Değişik İş sayılı zemin üzerindeki ağaçların sayısı ve niteliğine yönelik tespit dosyası esas alınarak muhdesat bedeline hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile bozulmuş, bozma sonrası muhdesatın davacıya aidiyetine ilişkin bir mahkeme kararı sunulmadığı gibi kamulaştırmasız el koyma nedeniyle bedel istenebilmesi için taşınmaza malik olunmadan veya muhdesatın aidiyetine dair bir mahkeme kararı bulunmadan talepte bulunulamayacağı ve bozma sonrası ıslah yapılarak eldeki davada muhdesatın davacılara aidiyetine ilişkin davanın görülemeyeceği hususları gözetilmemiştir....
haksız arama veel koyma nedeniyle uğramış olduğu zararın 46.492,07 TL olduğu" belirtilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/11/2020 NUMARASI : 2018/737 ESAS 2020/440 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle) KARAR : Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı idare tarafından su deposu yapımı ile dava konusu taşınmaza fiilen el atıldığını taşınmazın tamamının davalı idareye tahsis edildiğini, el atmanın kamusal hizmete tahsis amaçlı ve kalıcı nitelikte olduğunu, taşınmazın el atılmayan kısım var ise değer kaybının olacağını, davalı idarenin kamulaştırma işlemi yapmaksızın taşınmaza el atıldığını, davacının taşınmaza el atıldığından beri taşınmazı kullanamadığını, dava konusu taşınmazın Alanya’nın gayrimenkul rantı yüksek olan Telatiye mahallesinde yer aldığını ve taşınmazının değerinin oldukça yüksek olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000 TL kamulaştırmasız el atma tazminatı ile 500 TL ecrimisil alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir...
Dosyanın incelenmesinde; hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı zararı hesaplanırken davaya konu atın el koyma tarihindeki değeri belirlenerek el koyma tarihinden dava tarihine kadar olan dönem için yasal faiz hesabı yapıldığı ve atın bedeline bu faiz miktarı da eklenerek davacının toplam zararının belirlenmesi yoluna gidildiği, mahkemece de, bu miktar müddeabih gibi değerlendirilerek, bilirkişi tarafından tespit edilen 8.294,45 TL faiz dahil toplam bedel üzerinden hakkaniyet indirimi yapılmak suretiyle bulunan zararın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verildiği anlaşılmaktadır....
tespit edilmekle; davacının davasının kısmen kabûlü ile; 961.500,00 TL maddi tazminatın el koyma tarihinden faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
Gelen vekillerin sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Dava konusu taşınmazın konut alanında kalan kısımları yönünden, değer artışı olacağı kabul edilerek tespit edilen bedelden indirim yapılmış ise de; kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davalarında da uygulanması gereken, 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 12. maddesinin (c) bendinde "Kamulaştırma dışında kalan kısmın bedelinde kamulaştırma nedeniyle artış meydana geldiği takdirde ise artış miktarı tespit edilerek kamulaştırılan kısmın (a) bendinde belirtilen esaslar dairesinde tayin edilen bedelinden artan değeri çıkarılmasıyla bulunan miktardır. Şu kadar ki, (c) bendi gereğince yapılacak indirme, kamulaştırma bedelinin yüzde ellisinden fazla olamaz....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız el koyma nedeni ile uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Davacı, satın aldığı akaryakıta/motorine gemide iken kaçak/faturasız olduğu iddiasıyla 29/01/2001 tarihinde el konulduğunu, yargılama sonunda davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilerek motorinin veya satılmışsa bedelinin iadesine karar verildiğini, el konulan motorinin rayiç bedeli olarak ıslah yoluyla 309.418,40TL ve motorini satamamaktan dolayı kazanç kaybı tazminatı olarak 139.222,90TL’nin haksız el koyma tarihinden itibaren yasal faizi ile ödetilmesini istemiş, davalı Maliye Hazinesi vekili ise yargı yolu, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir....
Davalı vekilin temyiz istemi; davacının el koyma nedeniyle uğramış olduğu zararı ispat etmesi gerektiğine, davacının zararın doğumuna neden olan veya zararı ağırlaştıran kusurunun tazminat hesabında dikkate alınması gerektiğine ve davanın reddedilen kısmı bakımından davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ilişkindir. III. DAVA KONUSU Temyizin kapsamına göre; A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü Davacı ...'ya ait olan işlenmiş altın ve 1057 gram daralı muhtelif renkli değerli taşa el konulup adli emanetin 2015/231 sırasına kaydı yapılarak ... ... Bankasının 11 numaralı çelik kasasında muhafaza edilmek üzere el konulduğu, davacı aleyhine ... 1....
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arazi niteliğindeki Kırıkkale İli, Yahşihan İlçesi, Mahmutlarşarklısı Köyü, 107 ada, 22 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine ilişkin asıl davanın kabulüne, birleştirilen kamulaştırmasız el koyma nedeni ile tazminat talebi bakımından ise konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen ecrimisil talebi bakımından ise davanın kabulüne ilişkin derece mahkemesinden verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvuru talebinin kısmen kabulü ile dava konusu taşınmaza ilişkin idarenin Kamulaştırma Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca acele el koyma talep ettiği ve 2012 tarihinde bedeli karşılığı mahkemece acele el koyma kararı verildiği anlaşıldığından, davalı idarenin haksız el atmasından bahsedilemeyeceğinden ecrimisil talebinin reddine karar verilmesi gerektiğinden ve ilk derece mahkemesince...
Ancak; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiği dikkate alınarak mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 12.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....