Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre ergin olan kişi ana veya babanın velayeti altında bırakılmış ise veli hakkında vesayete ilişkin özel hükümler değil velayete ilişkin hükümler uygulanacaktır. Kararı temyiz eden anne ... velayetin kaldırılması için aile mahkemesine dava açması mümkün ise de, velinin şahsına itirazda bulunması mümkün değildir. Temyiz mahiyeti itibari ile kısıtlama kararına yönelik olmayıp, velayetin kaldırılması istemine ilişkindir. Ancak anne ... tarafından eşi ... aleyhine usulüne uygun harçlandırılarak aile mahkemesine açılmış velayetin kaldırılması davası da olmadığı dikkate alınarak temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Bu itibarla, temyiz dilekçesinin yukarıda açıklanan gerekçeyle REDDİNE, HUMK'nın 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 18.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.Başkan...

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayet ya da Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi- : Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı baba tarafından reddedilen velayetin değiştirilmesi olmadığı takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası ve davalı-karşı davacı annenin kabul edilen kişisel ilişkinin kaldırılması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı babanın reddedilen velayetin değiştirilmesi davası yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz....

      Ayrılık ve boşanma durumunda velayetin düzenlenmesindeki amaç, küçüğün ileriye dönük yararlarıdır. Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğurabileceği onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Bu kapsamda, çocuğun cinsiyeti, doğum tarihi, eğitim durumu, kimin yanında okumakta olduğu, talepte bulunanın çocuğun eğitim durumu ile ilgilenip ilgilenemeyeceği, sağlığı, sağlık durumuna göre tedavi olanaklarının kimin tarafından sağlanabileceği gibi özel durumuna ilişkin hususlarda göz önünde tutulmalıdır....

      Hukuk, İstanbul 11 Sulh Hukuk, Büyükçekmece 3 Sulh Hukuk ve Büyükçekmece 1 Aile Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik ve görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, velayetin kaldırılması nedeni ile veli ya da vasi tayini istemine ilişkindir. Dosya incelendiğinde, davacının küçüğün annesi olup, küçüğü evlat edinen kişiye karşı velayetin kaldırılması davası açtığı,dava dışı kişinin velayetinin kaldırılması üzerine küçüğe davacının veli ya da vasi tayini olarak karar verilmesi konusunda görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi gerekmektedir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. (HMK.m.l) Evlilik birliği devam ederken kural olarak çocukların velayeti anne ve baba tarafından birlikte kullanılır. Bu esnada taraflardan birinin ölümü halinde velayet sağ kalana geçer.(TMK 336. md.)...

        Velayetin değiştirilmesinde velayet yine ana veya babadan birinde kalırken, kaldırılmasında çocuk velayete tabi olmaktan çıkarılarak kendisine vasi de atanabilir (TMK.md.337/2). Çocuk menfaatinin korunması bakımından alınabilecek en ağır en son tedbir, velayetin kaldırılmasıdır. Velayetin kaldırılması tedbir ve kararının açıklanan ağır sonuç doğurucu özelliği göz önüne alındığında, çocuk için ortaya çıkmış bir tehlike söz konusu olmadıkça; velayetin değiştirilerek; daha önce kendisine velayet bırakılmayan eşe velayetin verilmesi tedbirinin uygulanması gerekir. Toplanan deliller yukarıda açıklanan şekilde velayetin kaldırılmasını gerektiren bir durumun varlığına yeterli olmayıp, velayetin değiştirilmesini gerektirir niteliktedir (TMK.md.183,349,351/1). Bir kanun hükmünün uygulanmasında hata yapılması bozmayı gerektirir.Ancak bu tip bir yanlışlığın giderilmesi yeniden duruşma yapılmasını gerektirmez....

