Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

E. sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, Davacının 2014-2015 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunmadığı, 2016-2017-2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacının ticari defterlerine göre; Davacı yanın takip tarihi (26.09.2019) itibariyle davalı yandan 1.163,18 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, Davalı şirketin ticari defterleri üzerinde ... Asliye Hukuk Mahkemesi 2021/... Tal. Numarasıyla inceleme yapılmış olup tanzim edilen 09.12.2021 tarihli bilirkişi raporunda; "...Davalının 2017-2018 yıllarında 2. Sınıf tacirlerin tutmak zorunda olduğu işletme defteri tuttuğu, 2019 yılında 1....

    Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise, "...taraflar arasında ki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmış olması, tarafların doğrudan ticari ilişkilerine ilişkin dava olmaması dikkate alınarak yargılama yapma yetki ve görevi Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğundan" gerekçesiyle görevsizliğine kararı verilmiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK'nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da "Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan" hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır....

      Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK'da yeterli görülmüştür. Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; huzurda görülen dava hizmet sözleşmesi uyarınca düzenlendiği iddia edilen faturaya dayalı alacak davacı olup davacı gerçek kişidir....

        Dosya, defter inceleme günü belirlenerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter inceleme gün ve saatinde tarafların defter ibraz ettiği, ------ tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacı tarafın işletme defteri tuttuğu, işletme defterinin sol tarafına yaptığı masrafların, sağ tarafına işletmeye alınan malların bedellerinin kaydedildiği, müşterilerden alınan tahsilatlar ve satıcılara yapılan ödemelerin işletme defterine kaydedilmediği, bu nedenle müşteriler ve satıcıları adına cari hesap tutulmamakta olup davacı kayıtlarında davalı adına tutulmuş bir cari hesap dökümü bulunmadığı, işletme defterine, işletmeye satın alınan malların bedeli kaydedildiğinden, işletme defterinin yasal düzenleme karşısında sahibi lehine delil olma özelliği bulunmadığı, davalının incelenen ticari defterlerinin lehine delil teşkil ettiği, davacı şirketin kayıtlarında. davalının kendi adına düzenlediği ve yaptığı...

          TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK'nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hâle getirmez. Davayı görmekle Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olabilmesi için davanın her iki tarafının da tacir olması gerekmekle, davacının SSK kayıtlı çalışan olduğu tacir olmadığı anlaşılmakla, İstanbul BAM ....HD. ... E- .......

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2019/603 Esas KARAR NO:2023/184 DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:20/11/2019 KARAR TARİHİ:14/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin, ......

              Ticari işletme kavramı TTK 11'de "(1) Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. (2) Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir." hükmünde de belirtildiği üzere bir ticari işletmeninin esnaf işletmesi için öngörülen sınırın üstünde gelir sağlamayı hedef tutması ve devamlı ve bağımsız bir şekilde faaliyet göstermesi gerekmektedir. Mevcut davada yukarıda izah edildiği üzere davacının uyuşmazlık konusu yılda bir esnaf işletmesinin üstünde bir işletmesinin bulunmadığı görülmüş olup, Ticaret Sicil Gazetesi internet sitesinden yapılan sorgulamada da bir ticari işletmenin işletildiği de görülmemiştir....

                Ticari hayatın ve ona paralel olarak ticaret hukukun kendine has bazı özellikleri vardır. Bu sebeple TTK'da bazı davalar, "ticari dava" özel olarak ayrıca düzenlenmiş ve bu davalara ticari hükümlerin uygulanacağı belirtilmiştir. Bir ticari işletmeyi ilgilendiren işlem ve fiillere ilişkin diğer kanunlarda yazılı özel hükümler, ticari hükümlerdir. TTK'da düzenlenen hususlar ticari iştir. Ayrıca, bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller de ticari işlerdendir. (TTKm3) Ticari davalar, mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki başlık altında incelenir. Mutlak ticari davalar, TTK'da (madde 4, 1/a) belirtilen davalar mutlak ticari davadır. Mutlak ticari davaların hangileri olduğu, esas olarak, TTK'da gösterilmiştir; ayrıca diğer kanunlarda da bazı davalar, mutlak ticari dava olarak nitelenmiştir. Taraflar arasında ortaya çıkan bir uyuşmazlığın, ticari işletme ile ilgisi olması halinde, bu davalar da ticari dava olarak kabul edilmektedir....

                  iletmiş olduğu faturaların davalı tarafından BA bildirimlerinin yapılmış olmasının taraflar arasında ticari ilişkinin varlığını göstermekte olduğu, davacının 2018 yılında kesmiş olduğu faturaların bu ticari ilişki kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, ancak davacının işletme defteri tutmuş olması nedeniyle ticari ilişki kapsamında alacağının varlığının ve miktarının bu konuda yapılan veya yapılamayan ödemelerin miktarların işletme defterlerinde görülebilmesi söz konusu olmadığından takip konusu alacağın varlığı ve miktarı konusunda değerlendirme yapılmasının da mümkün olmadığı bildirilmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Bodrum 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 17.03.2009 gün, 2009/2895-3468 sayılı,11.Hukuk Dairesinin 06.06.2009 gün, 2009/3476-4055 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, hasılat kirası hükümlerine tabi ticari işletme kiralanmasından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle,hükmün temyiz inceleme görevi 14.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın bu Daireye gönderilmesine 9.7.2009 gününde oy birliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu