KARAR Davacı, 24.12.2005 tarihinde almış olduğu çapa makinesinin arızalı çıkması sebebi ile Alaplı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığınına başvurması neticesinde, 07.09.2006 tarihinde çapa makinesindeki arızanın giderilmesine karar verildiğini; davalıların Alaplı Tüketici Mahkemesine itiraz ederek Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığı'nın 07.09.2006 tarihli kararın iptalini talep ettiğini; mahkemece 18.02.2010 tarihinde davanın reddine karar verildiğini ve kararın 05.04.2010 tarihinde kesinleştiğini belirterek ayıplı mal nedeni ile 5 yıl boyunca çapa işlemlerini yapamadığını, fındık ve fındık odunlarını taşıyamadığından başka bir kişiye taşıttığını ve taşıma işi nedeni ile toplamda 3000 TL ödeme yaptığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 3000 TL maddi tazminatın ve ayıplı mal nedeni ile üzüntü duyması ve psikolojisinin bozulması sebebi ile 6000 TL manevi tazminat talep etmiş, Alaplı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/507 E. sayılı dosyasında ek dava açarak 20.121.25...
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın tüketici işleminden kaynaklandığı belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/c maddesinde mal, alış-verişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi mallar olarak, 3/e maddesinde de tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. 818 Sayılı Borçlar Yasası'nın 355. maddesinde ise, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır. Her ne kadar Tüketici Mahkemesince taraflar arasındaki sözleşmenin hukuki niteliği ... sözleşmesi kabul edilerek görevsizlik kararı verilmiş ise de, somut olaydaki uyuşmazlık, hazır mal satışından kaynaklanmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı seçimlik hakkın kullanılmasına ilişkindir....
Her ne kadar davacı tarafından manevi yönden yıpranmalarına bağlı olarak manevi tazminat talebinde bulunulmuşsa da; manevi zarar mal varlığında bir azalmayı değil kişilik haklarına vaki tecavüz nedeniyle bir kimsenin duyduğu cismani ve manevi acı ve ızdırabı, elemi ve böylece yaşama zevkinde bir azalmayı ifade eder. TBK’nin 58. maddesine göre, kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Kişilik haklarına saldırıda, manevi tazminat istenebilmesi için TBK’nin 58. maddesinde belirtilen şartların gerçekleşmesi gerekir....
İlk Derece Mahkemesince; "Davanın KISMEN KABULUNE, 1- 24.900.00TL'nin davalılar T8 TİC LTD.ŞTİ, ile T6 İM.TK.OT.SAN TİC LTD.ŞTİ' den dava tarihinden itibaren işleyecek banka faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 2- Davalılar Necibullah RAŞİD ve T3 yönünden husumet nedeniyle davanın REDDİNE, 3- Davacının manevi tazminat talebinin REDDİNE, 4- Fazlaya yönelik maddi tazminat ve alacak talebinin REDDİNE," karar verilmiş; bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın bir kısım davalılar yönünden reddi ile manevi tazminat taleplerinin reddinin doğru olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava; ayıplı araç satışından kaynaklı maddi ve manevi zararın tahsili isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki birleşen tazminat ve itirazın iptali davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilince davalıdan satın alınan tatlandırıcı (mix) hammaddenin üretilen meyve sularında kullanılarak davadışı müşterilerine satıldığını, meyve sularıyla ilgili şikayetler üzerine yapılan incelemelerde davalı yandan satın alınan hammaddenin ayıplı olduğunun saptandığı ve davalıya ihbar olunduğunu, bu ayıplı hammadde satımı nedeniyle müvekkilinin ürettiği meyve sularının iadesi sonucunda maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek 27.660,48 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın ihtar tarihinden itibaren işleyecek avans...
Köyü yolu mevkiinden ... istikametine doğru giderken km 170'e geldiği esnada lastiğinin patladığını, akabinde direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüjde bulunan çelik bariyerlere aracının ön kısımları ile çarpması sonucu tek araçlı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, araç içindeki hava yastığının açılmadığını, aracın ön kısmının tamamen parçalandığını, müvekkilinin şans eseri hayatta kaldığını, hava yastığı açılmayan aracın ayıplı mal olarak nitelendirilebileceğini, müvekkilinin psikolojik olarak derinden sarsıldığını, manevi anlamda zarara uğradığını beyan ederek ayıplı çıkan otomobil bakımından sözleşme bedeli ile taraflarınca yapılan masrafların, gizli ayıplı mal nedeniyle oluşan doğrudan ve diğer zararların yasal faizi ile birlikte şimdilik 20.000-TL maddi tazminatın ve 20.000-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
manevi tazminat koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Manevi tazminat ağır zarar ve ağır kusurun varlığı halinde kişilik haklarının tecavüze uğraması nedeniyle istenebilir. Sözleşme ile üstlenilen işin ayıplı yapılması manevi tazminat isteğine hak vermeyeceğinden davacının manevi tazminat isteminin reddi yerine kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, hükmün 2. bent uyarınca davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 22.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hayat, beden ve ruh tamlığı, vicdan, din, düşünce ve ekonomik çalışma özgürlüğü, şeref, haysiyet ve itibar, ün, ad, sır ve resim hep kişisel varlıklardır. Şu halde Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesi hükmünce manevi tazminata hükmedilebilmesi ve kişisel yararların hâleldar olması ön şart olarak aranmakta, bu hüküm mal varlığına ilişkin zarar halini kapsamamaktadır. Gerçi mal varlığına yönelen bir eylem az veya çok kişiyi manevi bir üzüntüye düşürebilir. Fakat böyle bir üzüntü TBK'nın 58. ve MK'nın 24. maddesinde korunan kişisel hakların ihlalinden doğan bir eylem niteliğinde değildir. Dava konusu olayda davalının eksik ve ayıplı imalâtı nedeniyle davacı iş sahibinin ticari itibarının zarar gördüğü gerekçesiyle manevi tazminat istenmiştir. Bu durumda taraflar arasındaki temel ilişki eser sözleşmesinden kaynaklanan yapım işi olmaktadır. Manevi tazminata konu edilen eylem malvarlığına yönelen bir nitelik arzetmektedir....