          (TMK md. 349) Somut olayda, 2013 doğumlu Muhammet Umut ve 2010 doğumlu Elanur'un tarafların evlilik dışı birlikteliğinden doğduğu, ortak çocukların baba tarafından tanındığı, velayet hakkı kanunen annede olmasına rağmen ortak çocukların uzun süredir baba ve ailesinin yanında kaldığı, annenin çocukları almak için yasal bir girişimde bulunmadığı, alınan sosyal inceleme raporunda çocukların baba ile bağlarının güçlü olduğu, anne ile düzenli kişisel ilişki sağlanması durumunda velayet hususunun tekrar düşünebileceğinin belirtildiği, ortak çocukların da baba yanında yaşamak istediklerini beyan ettiği, bu durumda annenin velayet görevini yerine getirmede ihmalkar davrandığı ve velayetin babaya verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. Ne var ki, toplanan delillerle ortaya çıkan durum velayetin kaldırılması şartlarının varlığına yeterli olmayıp, velayetin değiştirilmesine yol açar (TMK md.349)....

          GEREKÇE: Dava, velayetin kaldırılması (TMK madde 348) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı tarafça süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur. Çocuğun velayet hukukuna göre korunmasında nitelikli önlemler Türk Medeni Kanunu'nun 347- 349 maddeleri hükmü ile düzenleme konusu yapılmış olup, bunlar çocuğun yerleştirilmesi (aile yanına ya da kuruma) velayetin kaldırılması ve velayetin değiştirilmesidir. Çocuğun bedensel ve zihinsel gelişmesi tehlikede bulunur veya çocuk manen terk edilmiş hâlde kalırsa hâkim, çocuğu ana ve babadan alarak bir aile yanına veya bir kuruma yerleştirebilir.Çocuğun aile içinde kalması ailenin huzurunu onlardan katlanmaları beklenemeyecek derecede bozuyorsa ve durumun gereklerine göre başka çare de kalmamışsa, ana ve baba veya çocuğun istemi üzerine hâkim aynı önlemleri alabilir.Ana ve baba ile çocuğun ödeme gücü yoksa bu önlemlerin gerektirdiği giderler Devletçe karşılanır....

          a dört yıldan bu yana baktıklarını belirterek evlat edinmelerine karar verilmesini istemişler, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 1-Türk Medeni Kanununun 309.maddesine göre, evlat edinme için küçüğün ana ve babasının rızası gerekir. Velayetin babaya verilmiş olması ya da anada olan velayetin kaldırılması, ananın davada taraf olma sıfatını kaldırmaz. Yasa, çocuğun yasal temsilcisinin değil, baba ile birlikte ananın da rızasını aramıştır. Mahkemece ananın davada taraf olmasının sağlanması, gösterdiği takdirde delillerinin toplanması ve sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesine aykırı olarak eksik hasımla davanın sonuçlandırılması, 2-Kabule göre de; aynı Yasanın 316.maddesine göre, evlat edinmeye, ancak esaslı sayılan her türlü durum ve koşulların kapsamlı biçimde araştırılmasından, evlat edinen ile edinilenin dinlenmelerinden ve gerektiğinde uzmanların görüşünün alınmasından sonra karar verilir....

            Dava dilekçesinin kapsamından davanın; velayetin kaldırılması ve vasi atanmasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece velayetin kaldırılması talebi yönünden davanın ayrılması ve görevsizlik kararı verilmesi, vasi atanması talebi yönünden ise velayetin kaldırılması davasının bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, ....01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece; küçük ... davalı annede bulunan velayet hakkı kaldırılarak ... velayeti anneannesi ...'e verilmiş, hüküm davalı anne tarafından velayetin davacıya verilemeyeceği ve davacının vasi olarak atanması gerektiği gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Türk Medeni Kanununun 404. maddesinde velayet altında bulunmayan küçüklerin vesayet altına alınacağı düzenlenmiştir. Sözü edilen yasal düzenlemeye göre velayet hakkı münhasıran anne ve babaya tanınan bir hak olup evlat edinme hariç ana baba dışında hiç kimseye tevdi olunamaz....

                UYAP Entegrasyonu