Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayımızda, gerek önalım hakkının doğduğu satış tarihi gerekse bu hakkın kullanıldığı dava tarihi itibarıyla sınırdaş arazi malikine önalım hakkı tanıyan 5403 Sayılı Kanunun 8/i-2 maddesi yürürlükte olup, yürürlükteki yasal düzenlemeye göre mevcut olan önalım hakkının yasal değişiklik nedeni geçmişe etkili şekilde ortadan kalktığına ilişkin düşünce, 7255 sayılı Kanunun 31/b maddesindeki yasanın yayımı tarihinde yürürlüğe gireceğine ilişkin açık yasal düzenleme ve bu konudaki kanun koyucunun iradesine aykırılık oluşturacaktır. Nitekim Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin 25.11.2020 tarih ve 2020/1387 Esas, 2020/7766 Karar sayılı ilamında da önalım hakkı dava açılarak kullanıldıktan sonra, 5403 sayılı Kanununun 8/İ maddesinin ikinci fıkrasının ve bu hükümle komşu tarımsal arazi malikine tanınan önalım hakkının kaldırılmasının geçmişe etkili olamayacağı belirtilmiştir....

Körkuyu mevkii 114 ada, 119 parselin tapusunun önalım nedeniyle iptali ile müvekkili T1 adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

Belirtilen hususlar birlikte değerlendirildiğinde; önalım davasına konu edilen payın, davalının babaannesi Seher Tarak tarafından devredildiği, akabinde Seher Tarak mirasçılarından Nergül Tarak tarafından muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açıldığı, ayrıca işbu önalım davasının açılmasından kısa bir süre sonra muris Seher Tarak tarafından bu kez kandırıldığını belirterek tapu iptali ve tescil davası açıldığı, tüm bu davalar bir bütün olarak ele alındığında, gerçekten murisin iradesinin satış yönünde olup olmadığı veya davacıların önalım hakkını bertaraf etmek amacıyla açılıp açılmadığı hususunun tespit edilebilmesi bakımından, murisin iradesinin ne şekilde tezahür ettiğinin incelenmesi gerekecektir. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesinin 2020/232 E - 2020/338 K sayılı ilamı dikkate alındığında, murisin satış amacıyla temlik yapıp yapmadığının da bu dosyada dikkate alınması gerekecektir....

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki tazminat (tapunun haksız ele geçirilmesi) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava konusu taşınmazın tapusunun dayanağı olan kadastro tespit tutanağı ile ilk tesis tarihinden itibaren tüm tedavülleri ve dayanak belgeleri ilgili Tapu Sicil Müdürlüğü'nden getirtildikten sonra, Alınacak cevaplarla birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, paydaşı olduğu 3 parsel sayılı taşınmazın dava dışı paydaşlarının paylarını toplam 330.400 TL bedelle davalıya satış yoluyla devrettiklerini, önalım hakkına engel olmak için satış bedelinin yüksek gösterildiğini, bildirim yapılmadığını ileri sürerek, önalım nedeniyle payın gerçek değeri üzerinden adına tescilini istemiştir. Davalı, bedelde muvazaa bulunmadığını, davalının satıştan bilgisi bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu kaydındaki satış bedelleri dikkate alınarak depo ettirilen önalım bedelinin davalıya ödenmesine payın davacı adına tesciline karar verilmiştir....

