Davalı vekili istinaf sebepleri olarak; 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25.maddesi 4.fıkra düzenlemesine göre; hükmedilecek sendikal tazminatın işçinin bir yıllık ücretinden az olamayacağını, madde düzenlemesinden, sendikal tazminat davasının asgari tutarının, davacının bir yıllık ücreti olduğu ve tutardan daha az sendikal tazminat talep edilemeyeceği ve/veya mahkeme tarafından daha az tutarda sendikal tazminata karar verilemeyeceğini anlaşıldığını, ancak davacının alacağını belirsiz alacak davasına konu ederek talep ettiğini, gerek Yargıtay'ın gerek hukuk dairelerinin kararları ve gerekse Hukuk Genel Kurulu'nun içtihatları incelendiğinde bu alacak kaleminin belirsiz alacak davasına konu edilmeyeceğini, bu konuya ilişkin ilk derece mahkemesi tarafından dikkate alınmadığını ve davanın belirsiz alacak davası olarak kanuna aykırı olarak görülerek karara bağlandığını, Yerleşik Yargıtay içtihatlarına ve kanuna göre davanın hukuki yarar yokluğundan davanın esasına girilmeden...
Davalı vekili istinaf sebepleri olarak; 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25.maddesi 4.fıkra düzenlemesine göre; hükmedilecek sendikal tazminatın işçinin bir yıllık ücretinden az olamayacağını, madde düzenlemesinden, sendikal tazminat davasının asgari tutarının, davacının bir yıllık ücreti olduğu ve tutardan daha az sendikal tazminat talep edilemeyeceği ve/veya mahkeme tarafından daha az tutarda sendikal tazminata karar verilemeyeceğini anlaşıldığını, ancak davacının alacağını belirsiz alacak davasına konu ederek talep ettiğini, gerek Yargıtay'ın gerek hukuk dairelerinin kararları ve gerekse Hukuk Genel Kurulu'nun içtihatları incelendiğinde bu alacak kaleminin belirsiz alacak davasına konu edilmeyeceğini, bu konuya ilişkin ilk derece mahkemesi tarafından dikkate alınmadığını ve davanın belirsiz alacak davası olarak kanuna aykırı olarak görülerek karara bağlandığını, Yerleşik Yargıtay içtihatlarına ve kanuna göre davanın hukuki yarar yokluğundan davanın esasına girilmeden...
İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez...." hükmüne yer verilmiştir. İlgili maddede gereği; Sendikal Tazminat, işe başlamama koşuluna bağlı değildir. İşçinin 4857 sayılı Kanun gereği işe iade davası açmasa bile bu durum ayrıca sendikal tazminat istemesine mani değildir. Maddede yer alan açıklamalardan "Sendikal Tazminat" ile "İşe Başlatmama Tazminatı" nın birbirinden farklı ve işe başlatmama durumunda iki tazminatın bir arada verilmemesi durumu haricinde bağımsız iki tazminat olduğu sonucu çıkmaktadır. Bir başka ifadeyle, sendikal tazminat alacağı işe başlatmama tarihindeki ücret üzerinden değil, geçersiz fesih tarihindeki ücret üzerinden hesaplanır. Her iki alacağın hak kazanma koşulları birbirinden farklıdır....
Yargıtay kararlarına göre işe iade davasında sendikal tazminat talep etmeyen davacının alacak davasında da edemeyeceği dikkate alınarak istinaf başvurularının esastan reddi yönünde karar verilmiştir....
Uyuşmazlık; davacının, hangi tarihteki ücretinin sendikal tazminat hesabında dikkate alınacağı noktasında toplanmaktadır. Sendikal tazminat, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25. maddesinde düzenlenmiş olup 5.fıkranın "Sendikal bir nedenle iş sözleşmesinin feshi hâlinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez....
İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanun'un 21. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez.İşe iade davasında belirlenen işçinin 12 aylık brüt ücreti tutarındaki sendikal tazminat, işverene başvuru ve işe başlatılma şartına tabi olmaksızın belirlendiğinden, ücret geçersiz olduğu belirlenen fesih tarihindeki ücret kabul edilmelidir.Somut olayda, davacının iş sözleşmesi işverence feshedilmiş olup, davacı tarafından açılan işe iade davasının yargılaması neticesinde feshin sendikal nedene dayandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay 7....
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava Türü : Alacak Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı, iş sözleşmesinin sendikaya üye olması nedeniyle sendikal nedenle fesih edildiğini ileri sürerek, sendikal tazminat alacağının tahsilini istemiştir. Davalı, iş sözleşmesinin işletme gereklerinden kaynaklanan nedenlerle feshedildiğini, feshin sendikal nedene dayanmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, fesih gerekçesinin sendikal nedenlere dayandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının iş sözleşmesinin sendikal nedenle fesih edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır....
Fesih dışında kalan sendikal nedene dayanan ayrımcılık hallerinde ise, işçinin doğrudan sendikal tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır. Somut olayda, davacı diğer işçilik alacakları talebinin yanında davalı işverenin sendikal ayrımcılık yaptığından dolayı en az bir yıllık ücreti tutarında sendikal tazminat talep etmiştir. Her ne kadar mahkemece sendikal tazminatın kabulüne karar verilmişse de, benzer durumdaki işçilerin açtıkları bazı davalar temyiz incelemesine konu olmuş, söz konusu davalarda sendikal tazminat isteklerinin reddine dair kararlar Dairemizce onanmıştır (Emsal kararımız ; 2017/17886 Esas – 2018/24714 Karar sayılı kararımızda olduğu gibi)....
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Davalı taraf lehine kötüniyet tazminatına hükmedilemeyeceğini, zira huzurdaki davanın konusu olan sendikal tazminatın, mahkeme ilamı ile miktarı belli olan likit bir alacak değil, belirsiz bir alacak olduğunu, zaten sendikal tazminatın nasıl hesaplanacağı hususunun karar metninde açık ve kesin olarak belirtilmediğini, 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25. Maddesi 4....
bu durumda davacının ödenmeyen ve talep edebileceği herhangi bir sendikal tazminat alacağının bulunmadığı anlaşılmakla, belirtilen gerekçe ile davacının sendikal tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş olup, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak Dairemizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....