Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 05/07/2013 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden 22/02/2014 d.lu Zeynep Belçin isimli bir müşterek çocuklarının olduğu, davacı kadın tarafından davalı erkeğin kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma ferilerine ilişkin talepte bulunarak dava açıldığı anlaşılmıştır....
Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 05/07/2013 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden 22/02/2014 d.lu Zeynep Belçin isimli bir müşterek çocuklarının olduğu, davacı kadın tarafından davalı erkeğin kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma ferilerine ilişkin talepte bulunarak dava açıldığı anlaşılmıştır....
Bu açıklamalar çerçevesinde yargılama dosyası tüm kapsamıyla değerlendirildiğinde; her ne kadar dava dosyası evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle çekişmeli boşanma davası olarak açılmış ise de; davacının ortak hayatın çekilmez hale geldiğini ve evlilik birliğinin temelden sarsıldığına dair iddiasını ispatlayamadığı anlaşıldığından ispatlanamayan boşanma talepli davanın reddine " şeklindeki karar ve gerekçesinin dosya kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşılmakla davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek tarafından zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK m. 166/1), davalı-karşı davacı kadın tarafından ise evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak karşılıklı boşanma davaları ikame edilmiş, ilk derece mahkemesince verilen ilk kararda, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, kadının tamamen kusurlu olduğu kabul edilerek; kadının boşanma davasının reddine, erkeğin davasının TMK m. 161 gereğince kabulü ile boşanmaya ve ferilerine ilişkin hüküm kurulmuştur....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi gereğince zina sebebine, 162 nci maddesi gereğince pek kötü ve onur kırıcı davranış sebebine ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma ve fer'îlerine ilişkin olduğu, tarafların boşanma, velâyet, kişisel ilişki kararları bakımından istinaf yoluna başvurmadığından karar bu yönleri ile kesinleştiği,her ne kadar davacının zina ve pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma talebi hakkında karar verilmemiş ise de tarafların bu konuda istinaf talebi bulunmadığından bu husustaki yanılgıya değinilmekle yetinildiği,yine davalı süresinde cevap dilekçesi sunmadığı halde davalı tanıklarının beyanlarının alınması hatalı ise esasa etkili olmadığından hataya değinilmekle yetinildiği, İlk Derece Mahkemesinin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı erkeğin tam kusurlu olduğuna ilişkin kusur tespitinin...
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkek, davasını hangi boşanma hukuki sebebine dayandırdığına dair bir kanun maddesi belirtmeden, “sadakat yükümlülüğünü ihlal” sebebiyle boşanma davası ikame etmiş, davalı-davacı kadın ise evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle (TMK m. 166/1) karşı boşanma davası açmış, mahkemece kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında herhangi bir kanun maddesi bclirtmeksizin karşılıklı boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Mahkeme, tarafından kabul edilen boşanma davaları yönünden gerekçesinde, erkeğin davasını Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine (zina) dayalı olarak nitelendirdikten sonra tarafların kusurlarını yazarak, her iki davanın da evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayanarak kabul ettiğini belirtmiştir. Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür (T.C. Anayasa m.141/3)....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı tarafından açılan dava, Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde düzenlenen zina hukuksal sebebine dayalıdır. Davacının Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı bir davası bulunmadığı gibi usulüne uygun olarak yapılmış bir ıslahta bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m. 166/2) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır ( HMK m. 26/1). Ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez....
ANLAŞMALI BOŞANMAANLAŞMALI BOŞANMADA BİR YILLIK SÜREEVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELDEN SARSILMASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 166 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 427 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacılar Ömer Eltuğrul tarafından 15.9.1997 tarihinde Nurcan Eltuğrul'a karşı anlaşmalı boşanma hükümlerine dayanılarak açılan boşanma davasının kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununda, evlilik en az bir yıl sürmüş ise eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılacağı öngörülmüştür....
Dava; TMK'nın 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın eki niteliğindeki taleplere ilişkindir. İlk derece mahkemesince; "tarafların redle sonuçlanan ve 06/07/2018 tarihinde kesinleşen boşanma davası aşamasında davalının kendi çocuklarını alarak Samsun Çarşambadaki adresine yerleştiği, tarafların fiilen 4,5 yıldır ayrı yaşadıkları belirtilerek boşanma talebinde bulunulduğu, hukuki nitelendirmenin hakime ait olduğu dikkate alındığında davacı yanın dava dilekçesindeki ifadelerinden TMK 166/son'a ''Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir'' dayalı olarak boşanma talebinde bulunulduğu, Ankara Batı 4....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkek eşin kadına karşı açtığı zina hukuki nedenine dayalı boşanma davasını ispat edemediği, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının, ........