      Belirtilen hususlar birlikte değerlendirildiğinde; önalım davasına konu edilen payın, davalının babaannesi Seher Tarak tarafından devredildiği, akabinde Seher Tarak mirasçılarından Nergül Tarak tarafından muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açıldığı, ayrıca işbu önalım davasının açılmasından kısa bir süre sonra muris Seher Tarak tarafından bu kez kandırıldığını belirterek tapu iptali ve tescil davası açıldığı, tüm bu davalar bir bütün olarak ele alındığında, gerçekten murisin iradesinin satış yönünde olup olmadığı veya davacıların önalım hakkını bertaraf etmek amacıyla açılıp açılmadığı hususunun tespit edilebilmesi bakımından, murisin iradesinin ne şekilde tezahür ettiğinin incelenmesi gerekecektir. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesinin 2020/232 E - 2020/338 K sayılı ilamı dikkate alındığında, murisin satış amacıyla temlik yapıp yapmadığının da bu dosyada dikkate alınması gerekecektir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Önalım Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık önalım hakkının kullanılması nedeniyle tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dilekçesinde, davalının satın aldığı önalıma konu pay nedeniyle tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın haksız ve yersiz olduğunu ve taşınmaz paydaşlar arasında fiilen taksim edildiğini belirterek reddini savunmuştur. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/70 E sayılı dosyası ile önalım davası açtıklarını, yerel mahkemece önalım davasının kabulüne karar verildiğini ve Yargıtay tarafından da kararın onanarak kesinleştiğini, taşınmazın davalı tarafından satın alınan hisselerinin şufa davası açan hissedara tapuda davalının gösterdiği miktarlar esas alınmak suretiyle devredildiğini, davacı derneğin iş bu davada da iddia ettiği biçimde Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/508 E. sayılı dosyasında, dava dilekçesinde açıkça, taşınmazı 220.000,00.-TL. ye satın aldıklarını, ancak tapuda işlem yaparken tapu masraflarından kaçınmak amacıyla bedelde muvazaa yaptıklarını, satım bedelinin 90.000,00.-TL. olarak gösterildiğini, önalım bedelinin 220.000,00.-TL. lik bedel üzerinden belirlenmesi gerektiğini, önalım hakkının kullanılması nedeniyle önalım hakkını kullanan hissedarın sebepsiz zenginleştiğini iddia ederek dava açtığını, Zonguldak 2....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/70 E sayılı dosyası ile önalım davası açtıklarını, yerel mahkemece önalım davasının kabulüne karar verildiğini ve Yargıtay tarafından da kararın onanarak kesinleştiğini, taşınmazın davalı tarafından satın alınan hisselerinin şufa davası açan hissedara tapuda davalının gösterdiği miktarlar esas alınmak suretiyle devredildiğini, davacı derneğin iş bu davada da iddia ettiği biçimde Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/508 E. sayılı dosyasında, dava dilekçesinde açıkça, taşınmazı 220.000,00.-TL. ye satın aldıklarını, ancak tapuda işlem yaparken tapu masraflarından kaçınmak amacıyla bedelde muvazaa yaptıklarını, satım bedelinin 90.000,00.-TL olarak gösterildiğini, önalım bedelinin 220.000,00.-TL. lik bedel üzerinden belirlenmesi gerektiğini, önalım hakkının kullanılması nedeniyle önalım hakkını kullanan hissedarın sebepsiz zenginleştiğini iddia ederek dava açtığını, Zonguldak 2....

        taşınmazlar ile hiçbir ilgili ve alakası olmayan davalının 26.10.2017 tarihinde satın aldığını, 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi kullanımı kanununun 8/1 maddesi “Tarımsal arazilerin satılması halinde sınırdaş tarımsal arazi malikleri önalım hakkın sahiptir.” demekte olduğunu, söz konusu arazinin hem kendi arazisine komşu olduğunu, hem de kendi arazisi ile bütünlük arz ettiğini, bu nedenle önalım hakkını kullandığını, söz konusu davalı adına olan tapunun iptali ile adına tescilini talep ettiğini, taşınmazı davalıya satılan bedel üzerinden almak istediğini, satış bedelini ve diğer giderleri mahkemece belirtilecek yere ve süresi içersinde yatırmaya hazır olduğunu, bu nedenle davalı adına tescil edilmiş olan tapunun önalımdan ötürü iptali ile adına tescili için işbu davayı açma zorunluluğu doğduğunu belirterek, davanın kabulü ile Ezine Gökçebayır köyü sınırları içersinde ve tapunun 1189 parsel sayılı taşımmazın tapu kaydının iptali ile adına teşciline karar verilmesini talep etmiştir...

        UYAP Entegrasyonu