Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 02/06/2021 tarihli, 2020/6588 Esas, 2021/5901 Karar sayılı kararı). ” “...Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 189. ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen Borçlar Kanununun 189. maddesinde, satıcının, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden, alıcıya karşı mesul ve zamin olduğu açıklandıktan sonra, devamındaki maddelerde de, (BK.189- 193 mad.) bu yükümlülüğün koşulları ve zararın kapsamı konusunda açıklamalar getirilmiştir. Borçlar Kanununun 192. maddesinde, satılanın tamamen zaptı halinde, satımın münfesih addolunacağı ve alıcının, satıcıdan aynı maddenin 1, 2, 3 ve 4. bentlerinde yazılı zararları isteyebileceğini hükme bağlamıştır....

Mahkemece; davacı vekilinin muhteviyatını duruşmada tekrar ettiği dilekçesi ile satıcının zapta karşı tekeffül hükümlerine göre dava açtığını bildirdiği, tapusu iptal edilen taşınmazı davacıya.....'un sattığı, bu nedenle davalı sıfatının bu kişiye ait olduğu, Hazinenin davalı sıfatı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verlimişse de, mahkeme davcının bildirdiği maddi olay ile bağlı olup, bu olayın vasıflandırması ile bağlı değlidir. Dava dilekçesinde bildirilen maddi olaya göre dava, Medeni Yasanın 1007. maddesi hükümlerine göre tapu sicilinin tutulması nedeniyle doğan zararın 1007. madde hükmüne göre tazmini istemine ilişkindir. Bu davada Hazinenin davalı sıfatı vardır. Bu nedenle, davanın husumetten reddine karar verilmesi yasal değildir....

    Yukarıdaki açıklamalar ışığında, davalı gerek zapta karşı tekeffül hükümlerine ve gerekse tapu kaydının düzenli oluşturulup tutulmamasından dolayı davacının ... zararından dolayısı ile dava tarihindeki rayiç değerden sorumlu olup, mahkemece verilen kararın onanması düşüncesinde olduğumuzdan aksi yöndeki ... çoğunluk kararına katılamıyoruz....

      Kiraya verenin zapta karşı tekeffül borcu BK.’nun 253. (6098 sayılı TBK.’nun 309) maddesinde düzenlenmiştir. Kiraya veren kiralananı her türlü maddi ve hukuki ayıptan ari olarak kiracının kullanımına sunmak ve kira müddetince bu hali ile muhafaza etmekle yükümlüdür. Üçüncü kişinin aynî bir hakka dayalı olarak kiralanan üzerinde ileri sürdüğü talepler davalı kiraya verenin tekeffülü altındadır. Olayda ihbar edilen Hazine mülkiyet hakkına dayanarak davacının kiracılık hakkı ile bağdaştırılamayan bir iddiada bulunmuştur. Davacı her ne kadar taşınmazı kullanmışsa da bunun karşılığında tapu maliki hazineye karşı sorumlu tutulmuş ve ecrimisil tazminatı talep edilmiştir. Bu durumda davacı, zapt dolayısıyla taraflar arasındaki kira sözleşmesini fesih edebilir. Ödediği kira bedelini geri isteyebilir. Ne var ki davacı bu dava ile kira sözleşmesinin feshini değil, talep edilen ecrimisilin ve davalıya ödediği kira bedellerinin tahsilini istemektedir....

        Davacı şirketler tarafından davalı Rahpmi Güneş'in Borçlar Kanunun 189 ve devamı maddelerinde düzenlenen satıcının zapta karşı tekeffül hükümlerine göre sorumlu tutulduğu, Hazinenin ise Medeni Kanunun 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulması nedeniyle sorumlu tutulduğu, iddiaya göre tazminat alacağı farklı nedenlerden kaynaklandığı için, Hazine ve ...'in, davacı şirketlerin zararlarından müteselsil olarak sorumlu olduğuna karar verilemeyeceği gibi, Hazine hem davacı şirketlere hem de davalı ve karşı davacı ...'e ayna anda tazminat ödemeye mahkum edilemez. Mahkemece, davalı ...'in zapta karşı tekeffül hükümlerine göre sorumlu olup olmadığı araştırılarak, sorumluluğu var ise, tapu maliki şirketlerin zararının bu kişiden alınarak davacı şirketlere verilmesine, ...'...

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/70 E. sayılı dosyasının kesinleşmesinin üzerinden 2 yıllık süre geçmiş olmakla zamanaşımının gerçekleştiğini, zapta karşı tekeffül hükümlerinin uygulanmasının koşulları da bulunmamakla birlikte, zapta karşı tekeffül hükümleri yönünden de zamanaşımı gerçekleştiğini, haksız fiil hükümleri de dikkate alındığında zamanaşımının yine gerçekleştiğini ileri sürerek, açıklanan ve resen belirlenecek nedenlerle davalı tarafın istinaf taleplerinin esastan kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesi halinde de yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/70 E. sayılı dosyasının kesinleşmesinin üzerinden 2 yıllık süre geçmiş olmakla zamanaşımının gerçekleştiğini, zapta karşı tekeffül hükümlerinin uygulanmasının koşulları da bulunmamakla birlikte, zapta karşı tekeffül hükümleri yönünden de zamanaşımı gerçekleştiğini, haksız fiil hükümleri de dikkate alındığında zamanaşımının yine gerçekleştiğini ileri sürerek, açıklanan ve resen belirlenecek nedenlerle davalı tarafın istinaf taleplerinin esastan kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesi halinde de yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          İcra Müdürlüğünün 2015/15240 E. sayılı dosyası üzerinde ilamlı takip yapıldığı ve icra emrini 09.05.2016 tarihinde tebellüğ ettiği ve anılan ilamdan bu şekilde haberdar (iyiniyetli) olduğunu belirterek, Tazminat (6098 sayılı T.B.K. nun zapta ve ayıba karşı tekeffül olmazsa sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak terditli)- Alacak (mahkeme ilamında tespit edilen projeye aykırılığın giderilmesi halinde 1 nolu (müvekkile ait) bağımsız bölümün değer kaybına ve taşınmazdaki projeye aykırılıkların giderilmesi için yapılacak masraflara yönelik) dava açmıştır. Davalı taraf cevap dilekçesinde; taşınmazın devrinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davanın zazamaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/03/2022 NUMARASI : 2020/190 ESAS - 2022/84 KARAR DAVA KONUSU : ZAPTA KARŞI TEKEFFÜL HÜKÜMLERİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK KARAR : Antalya 1. Tüketici Mahkemesinin 2020/190 Esas, 2022/84 Karar sayılı 16/03/2022 tarihli kararı aleyhine davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı adına kayıtlı 34 XX 750 plaka sayılı 2012 model Volkswagen Jetta marka aracı Antalya 14....

          Müdürlüğüne ödediği bedeli BK.nun satılanın ayıpları ve zapta karşı tekeffül hükümleri çerçevesinde davalıdan talep edebilir.Açıklanan nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davalının adının yazılı olduğu mahkeme ilamı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 20.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu