Havaleden doğan bir uyuşmazlığın ticari bir dava sayılabilmesi için, havale işlemine katılan kişilerden (havale eden, havale ödeyicisi, havale alıcısı) sadece birinin ticari işletmesiyle ilgili olması yeterlidir. (TTK. m 4). Bu durum karşısında, havale alıcısının ticari işletmesiyle ilgili bulunduğundan, somut olayda havaleden doğan uyuşmazlık, ticari davaya konu olur ve Ticaret Mahkemesi'nde görülür. Tüm bu nedenlerle, davanın esasına girilerek karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, haksız fiil (suç-zimmet) iddasına dayalı alacak istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Tüketici Mahkemesi, tarflar arasında bir tüketici işlemi bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2022 NUMARASI : 2022/25 Esas 2022/286 Karar DAVACI : VEKİLLERİ : DAVALI : VEKİLLERİ : DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) ESASA ALINMA TARİHİ: 11/05/2022 KARAR TARİHİ : 05/10/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 06/10/2022 Mahalli mahkemesince verilen karar re'sen merci tayini yönünden dairemize gelmiş olup, dosyanın inceleme aşamasında duruşma yapılmadan karar verilebilecek hallerden olduğu anlaşılmış olmakla, dosya heyetçe incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, temlik ettiği alacak için, asıl alacaklı tarafından alacağın takibi amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Gaziantep 9. Asliye Hukuk Mahkemesince, görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olduğundan taraflar ileri sürmese dahi mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında mahkemenin görevli olup olmadığı resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz....
Mahkemece davacının, davalı tarafın havaleden haberdar olduğu halde havale bedelini çekmeyerek senedi takip konusu yaptığı iddiasını ispatlayamadığı, havale bedelinin davacı tarafından geri alınarak takip konusu borç nedeniyle icra dairesine davadan sonra ödendiği, dava açıldığı tarih itibariyle bono bedelinin davalıya ödenmemiş olması ayrıca havaleden davalının haberdar olduğu hususunun ispatlanamaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 14.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Söz konusu işlemin havale niteliğinde oluşu ve havaleden kaynaklı hususlara ilişkin davanın da mutlak ticari dava oluşu sebebiyle mahkememiz davaya bakmakla görevli ve yetkilidir. Havale, çekte olduğu gibi ödeme vasıtası olup havalenin mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı kabul edilir. Yasal karinenin aksini iddia eden tarafın bunu ispatlaması gereklidir. Davadaki olayların ileri sürülüş biçimine göre ispat yükü davacı taraf üzerindedir. Davacı vekilleri delilleri arasında tanık deliline de dayanmış ise de, davacının tanık dinletmesine davalı taraf karşı koyduğundan, tanık dinletme talebi yerinde görülmemiştir. Davalı taraf tacir olmadığından, her ne kadar davacı ticari defter incelemesine delil olarak dayanmış ise de, bu delile de mahkememizce itibar edilmemiştir. ... tarihli celsede davacı vekiline yemin deliline dayanıp dayanmayacağı hususu hatırlatılarak sorulmuş, davacı vekili yemin deliline dayanmaktan vazgeçtiklerini beyan etmiştir....
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE, Ankara ...İcra Dairesi'nin ... esas sayılı takibine davalıların itirazının kısmen iptali ile takibin davalı ... şirketi yönünden 54.018,92 TL cari hesap kredisi borcundan kaynaklanan asıl alacak, 21.732,79 TL esnak ticari hesap kredisi borcundan kaynaklanan asıl alacak, 5.302,04 TL ticari kredi kartından kaynaklanan asıl alacak, 18.219,28 TL toplam işlemiş faz, 910,97 TL BSMV, 301,88 TL ihtar masrafı üzerinden devamına, davalı ......
Davalılar vekili, müvekkilerinin davacı bankayla genel kredi sözleşmesi imzaladıklarının doğru olduğunu, ancak bu sözleşmeye istinaden kredi kullanmadıklarını, ayrıca müvekkillerinin dönem faizi ödediklerine ilişkin iddianın da doğru olmadığını, söz konusu paranın müvekkillerinin ticari bir alışverişlerinden dolayı gönderilen bir havaleden kesildiğini, kredi çekildiğine ilişkin dekont sunulamadığını, icra hukuk mahkemesinde itirazın kaldırılmasına ilişkin davanın da bu nedenle reddedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
verildiği, sanığın bu şekildeki hileli hareketiyle katılandan haksız menfaat temin ettiği ve resmi belgede sahtecilikte bulunduğu iddia edilen somut olayda; ilk ifadesinde katılanla arada herhangi bir ilişkisinin bulunmadığını beyan eden sanığın savunmasında römork görüşmesinin bulunduğunu kabul edip tesliminin gerçekleşmediğini öne sürerek kendisi ile çelişmesi, katılana römork bedeli açıklamalı olarak gönderilen 5.000-TL'nin sanık tarafından açıklanamadığı, havaleden sonra kargo yolu ile çeki alan katılanın fatura düzenleyip römorku tanık ... aracılığı ile sanığa gönderdiğinin dosya kapsamından anlaşılması karşısında, sanığın baştan beri dolandırıcılık kastıyla hareket ederek, atılı nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahecilik suçlarını işlediği sabit olmasına rağmen, sanığın mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Dava, ticari nitelikli satımdan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.Her nekadar taraflar arasında kira sözleşmesi varsa da uyuşmazlık kira ilişkisinden değil sözleşmenin taraflar arasında mamül satımını düzenleyen hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 21.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller doğrultusunda davacı tarafın davalı ile arasında olduğunu iddia ettiği ticari ilişkiyi kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle çekin havaleden ibaret kayıtsız şartsız bir ödeme aracı olmasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 12.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....