma protokolü ve iki tarafın birlikte imzaladıkları boşanma dava dilekçesiyle taraflar müşterek çocuk için nafaka bağlanması konusunda anlaşmış, miktarının mahkemece takdir edilmesi yönünden beyanda bulunmuş, duruşmada da protokol içeriğini aynen doğrulamışlardır. Velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk için uygun bir miktarda tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166/3 maddesine dayalı anlaşmalı boşanma istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi gereği tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmiş, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocuğun durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir....
DAVA 1.Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, davalı kadının boşanma protokolündeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle, boşanma protokolü ile kendisine bırakılan ve davalı kadının annesi adına kayıtlı Kocaeli Gölcük Değirmendere köyü 259 ada, 3 parselde kayıtlı taşınmazdaki davalıya ait 597/1365 oranındaki hisseden davalı adına düşen miras hissesi ile, yine davalı kadın adına aynı köy 5013 parselde kayıtlı 45/1072 payındaki hissenin davacı erkek adına tescilini; terdiden Gökçeada Kaleköy 101 Ada, 33 parsel kayıtlı, aile konutu olan ve boşanma protokolü ile davalı kadına bırakılan taşınmazın 1/2 payının davacı adına tescilini talep etmiştir. 2....
Aile Mahkemesinin 2017/1633 Esas 2017/1672 Karar sayılı anlaşmalı boşanma ilamı ilgi tutularak 60.000,00 USD maddi tazminat bedelinin tahsili amacı ile icra takibi yapıldığını, boşanma davası sonrasında taraflar arasında tazminat bedellerinin ödenme tarihlerini içerir ek protokol imzalanmış olup tazminatın hangi şartlar da ve hangi zaman da ödeneceğinin kararlaştırıldığını, maddi tazminatın ilk taksidinin 01/08/2018 tarihinden başlanarak her yılın 1 Ağustos'unda 6 taksit ile ödeneceği kararlaştırılmış olmasına rağmen muaccel hale gelmemiş tazminatın kötüniyetli olarak takipte talep edildiğini, karşı tarafın mahkeme önünde imzaladığı ek protokolü görmezden gelmesinin hakkın kötüye kullanılması teşkil ettiğini, bu nedenle mahkemenin şikayetin reddine karar vermesinin hatalı olduğunu bildirmiş, mahkeme kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık, ilamlı takipte imhal nedeniyle takibin iptali talebine ilişkindir. Ankara 20....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, anlaşmalı boşanma kararında anlaşma protokolü uyarınca hüküm altına alınan madde gereğince, davalının taşınmaz üzerindeki intifa hakkının kaldırılması talebinin kabulünün dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un(6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 3....
SAVUNMA Davalı duruşmadaki beyanında özetle: sunulan anlaşmalı boşanma protokolü gereğince boşanmalarına karar verilmesini, kişisel ilişki hususunda takdiri mahkemeye bıraktıklarını, müşterek çocuk ile babaanne ve dede arasında şahsi ilişki tesisine yönelik protokolde yer alan belirlemenin dikkate alınmamasını talep etmiştir....
Davacı eşim ile boşanma ve tüm ferileri konusunda anlaştık, bu hususta mahkemeye sunduğumuz 17/06/2021 tarihli anlaşmalı boşanma protokolü altındaki imza bana aittir. Davacı eşimle birlikte imza altına aldığımız anlaşmalı boşanma protokolü doğrultusunda boşanmamıza karar verilsin. Davalı eşimden maddi manevi tazminat, başkaca ev eşyası, ziynet eşya, menkul, gayri menkul mal, edinilmiş malların tasfiyesinden kaynaklı katkı ve katılma alacağı talebim yoktur....
Değerlendirme Davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, davacı erkek vekili ve davalı kadın tarafından tüm yönlerden istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davalı kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile nafakalar yönünden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davacı erkeğin tüm, davalı kadının diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir. Davacı erkek vekili bu karara karşı temyiz talebinde bulunduktan sonra, 18.08.2024 tarihli dilekçesi ile tarafların müştereken imzaladıkları anlaşmalı boşanma protokolünü dosyaya ibraz ederek, tarafların anlaşmalı boşanma protokolü uyarınca boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. Bu hale göre Bölge Adliye Mahkemesince sunulan protokol yönünden tarafların beyanlarının alınarak sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....