Aynı Kanunun 529. maddesinde ise “İş sahibi, işin kendi menfaatine yapılması halinde, iş görenin durumun gereğine göre zorunlu ve yararlı bulunan bütün masraflarını faiziyle ödemek, gördüğü iş dolayısıyla üstlendiği edimleri ifa etmek ve hakimin takdir edeceği zararı gidermekle yükümlüdür.” denilmiştir. İş görenin vekaletsiz iş görmeden kaynaklanan alacak hakları işi görülenin haksız iktisabı sayılmaz. Bu alacak hakları TBK'nın 147. maddesinde (BK 126.Mad.) sayılanlardan da değildir. Vekaletsiz iş görme halinde özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden, TBK'nın 146. maddesindeki (BK 125.Mad.) on yıllık zamanaşımı süresi uygulaması gerekmektedir. (Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 04/06/1995 tarihli 15/6 sayılı İBK, HGK'nın 19/10/1960 tarihli ve 13-14 sayılı kararı....
DAVALI VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Sebepsiz zenginleşmede TBK md.82 gereği zamanaşımı süresi ödemenin yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl ve herhalükarda 10 yıl olduğunu, bu nedenle davanın zamanaşımına uğradığını, davacının müvekkilinin bir talebi ve isteği olmaksızın kendiliğinden ve borçlanmadığı halde ödeme yaptığını, bu nedenle müvekkilinden sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Olayın oluş şekli ve taraflar arasındaki ilişki gözönüne alındığında somut olayın Borçlar Kanunundaki vekaletsiz işgörme hükümlerine tabi olduğu anlaşılmaktadır. Vekaletsiz iş görme halinde, 818 sayılı BK (yeni 6098 sayılı BK.), özel bir zamanaşımı süresi öngörmediğinden, BK'nın 125. maddesindeki (6098 sayılı yasa 146.madde) 10 yıllık genel zamanaşımı süresi uygulanması gerekmektedir. Buna göre de mahkemece, davacı tarafından ödenenin davalıdan istenebileceği kabul edilerek verilen karar sonuç itibariyle doğrudur. Ancak mahkemece sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda zamanaşımı süresinin hesaplanmış olduğu gözetilerek gerekçenin düzeltilmesi sonucu yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir....
Böylece, diğer mirasçılar yararına olarak onların da elbirliği mülkiyeti sebebiyle hissedar oldukları taşınmazın korunması ve iyleştirilmesinin, terekeye dahil bir malın vergi borcunun ödenmesinin bir mirasçı tarafından yapılması vekaletsiz işgörme sayılır ve vekaletsiz işgören ödediği borcu, TBK.mad.526. ve devamı hükümlerine göre borçludan (davalıdan) isteyebilir. Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın TBK 526. maddesi kapsamında vekaletsiz işgörme hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gereklidir. Kaldı ki, aynı Yasanın 531. maddesinde, iş sahibinin, yapılan işi uygun bulması halinde, vekalet hükümlerinin uygulanacağı hususu düzenlenmiştir. Dolayısıyla somut uyuşmazlıkta TBK'nın bu hükümlerin dikkate alınması ve uyuşmazlığın bu çerçevede değerlendirilmesi gereklidir. (Emsal Yargıtay 13....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm, vekaletsiz işgörme hükümlerine göre talep edilen alacak istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 23.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Vekaletsiz işgörme nedeniyle taraflar arasında kurulan ilişki sözleşme ilişkisi değildir.Bununla birlikte,vekaletsiz işgörme de bir borç kaynağı olup,burada iş görenle iş sahibi arasında kanuni bir borç ilişkisi kurulmaktadır. ../... -3- Eldeki somut uyuşmazlıkta;mahkemece dosya kapsamında yer alan 3 ayrı bilirkişi raporu alınmış ve bu raporlardan 01.01.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de,hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dosya kapsamında yer alan diğer iki bilirkişi raporunun yukarıda ifade edilen vekaletsiz işgörme hükümlerine uygun hesaplamalar içermediği ve bu nedenle de hükme esas alınamayacağı açıktır....
Davalı vekili tarafından; mahkemenin kısmi davayı belirsiz alacak davası olarak niteleyip zamanaşımı itirazlarını reddettiği, sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkının zamanaşımına uğradığı, davacının yaptığını iddia ettiği sayaç montajı ve müteakip işlemleri kendisinin yaptığına dair dosyada delil olabilecek hiçbir belge olmadığı, davacının birkaç işi yapmış olabileceği yönündeki cevap dilekçesindeki beyanlarının mahkemece yanlış değerlendirildiği, davacı tarafça aynı mahkemeye açılan benzer nitelikteki ... Esas sayılı dosyada düzenlenen ve iş bu dosyaya sunulan raporun mahkemece değerlendirilmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının mümkün olmadığı gibi gerekçelerle karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. Dava, ilgili mevzuat gereği davalı tarafın takması zorunlu olan doğalgaz sayaçlarının montaj ve müteakip işlemlerinin davacı tarafından yerine getirildiği iddiasıyla açılan alacak davasıdır....
Davalı vekili tarafından; mahkemenin kısmi davayı belirsiz alacak davası olarak niteleyip zamanaşımı itirazlarını reddettiği, sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkının zamanaşımına uğradığı, davacının yaptığını iddia ettiği sayaç montajı ve müteakip işlemleri kendisinin yaptığına dair dosyada delil olabilecek hiçbir belge olmadığı, davacının birkaç işi yapmış olabileceği yönündeki cevap dilekçesindeki beyanlarının mahkemece yanlış değerlendirildiği, davacı tarafça aynı mahkemeye açılan benzer nitelikteki .... Esas sayılı dosyada düzenlenen ve iş bu dosyaya sunulan raporun mahkemece değerlendirilmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının mümkün olmadığı gibi gerekçelerle karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. Dava, ilgili mevzuat gereği davalı tarafın takması zorunlu olan doğalgaz sayaçlarının montaj ve müteakip işlemlerinin davacı tarafından yerine getirildiği iddiasıyla açılan alacak davasıdır....
Davalı vekili tarafından; mahkemenin kısmi davayı belirsiz alacak davası olarak niteleyip zamanaşımı itirazlarını reddettiği, sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkının zamanaşımına uğradığı, davacının yaptığını iddia ettiği sayaç montajı ve müteakip işlemleri kendisinin yaptığına dair dosyada delil olabilecek hiçbir belge olmadığı, davacının birkaç işi yapmış olabileceği yönündeki cevap dilekçesindeki beyanlarının mahkemece yanlış değerlendirildiği, davacı tarafça aynı mahkemeye açılan benzer nitelikteki ... Esas sayılı dosyada düzenlenen ve iş bu dosyaya sunulan raporun mahkemece değerlendirilmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının mümkün olmadığı gibi gerekçelerle karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. Dava, ilgili mevzuat gereği davalı tarafın takması zorunlu olan doğalgaz sayaçlarının montaj ve müteakip işlemlerinin davacı tarafından yerine getirildiği iddiasıyla açılan alacak davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, vekaletsiz işgörme nedeniyle açılan alacak istemine ilişkin olup, sigorta hukukuna ilişkin uyuşmazlık bulunmadığından hüküm Asliye Hukuk Mahkemesince vekilmekle; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu'nun 23.2.2004 gün 3 sayılı kararı uyarınca Yüksek 13.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 28.2.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....