Maddesine göre delil niteliği taşıdığı, Davacının ---- yılı ticari defter kayıtlarında davalının ---- nolu cari hesabında herhangi bir hesap hareketi olmadığı, ---- borç bakiyesinin yıllar itibarı ile devrettiği, davacının ----yılları ticari defter kayıtlarına göre davalıdan ----- alacaklı olduğu, Davalının ticari Defter Kayıtlarına göre davacıya borcu olmadığı, Tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda davalının davacı tarafından düzenlenen faturaları ticari defter kayıtlarına kaydettiği, davacının davalı tarafından düzenlenen iade faturasını ticari defter kayıtlarına kaydettiği, faturalar açısından mutabık oldukları, davalının --- yılında işletme defteri tuttuğu, işletme defterine sadece alış ve satış faturalarının yazılabildiği, ödemelerin yazılamadığı dolayısı ile davalının ödemelerinin yer almadığı, davalının ----- sonunda tek taraflı olarak alacaklı olduğu ---- tutarı ---- aktararak kapattığı, davalının ----- göre defter tuttuğu, dönem başı açılışında davacının...
Maddesine göre delil niteliği taşıdığı, Davacının ---- yılı ticari defter kayıtlarında davalının ---- nolu cari hesabında herhangi bir hesap hareketi olmadığı, ---- borç bakiyesinin yıllar itibarı ile devrettiği, davacının ----yılları ticari defter kayıtlarına göre davalıdan ----- alacaklı olduğu, Davalının ticari Defter Kayıtlarına göre davacıya borcu olmadığı, Tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda davalının davacı tarafından düzenlenen faturaları ticari defter kayıtlarına kaydettiği, davacının davalı tarafından düzenlenen iade faturasını ticari defter kayıtlarına kaydettiği, faturalar açısından mutabık oldukları, davalının --- yılında işletme defteri tuttuğu, işletme defterine sadece alış ve satış faturalarının yazılabildiği, ödemelerin yazılamadığı dolayısı ile davalının ödemelerinin yer almadığı, davalının ----- sonunda tek taraflı olarak alacaklı olduğu ---- tutarı ---- aktararak kapattığı, davalının ----- göre defter tuttuğu, dönem başı açılışında davacının...
Dava; Hizmet sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Dava, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Taraflar arasında taşıma hizmetinden kaynaklanan bir ticari ilişki bulunduğu, düzenlenen fatura alacağı nedeniyle davalı aleyhine takip başlatmış olduğu görülmüştür. Davalının davaya süresinde cevap vermediği duruşmalara katılmamış, verilen sürede ticari defter ve kayıtlarını sunmamış yerlerini bildirmemiş olduğu anlaşılmıştır....
Davalı banka ile dava dışı ... arasında düzenlenmiş bulunan Genel Kredi Sözleşmesi ticari nitelikte olup, bu sözleşme kapsamında olan uyuşmazlıklara Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin uygulanacağı kuşkusuzdur. Davacı tarafından 28.05.2012 tarihinde ticari nitelikteki kredi ilişkisi için “ nakit teminat için bloke ve rehin talimatı mektubu” başlıklı rehin sözleşmesi ile dava dışı ... “doğmuş doğacak” borçlarına yönelik olarak 23.000,00 TL'lik mevduat rehin tesis edilmiştir. Somut olayın açıklanan özelliği dikkate alındığında 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu uygulama yeri bulunmamaktadır. Mahkemece açıklanan bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ile düzenlenen bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı banka yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
-TL Toplam 2-Davacının 2017 yılında bilanço usulüne göre defter tuttuğu, 2017 yılı bilanço usulüne göre tutulan ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, 2018 yılı işletme defterinin açılış tasdikinin süresinden sonra yapıldığı, 2019 yılında ise defter beyan sistemine göre işletme defteri tuttuğu, 3- Davacının davalıya 2017 yılında iki adet 10.670,/4TL toplam tutarlı fatura düzenlediği davalının da bunun karşılığında 10.641,00TL ödeme yaptığı ve 31.12.2017 itibari ile davacının davalıdan 29,74TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, 4- Davacı tarafından davalıya 2018 ve 2019 yıllarında toplam 150.866,54TL toplam tutarlı fatura düzenlendiği, yine davacının işletme defterinin gider kısmında davalı tarafından 1 adet davacıya fatura düzenlendiği bu tutarında 2.014,70TL olduğu, ancak davacı yanın işletme tutmasından ötürü, işletme defterinden varsa davalının 2018 ve 2019 yıllarında yapmış olduğu ödemelerin tespitinin mümkün olmadığı, 5- Davacının düzenlediği ve ticari defterlerinde kayıtlı...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebiyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava------ dosyasından verilen yetkisizlik kararı sonbrası Mahkememize tevzi edilmiştir. Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır. Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalar olup, TTK'nın 4/1. maddesinde sayılmışlardır. Ayrıca, Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/401 Esas KARAR NO : 2021/849 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 07/07/2021 KARAR TARİHİ : 26/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı ... - ... ... ile müvekkil ... A.Ş. arasında ticari iş ilişkisi çerçevesinde cari hesap oluşmuş olup, bu cari hesaptan dolayı davalının müvekkile 643,36 TL borcu bulunduğunu, davalının müvekkil davacıya olan 643,36 TL borcu için, .... İcra Md. ‘nde 2020/... E. numarası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalı taraf, 15.02.2021tarihinde ilgili borca itiraz ettiğini, davalı tarafın itirazı üzerine Ticari Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, ... Arabuluculuk Bürosu 2021/... Büro No 2021/......
Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. 6335 Sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı madde gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki (6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak) iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, HMK'nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemelerce re'sen incelenir....
Bu hükme göre ticaret mahkemelerinin görev alanı ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleridir. Ticari faaliyetleri ilgilendiren bütün davalar ticari dava değildir. Ticaret mahkemeleri ayrı bir yargı kolu oluşturmayıp, asliye hukuk mahkemelerine göre ihtisas mahkemeleridir. Bu nedenle kanun koyucu yapılan düzenleme ile ticari işlerle ilgili bütün davaları değil sadece uzmanlık gerektiren ve kanunda açıkça gösterilen hususlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda ticaret mahkemesinin görevli olacağını kabul etmiştir. Ticari davalar; mutlak ticari davalar, nisbi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletme ile ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç grupta toplanmaktadır. Doktrindeki yerleşik uygulama bu yöndedir. A- Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır....
Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır....