Türk Medeni Kanununun 311. maddesine göre “Küçük, gelecekte evlât edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir ve ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlât edinenin veya evlât edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir. Diğer hâllerde, bu konudaki karar evlât edinme işlemleri sırasında verilir. Ana ve babadan birinin küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmemesi sebebiyle rızasının aranmaması hâlinde, bu konudaki karar kendisine yazılı olarak bildirilir.” Kanunun amacı evlatlık verilmek üzere kuruma yerleştirilen küçüklerin evlat edinme sözleşmesi ile evlat edinilmek üzere bir ailenin yanına yerleştirilmesinden önce bu rızanın aranmaması kararının alınmasını amaçlamaktadır....
tür bir ayrılık kararı verilebileceği ve ana-babasından veya bunlardan birinden ayrılmasına karar verilen çocuğun, kendi yüksek yafarına aykırı olmadıkça, ana-babanm ikisiyle de düzenli bir biçimde kişisel ilişki kurma ve doğrudan görüşme hakkına saygı gösterileceği düzenlenmiştir....
a ait olup olmadığı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması, suça konu hatlara ilişkin HTS raporları getirtilip bu hatlarla en çok görüşen kişiler dinlenilerek hattı fiilen kullanan kişi/kişilerin tespiti ile hatların ne şekilde alındığının belirlenmesi, suçun sübutu halinde hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler...
düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.05.2016 gününde oybirliği ile karar verildi....
den suça konu sözleşmenin hangi ana veya alt bayide düzenlendiğinin kesin olarak tespitinin mümkün olup olmadığının sorulması, ve sanığın temsilcisi olduğu bayide çalışan elemanlar varsa beyanlarının alınması, bu şahıslar ile sanığın suç tarihinden önceki resmi kurumlardan temin edilecek imza ve yazı örnekleri getirtilip, huzurda alınan yazı-imza örnekleri ile birlikte suça konu abonelik sözleşmelerindeki imza ve yazıların aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra suçun sübutu halinde eylemin hükümden sonra 19/02/2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz...
İletişim isimli işyerince düzenlendiğini, kendi işyerinin ana bayii olup bu hatları görüşmeye açtığını savunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması açısından, suça konu GSM abonelik sözleşmelerinin sanığa ait iş yerinde mi yoksa ......
hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi, 2- Eylemin sübutu halinde hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip,...
Dava konusu anataşınmazda yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda klimaların dış duvar olan ortak alana monte edilmiş olduğu davalılara ait reklam panosunun estetiği bozmadığı fakat binanın çıkma sınırını aştığı belirtilmiştir. 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Yasasanın 19. maddesinin ikinci fıkrasına göre, kat maliklerinden biri bütün kat maliklerinin rızası olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde onarım, tesis ve değişiklik yaptıramaz. Ana kural bu olmakla birlikte Yargıtay uygulamlarına göre işyerleri ile ilgili olarak yerleştirilecek tanıtıcı levhaların o işyerinin bağımsız bölüm sınırını aşmaması koşuluyla bu yerlere monte edilmesine izin verilmektedir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden ve özellikle bilirkişi tarafından düzenlenen raporda dava konusu edilen ve davalılar tarafından işyerinin önüne asılan tanıtıcı levhanın davalıya ait bağımsız bölüm sınırını aşıp aşmadığı açıklanmamıştır....
Kat Mülkiyeti Yasasının 19. maddesi hükmüne göre kat malikleri anataşınmazın mimari durumunu titizlikle korumakla yükümlü oldukları gibi kat maliklerinden biri diğer tüm kat maliklerinin rızası olmadıkça ortak yerlerde inşaat, onarım, tesis ve değişiklikler yaptıramaz. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamlarına göre bir bağımsız bölümün balkonlarının dış duvar ve cepheleri Yasanın 4. maddesi hükmü uyarınca ortak yer olarak tanımlanmaktadır. Ana taşınmazdaki tüm kat maliklerini bağlayan sözleşme niteliğindeki yönetim planının 22. maddesinde açıkça bağımsız bölümlerin balkonlarının kapatılamayacağı, balkon ve pencerelere güneşlik, jaluzi ve benzeri dış elamanların taktırılamayacağı hükme bağlanmış- tır. Yerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporundan davalıların bağımsız bölümlerinin salona açılan balkonlarını cam ile kapattığı, bu camların ... ray üzerinde kayarak açılıp kapandığı anlaşılmaktadır....
56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilerek, sanığa ön ödeme önerisinde bulunulmasından sonra sonucuna göre hukuki durumunun takdiri gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321....