Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı davalı belediyenin yürüttüğü proje kapsamında davalıya ödediği bedel karşılığı kendi adına tahsis edilen taşınmaz hissesinin projeden vazgeçilince belediye tarafından iptal edildiğini ancak ödediği paranın kendisine iade edilmediğini beyanla alacak iddiasında bulunmuş, davalı ise davanın reddini dilemiştir .Davalı tarafından miktar yönünden bilirkişi raporuna itiraz edilmiş olup, gerek dosya içerisindeki bu dava tarihi ile çok yakın tarihlerde açılmış davalar ve yine gerekirse yakın tarihlerde açılmış başka davalar sebebi ile dairemize temyiz incelemesine gelen dosyalarda taşınmaz değerinin daha az olduğu, aradaki firkin makul bir şekilde izah edilemediği anlaşılmıştır....

    Dava, ayıplı taşınmaz nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının davalılardan daire satın aldığı, dairenin gizli ayıplı olması sebebiyle tavandan ve elektrik prizlerinden su geldiği, ayıbın giderilmesi için 11.000,00 TL gerekeceği anlaşıldığından davanın kabulü ile 5.270,00 TL'nin dava tarihinden itibaren 5.730,00 TL'nin ıslah tarihi olan 23/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Uyuşmazlığın çözümünde, davalı müteahhit Hasan ile arsa sahibi diğer davalı ... arasında imzalandığı öne sürülen kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince dava konusu taşınmazın müteahhidin payına düşen taşınmaz mı olduğu yoksa arsa sahibinin payına düşen taşınmaz mı olduğu hususu netleştirilerek görev konusunun da buna göre belirlenip sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/125 Esas ve 2016/1062 Karar sayılı tapu iptali ve tescil davasında ... adına olan tapu kaydının iptaline karar verilen dosya getirtilip incelenmeden; katılanın İskenderun Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı alacak davasının asliye ticaret mahkemesinin görevine gireceğinden görevsizlik kararı verildikten sonra başka alacak davası açılıp açılmadığı araştırılmadan; taşınmazın bedeli için ... marka aracın verilip verilmediği, satış işlemini kimlerin gerçekleştirdiği araştırılmadan; tanık ...’nin taşınmaz bedeli için sanığın 14.000 TL bedelli senet düzenleyip katılana verildiğini beyan ettiği senet araştırılmadan eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması, 2- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas...

        Köyü 22 parsel sayılı 43.700 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle 04.06.1969 tarihinde davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacılar .... tarafından 22 sayılı parsele karşı Kadastro Mahkemesinde açılan tespite itiraz davasında; 10.12.1990 tarih ve 1971/66 Esas, 1990/59 Karar sayılı hüküm ile davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine 19.03.1991 tarihinde tapuya tescil edilmiştir. Davacı Hazinenin 01.09.1950 tarihli dava dilekçesi ile Asliye Hukuk Mahkemesinde .... aleyhine açtığı müdahalenin meni davası görevsizlik kararı ile Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece, dava konusu yerin 22 parsel sayılı taşınmaz olmadığı, 101 parsel sayılı taşınmaz olduğu ve davanın da alacak davasına temlik edildiği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, Yargıtay 17....

          İcra Dairesinin 2018/1690 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; dava dışı borçluya ait Bursa İli, Osmangazi İlçesi, Demirtaş Köyü, 867 ada, 2 parsel, 2 bağımsız bölüm sayılı taşınmazın 17/10/2019 tarihinde yapılan ihale ile 118.000,00 TL bedelle satıldığı, taşınmaz kaydında davacı lehine 1. dereceden 142.000,00 TL bedel ile ipotek bulunduğu, ihaleden önce davacı bankaya İcra Müdürlüğü'nce yazılan müzekkere cevaplarında ipotek kapsamında olan alacak miktarının (57.900,00 TL) olarak bildirildiği, taşınmaz hakkında yapılan ihalenin kesinleştiği, ihaleden sonra tekrar davacı bankaya güncel alacak miktarının sorulduğu, davacı banka tarafından 13/01/2020 tarihi itibarı ile ipotek kapsamında olan alacak miktarının 57.000,00 TL olduğunun bildirildiği, 21/01/2020 tarihli sıra cetvelinde 58.500,00 TL'nin ipotek alacaklısı olarak davacı bankaya ödenmesine, 54.219,03 TL'nin ise ilk sıradaki haciz alacaklısı olan Zonguldak 2....

