Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekilinin diğer bir istinaf nedeni olarak; tazminat bedeli olarak üyeliği devredenlerin serbest piyasa koşulları altında kendi aralarındaki alım satımı neticesi oluşan fiyattan zapta karşı tekeffül hükümleri uygulanarak ödenen en son meblağın tamamına hükmedildiği, oysaki zapta karşı tekeffül hükümlerinin uygulanmaması gerektiğini ileri sürmüş ise de yukarıda açıklandığı üzere 16 nolu bağımsız bölümünün üyeliğinin dava dışı ...'e tespiti nedeniyle davalı kooperatifin'in, öncelikle dairenin tahsis edildiği son üye ...'ın, sonrasında üyeliği devreden ... ve davacının zararlarını karşılamakla sorumlu olduğu, ...'ın zararı karşılandığı iddia edilmiş ise de bu husus ...'e bildirilmediğinden davalının sorumluluğu ortadan kalkmadığı, davacı aleyhine açılan rücuen tazminat davasının davalıya ihbar edilmesine rağmen davalı tarafça ödeme yapılmaması nedeniyle davalının faiz, yargılama ve takip giderlerinde de sorumlu olduğu görülmüştür....

    "İçtihat Metni"Davacı ... ile davalı ... aralarındaki zapta karşı tekeffülden kaynaklanan alacak davasına dair Gaziosmanpaşa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04/11/2020 tarihli ve 2018/163 E. - 2020/445 K. sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 28/12/2021 tarihli ve 2021/3121 E. - 2021/13773 K. sayılı karara karşı, davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili 05/09/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini açıkça ve koşulsuz olarak bildirmiştir....

      İlk derece mahkemesinin kararına karşı, dahili davalılar tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesince; davanın hukuki niteliği itibariyle, satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcundan kaynaklandığı, davacı tarafından dahili davalıların murisi olan davalı ...’dan Ankara 42. Noterliğinin 19/01/2000 tarih 01445 yevmiye numaralı satış sözleşmesi ile satın alınan dava konusu 1998 model Mercedes marka aracın, bedelsiz ihracat rejimine aykırı olarak sahte belgelerle gümrük kaçağı olarak ülkeye dahil edildiği, bu nedenle dava konusu araca 30/03/2003 tarihinde el konularak davacı ve davalılar murisi hakkında Ankara 1....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, satım sözleşmesinde zapta karşı tekefflden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 17/07/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ERDEK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/04/2014 NUMARASI : 2011/59-2014/153 Uyuşmazlık, geçerli satış sözleşmesindeki zapta karşı tekeffülden kaynaklanan alacağa ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Yüklenicinin bu borcu sözleşmenin kurulması ile başlar, eserin iş sahibine teslim edildiği ana kadar devam eder ve eserin tesliminden sonra da ayıba karşı tekeffül sorumluluğu şeklinde kendini gösterir. Daha açık bir anlatımla ayıba karşı tekeffül sorumluluğu gereği yüklenici, teslimden sonra da zamanaşımı süresi içerisinde eserdeki ayıplardan sorumludur. İş sahibi de yüklenicinin bu sorumluluğu sebebiyle Borçlar Kanunu’nun 360. maddesindeki haklarını kullanabilir. İş sahibinin eserdeki ayıptan kaynaklanan haklarından birisi de, yapılan şeyin kullanamayacağı ve nısfet kaidesine göre kabule icbar edilemeyeceği derecede kusurlu olması halinde eseri kabulden kaçınmaktır. Şayet iş sahibi eseri kabulden kaçınmakta haklı ise kuşkusuz eser bedeli ödemesi de gerekmez. Bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; sistemdeki sorunun davacıdan kaynaklanan sebeplerle dava dışı ...’ın davacı şirketi yasaklı firma ilan etmesinden meydana geldiği 05.10.2001 tarihli yazıdan görülmektedir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, sözleşmeden kaynaklanan, ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre tazminat isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Keza, 29/05/2013 günlü Hisse Satış Sözleşmesi'nin 9.3 maddesinde de “alıcının, basiretli bir tacir gibi davranmak suretiyle” .... şirketlerin sözleşme tarihi itibariyle mevcut ve fiziki durumunu bilerek hisseleri devir ve teslim aldığı, şirketler hakkında kendisine verilen bilgilerin gerçek durumu yansıtmadığı veya benzer iddiaları ileri süremeyeceği, hisselerin devrinin gerçekleşmesinin ardından, ayıba ve zapta karşı tekeffül hükümleri başta olmak üzere yürürlükteki mevzuat kapsamında herhangi bir fiili veya hukuki nedene dayanarak talepte bulunamayacağı ...” hükmü karşısında da davalının sorumluluğundan söz edilmesi mümkün değildir. Diğer taraftan 29/05/2013 günlü sözleşmenin 9.4 maddesinde düzenlenen “şirketlerde yapılmış olan her türlü işlemden kaynaklanan borç ve yükümlülüklerden ,kayıtlara intikal etmemiş olsa dahi şirketlerin sorumlu olduğu, bu hususlarda alınmış karar ve yapılmış sözleşmelerle ilgili olarak alıcının ve şirketlerin idare ve ...'...

                  Aracın ithalatçısı dava dışı bir şirket olup BK'da zapta karşı tekeffül borcu sadece satıcıya yüklenmiştir. Ticari nitelikteki satımlarda ithalatçı ile satıcı arasında bu hususta müteselsil sorumluluk bulunmamaktadır. Dava dilekçesinde dayanılan ceza dosyasının sonucu ithalatcı firmanın sorumluluğu etkileyecek nitelikde ise ;velev ki somut olayda davalı ithalatcının izinsiz ve usüle aykırı ithalatı ve dolayısıyla kusurlu davranışı nedeniyle araca el konulması ile haksız fiili sabit olsa dahi, usul ekonomisi uyarınca ceza mahkemesinin sonucunun beklenmesine gerek yoktur. Zira satım sözleşmesine konu araca el konulması halinde satıcının zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca satım bedelini araca elkoyma, ithalatcının ise haksız fiilin işlendiği tarihten itibaren işleyecek faizi ile alıcıya iade etmesi gerekmektedir. Bakırköy 1....

                  Aracın ithalatçısı dava dışı bir şirket olup BK'da zapta karşı tekeffül borcu sadece satıcıya yüklenmiştir. Ticari nitelikteki satımlarda ithalatçı ile satıcı arasında bu hususta müteselsil sorumluluk bulunmamaktadır. Dava dilekçesinde dayanılan ceza dosyasının sonucu ithalatcı firmanın sorumluluğu etkileyecek nitelikde ise ;velev ki somut olayda davalı ithalatcının izinsiz ve usüle aykırı ithalatı ve dolayısıyla kusurlu davranışı nedeniyle araca el konulması ile haksız fiili sabit olsa dahi, usul ekonomisi uyarınca ceza mahkemesinin sonucunun beklenmesine gerek yoktur. Zira satım sözleşmesine konu araca el konulması halinde satıcının zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca satım bedelini araca elkoyma, ithalatcının ise haksız fiilin işlendiği tarihten itibaren işleyecek faizi ile alıcıya iade etmesi gerekmektedir. Bakırköy 1....

                    UYAP Entegrasyonu