Mahkemece, davalının trampa sözleşmesinden doğan edimini yerine getirmediği gerekçesiyle tapu kaydının iptali ile tescil isteğinin kabulüne dair karar Dairece “...davacının vekaletten azil tarihinde davalının kendisini hileye düşürdüğünü öğrendiği kabul edilmelidir. Bu durumda 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği açıktır. Öte yandan, her ne kadar taraflar arasında trampa sözleşmesi olduğu kabul edilmişse de TMK'nin 282. maddesinde düzenlendiği üzere trampanın resmi şekilde yapılması zorunludur. Somut olayda trampa sözleşmesinden söz edilemez....
DAVA : Alacak (Trampa Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 07/12/2021 KARAR TARİHİ : 22/12/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 22/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Trampa Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA VE SAVUNMA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Osmangazi ilçesi, Demirtaş Köyü hudutları dahilinde 23.663,53 m2 ve 24.704,73 m2lik iki ayrı ağaçlandırmaya hazır hale getirilmesi için 02/07/2007 tarihinde Bursa Orman İşletme Müdürlüğü tarafından toprak dolgu ihalesi sonucunda ihalenin müvekkili şirket üzerine kaldığını ve iki saha 02/07/2007 tarihinde müvekkili şirkete teslim edildiğini, müvekkili şirketin söz konusu alanı doldurmak için sözleşmedeki hükümlere uygun olarak gerekli işletme ruhsatlarını alarak çalışmalara başladığını, Demirtaş 2 nolu sahada müvekkili şirketin ağaçlandırma amacıyla ruhsatındaki izinlere uygun olarak dolum faaliyetlerini sürdürürken aynı sahada ......
Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/05/2019 NUMARASI : 2018/287 ESAS- 2019/192 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Trampa Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Mardin 2....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu ihalenin, mülkiyeti davalı idareye, dolayısıyla kamuya ait olan taşınmazın satışına ilişkin olduğu, davalı idarece kamu gücüne dayanan, re'sen ve tek yanlı olarak tesis edilen idari bir işlem olduğu, ihale aşamasına yönelik olarak açılan bakılan davada idari yargının görevli olduğu, Mahkemece ihtilafın doğum nedeninin hatalı tespit edildiği, taşınmazın davalı idarece kamu gücüne dayalı olarak, re'sen ve tek taraflı olarak alınan kararla "Açık Artırma İle İhale Şartnamesi" hükümlerine göre ihaleyle satışa çıkarıldığı, Mahkeme kararında belirtildiği üzere özel hukuk hükümlerinden kaynaklanan bir ihtilafın söz konusu olmadığı, uyuşmazlığın sadece davalı idare ile aralarındaki kira sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlık olarak nitelendirilemeyeceği, kiracılıktan kaynaklanan bir talebinin söz konusu olmadığı, İhale Şartnamesi hazırlanırken kira sözleşmesi ile ilgili düzenlemelerin ve müktesep hakların dikkate alınması gerektiği...
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu ihalenin, mülkiyeti davalı idareye, dolayısıyla kamuya ait olan taşınmazın satışına ilişkin olduğu, davalı idarece kamu gücüne dayanan, re'sen ve tek yanlı olarak tesis edilen idari bir işlem olduğu, ihale aşamasına yönelik olarak açılan bakılan davada idari yargının görevli olduğu, Mahkemece ihtilafın doğum nedeninin hatalı tespit edildiği, taşınmazın davalı idarece kamu gücüne dayalı olarak, re'sen ve tek taraflı olarak alınan kararla "Açık Artırma İle İhale Şartnamesi" hükümlerine göre ihaleyle satışa çıkarıldığı, Mahkeme kararında belirtildiği üzere özel hukuk hükümlerinden kaynaklanan bir ihtilafın söz konusu olmadığı, uyuşmazlığın sadece davalı idare ile aralarındaki kira sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlık olarak nitelendirilemeyeceği, kiracılıktan kaynaklanan bir talebinin söz konusu olmadığı, İhale Şartnamesi hazırlanırken kira sözleşmesi ile ilgili düzenlemelerin ve müktesep hakların dikkate alınması gerektiği...
Bu nedenle gerek öğretide gereksede Yargıtay İçtihatlarında hibe, trampa, sermaye vaz'ı gibi tasarruflarda önalım hakkının cereyan etmeyeceği kabul edilmiştir. Somut olaya gelince; trampa işlemine karşı önalım hakkı ileri sürülemez. Dairemizin 04.06.2014 tarihli, 2014/6607-7418 E-K bozma ilamında belirtildiği üzere, trampaya konu taşınmazların değerleri arasındaki nispetsizlik tek başına trampanın danışıklı olduğu, gerçek amacın satış olduğu sonucunu doğurmaz. Dosya kapsamında toplanan delillerden; trampa işleminin davacının önalım hakkını engellemek amacıyla yapıldığı, gerçekte satış işlemi olduğu kanıtlanamamıştır. Bu sebeple, anılan trampa işlemine karşı açılan davanın reddi gerektiği kuşkusuzdur. Bu durumda, 16.06.2010 tarihli trampa işlemi sonrasında davalı ... İnşaat Sanayi Yatırım ve Ticaret AŞ.'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; "...davalının çekişme konusu payı maliki olduğu taşınmazı trampa ederek edindiği, tapu kaydında intikalin yapıldığı, 4721 sayılı TMK madde 732 uyarınca davacının ön alım hakkını süresinde kullandığı, trampa işleminin muvazaalı olduğunu davacının ispat etmesi gerektiği, satışın trampa ile yapıldığı ve bu trampanın muvazaalı olmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/03/2014 NUMARASI : 2012/647-2014/179 Taraflar arasındaki dava, trampa sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 30.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; taraflar arasında harici olarak yapılan trampa ve satış sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "İspat yükü" başlıklı 6 ncı maddesi. 2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "İspat yükü" başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası. 1. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20 nci maddesinin d bendi. 3. Değerlendirme 1. İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. 2. Araç mülkiyetinin devri 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20 nci maddesinin (d) bendine göre resmi şekil şartına bağlanmıştır. Araç mülkiyetinin devrini gerçekleştiren her türlü sözleşmenin (bağış, trampa, satış) resmi şekilde yapılması geçerlilik şeklidir. 3....