          Tapu kaydından da anlaşıldığı üzere taşınmaz T3 adına 24.11.2008 yılında tescil edilmiştir. Sözleşmeden kaynaklı taşınmaz bedeli de davacı tarafa ödenmiş olup, bu konularda ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf sözleşmenin ilgili maddelerindeki taleplere yönelik olup, sözleşmeden kaynaklı alacak davası şeklinde dava ikame edilmiştir. Eldeki dava, davacı yüklenici ile davalı alıcı arasındaki konut satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası istemine ilişkin olup, davacı ve davalı arasında 10/08/2007 tarihli sözleşme düzenlendiği, davacı yüklenicinin sözleşmenin 2., 11., 6. Maddelerindeki hükümlerin yerine getirilmediğinden bahisle 11.000,00 TL'lik alacak talebinde bulunduğu, mahkememizce taşınmazın tapu kayıtları, dava dilekçesinde ödenmediği iddia edilen SGK kayıtları, Belediye Başkanlığı'ndan yapı, iskan, iş bitirmeye ilişkin evraklar dosya arasına celp edilmiştir. Alınan kök ve ek raporda da belirtildiği üzere; sözleşmenin 6....

          Tahsis işlemiyle oluşan şahsi hakkın devrinde, devredilen alacak hakkıdır. İlke olarak her türlü alacak devredilebilir. Devrin konusu alacak, olağan bir alacak olabileceği gibi şarta veya süreye bağlı, çekişmeli ya da gelecekteki bir hak da olabilir. Gelecekteki alacakların ve hatta devir sözleşmesinin yapıldığı anda henüz mevcut olamayan alacakların da devri mümkündür. Davalı akdedilen 27.09.2005 tarihli sözleşme ile davacıya tahsisten kaynaklanan şahsi hakkını temlik etmiştir. Temlik tarihinde dava konusu taşınmaz Maliye Hazinesi adına kayıtlıdır. Dava konusu taşınmaz davalı adına 14.03.2012 tarihli, 4344 yevmiye numaralı işlem ile 7269 sayılı Yasa gereğince tahsis işlemi açıklamasıyla tescil edilmiştir. Dava konusu taşınmaz temlik tarihinde davalı adına kayıtlı olmadığı ve davacıya resmi olarak devredilemediğinden taraflar arasındaki 27.05.2009 tarihli sözleşme geçerlidir....

            Fakat alacak tutarı ipotek üst sınırının altında ise ipotek ancak gerçek alacak miktarı için teminat teşkil eder. Dava dışı borçlu Kamil Çakar ile yine dava dışı T. Garanti Bankası AŞ. arasında düzenlenen 30.04.2004 gün ve 2280 yevmiye numaralı ipoteğin akit tablosuna göre, bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerinde, bankaca borçluya bedelsiz ihracat kapsamında kullandırılmış ve kullandırılacak USD cinsinden döviz ve dövize endeksli nakdi ve gayrınakdi kredilerden dolayı, alacaklı bankanın doğmuş ve doğacak alacaklarının teminatını teşkil etmek üzere banka lehine birinci derecede 55.000,-USD tutarlı ipotek tesis edildiği görülmüştür. Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde taşınmaz üzerinde 55.000,-USD. tutarlı üst sınır ipoteği tesis edildiği hususunda kuşku yoktur. Davacı dava dışı bankaya 6.463,-YTL. ile 8.202,-USD ödemek suretiyle alacağı ve bu kapsamda da alacağın teminatını teşkil eden ipoteği Uşak 4....

              Yargılamanın devamında davanın 2.10.2015 tarihinde ıslah edilerek alacak davasına dönüştürülmüş olduğu anlaşılmaktadır. Rehin hakkı, T.M.K. da düzenlenen hak sahibine alacağın vadesinde ödenmemesi halinde, rehin konusunu oluşturan taşınır veya taşınmaz bir malı veya bir başka hakkı paraya çevirmek ve elde edilen meblağdan alacağını öncelikle almak yetkisini veren sınırlı bir ayni haktır. Üzerinde ipotek tesis edilen taşınmazın borçlunun kendi malı olması şart değildir, taşınmazın maliki bir üçüncü kişinin borcu için taşınmazı üzerinde alacaklı lehine ipotek kurabilir. Bu durumda ipotekli taşınmaz maliki borçlu duruma gelmez, borçtan dolayı kişisel sorumluluğu yoktur. Somut olayda davalılardan ..., ..., ..., ... ipotekli taşınmazın malikleri olduğundan davacıya karşı şahsi borç altında değillerdir. Bu durumda haklarında şahsi borç doğuracak şekilde daha önce açılan itirazın iptali davası ıslah yolu ile alacak davasına dönüştürülemez. Asıl borçlu... Ltd....

                Alacak likit belirli olduğundan (davaya konu alacak satış vaadinde belirli olduğundan), İİK 67/2 madde hükmü gereğince davacının talep etmiş olduğu, 21.620,00.-TL’lik asıl alacak miktarının % 20’sinin karşılığı olan 4.324,00- TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu