Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2012/380 esas sayılı dosyası ile destekten yoksun kalma tazminatı için 25.000,00 TL asıl alacak, 7.162,50 TL işlemiş faiz, sakatlık nedeniyle 16.133,00 TL asıl alacak ve 302,49 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 48.597,99 TL üzerinden takip yaptığı, davacıların ise davalı ... şirketine borçlu bulunmadığının tespitini talep ettikleri, mahkeme ise yapmış olduğu yargılama neticesi davalı ... şirketinin %20 kusura göre talep şartının oluşmadığı gerekçesi ile menfi tespit davasının kabulüne verdiği anlaşılmaktadır. Mahkeme tarafından yaptırılan destek tazminat hesabında %100 kusur durumuna göre davacılar ... için 124.228,16 TL, ... için 3.113,48 TL, ... için 6.849,66 TL, ... için 9.184,77 TL ve ... için 18.525,23 TL olmak üzere toplam 161.899,00 TL destek tazminat hesaplandığı görülmektedir. Bu durumda davacıların davalının sigortalısının %80 kusur durumuna göre 161.899,00%80=129.519,20 TL destek tazminatı alacağının bulunduğu tespit edilmiştir. Davalı ......

    Bu hükme göre belirsiz alacak davasının alacak miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenemediği ya da imkansız olduğu hallerde olanaklı olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda davacı HMK 107. maddesi gereği belirsiz alacak davası olarak iş göremezlik tazminatı talep etmiş, zararını gelişen durum nedeniyle 13.03.2015 tarihli bilirkişi raporu ile tam ve kesin olarak öğrenmiş ve harcını da tamamlamıştır. Davalı ... şirketi ve ... Ltd. şirketi tarafından ıslah zamanaşımı defiinde bulunulmuş ve mahkemece yerinde olmayan gerekçelerle ıslah zamanaşımının dolduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2009/1603 E. sayılı icra dosyası üzerinden yapılan itirazın 150.000,00 TL asıl alacak, 5.850,00 TL işlemiş faiz olmak üzere 155.850,00 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine, ayrıca birleşen tazminat dosyası bakımından davacılar bakımından 150.000,00 TL tazminatın 31/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline hükmedildiği, bunun üzerine, alacaklı vekilinin talebi ile icra müdürlüğünce, itirazın iptali davasında hükmedilen alacak kalemleri yanında, takip talebinde yazılı olan asıl alacak ve işlemiş faizi de kapsar şekilde icra emrinin düzenlenerek borçluya gönderildiği görülmektedir. Gönderilen icra emrine ve faize itiraz edilerek icra mahkemesine yapılan şikayet sonrasında, mahkemece, davanın kabulü ile icra emrindeki faiz oranı bilirkişi raporu doğrultusunda düzeltilmiştir....

        Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi üzerine yapılan yargılama sonucunda, davacının manevi tazminat talebi yönünden davanın tefrikine karar verilmiş olsa da, manevi tazminat isteminin de kira ilişkinden kaynaklandığı dikkate alındığında, görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi'dir....

          İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/399 Esas KARAR NO : 2021/434 DAVA : Marka (Marka İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli), DAVA TARİHİ : 27/12/2021 KARAR TARİHİ : 29/12/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Markadan doğan tazminat davasının yapılan ilk tensip incelemesi sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili ......

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili gerekçeli istinaf dilekçesi ile; ilk derece mahkemesince eksik incelemeyle hüküm kurulduğunu, davanın kabul gerekçesinin hiçbir şekilde açıklanmadığını, sadece bilirkişi kurulunun raporuna atıfla yetindiğini, maddi manevi istemli davada alacak kalemlerinin zamanaşımına uğradığını, itirazlarının dikkate alınmadan karar verildiğini, manevi tazminat talebinin belirsiz alacak davası olarak kabulü mümkün olmadığından talebin usulden reddinin gerektiğini, tamamlama harcı adı altında meblağ yatırılsa da ayrıca ıslah harcı yatırmasının gerektiğini, iş kazasının meydana geldiği mahalde keşifle inceleme yapılmadan belirlenen kusur oranın afaki ve dayanaksız olduğunu, maddi tazminat hesabının da son derece fahiş olduğunu, sebepsiz zenginleşmeye yok açtığını, aynı şekilde manevi tazminat talebinin de fahiş olduğunu, reddinin gerektiğini, davalı şirkete kusur izafe edilemeyeceğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini...

            Müdürlüğü'nün 2014/22585 sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 20.220,00TL asıl alacak, 140,01 TL işlemiş faiz ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak miktarı tarafların kusur oranlarına göre değişebileceğinden, kusur oranı ve alacak miktarı bilirkişi raporu ile belirlendiğinden, bu nedenle alacak miktarı likit olmadığından davacının ... inkar tazminatı isteminin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan hasar bedelini dava dışı 3.kişiye ödeyen davacı malikin, davalı ehliyetsiz sürücüden rücuen tazmini amacıyla yapılan...7.... Müdürlüğü 2014/22585 takip sayılı dosyasına davalının itirazının iptali istemine ilişkindir....

              , ---- asıl alacak tutarının--- ek rapor tarihi itibariyle güncel değerinin----olduğu, hesaplana toplam davalıların sorumluluğunda olan ---tazminat tutarından tenzili ile davacının------------ bakiye maddi zarar alacağının bulunduğu, manevi tazminat hususunda herhangi kök raporda herhangi bir değişiklik bulunmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir....

                Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir. Sigortacı tarafından rücuan talep edilebilecek tazminat tutarı zarar görenin gerçek zararıdır, bu nedenle ancak yargılama sonucunda belirlenebilir. İİK’nun 67’nci maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilebilmesi için borçlunun itiraz ettiği alacağın likid bir alacak olması, yani belirli bir miktar alacak olması gerekir....

                  Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/213 Esas sayılı dosyasında trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasında yapılan yargılama sonucunda verilen kararın temyiz incelemesi sonucunda esasa ilişkin olarak bozulmadığını, zararın meydana gelmesinde davacının sorumluluğunun bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/213 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde verilen kararın temyiz incelemesi sonucunda bozulduğu, davacının sorumluluğunun herhangi bir yargı kararı ile belirlenmemiş olduğu gerekçesiyle alacak talebinin kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından; dava dışı zarar görenler tarafından dava konusu ödemeye dayanak teşkil eden trafik kazası nedeniyle ... İdare Mahkemesinin 2008/480 Esas sayılı dosyasında davacı ... aleyhine tazminat davası açıldığı, bilahare temyiz aşamasında idare mahkemesi dosyasının dosya arasına geldiği anlaşılmakla, mahkemece ......

                    UYAP Entegrasyonu