Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Özel hukuk alanında ise; davanın, somut olayın özelliğine göre, sebepsiz zenginleşme ya da haksız fiilden kaynaklandığı kabul edilebilir. Bu hukuki sebeplerden herhangi birine dayanılması imkan dahilinde olup, bu durumda hakların yarışmasından (telahukundan) bahsedilir.( Andreas von Tuhr, Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, C.Edege Çevirisi 1983, Sahife 452 ve 453;, Dr. S.Reisoğlu Sebepsiz İktisap Davasının Genel Şartlan 1961 sahife 42 ve sonrası, Fikret Eren.; Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. III, 4. B., İstanbul,1994, sayfa 14) Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, somut olayda, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanmadığı belirgin olup bu yönde, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak başka bir hüküm de mevcut değildir. Bu nedenle, davanın İş Mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir....

    Özel hukuk alanında ise; davanın, somut olayın özelliğine göre, sebepsiz zenginleşme ya da haksız fiilden kaynaklandığı kabul edilebilir. Bu hukuki sebeplerden herhangi birine dayanılması imkan dahilinde olup, bu durumda hakların yarışmasından (telahukundan) bahsedilir.Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, ...1983, Sahife 452 ve 453;, Dr. S.Reisoğlu Sebepsiz İktisap Davasının Genel Şartlan 1961 sahife 42 ve sonrası, ...; Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. III, 4. B., ...,1994, sayfa 14) Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, somut olayda, uyuşmazlığın, haksız fiilden kaynaklandığı, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanmadığı belirgin olup, bu yönde, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak başka bir hüküm de mevcut değildir. Bu nedenle, davanın İş Mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir....

      Özel hukuk alanında ise; davanın, somut olayın özelliğine göre, sebepsiz zenginleşme ya da haksız fiilden kaynaklandığının kabulü ile, davacı bakımından sebeplerden herhangi birine dayanılması imkan dahilinde olup, bu durumda hakların yarışmasından (telahukundan) bahsedilir. (... Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, ... Çevirisi 1983, Sahife 452 ve 453;, ...Sebepsiz İktisap Davasının Genel Şartlan 1961 sahife 42 ve sonrası,....; Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. III, 4. B., ...,1994, sayfa 14) ./.. Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, somut olayda, uyuşmazlığın, haksız fiilden kaynaklandığı,... güvenlik hukukundan kaynaklanmadığı belirgin olup, bu yönde, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak başka bir hüküm de mevcut değildir. Bu nedenle, davanın İş Mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir....

        Özel hukuk alanında ise; davanın, somut olayın özelliğine göre, sebepsiz zenginleşme ya da haksız fiilden kaynaklandığı kabul edilebilir. Bu hukuki sebeplerden herhangi birine dayanılması imkan dahilinde olup, bu durumda hakların yarışmasından (telahukundan) bahsedilir. ( Andreas von Tuhr, Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, C. Edege Çevirisi 1983, Sahife 452 ve 453;, Dr. S.Reisoğlu Sebepsiz İktisap Davasının Genel Şartlan 1961 sahife 42 ve sonrası, Fikret Eren.; Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. III, 4. B., İstanbul,1994, sayfa 14) Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, somut olayda, uyuşmazlığın, haksız fiilden kaynaklandığı, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanmadığı belirgin olup, bu yönde, davada 5510 s. Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 s. Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak başka bir hüküm de mevcut değildir. Bu nedenle, davanın İş Mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir....

          Özel hukuk alanında ise; davanın, somut olayın özelliğine göre, sebepsiz zenginleşme ya da haksız fiilden kaynaklandığı kabul edilebilir. Bu hukuki sebeplerden herhangi birine dayanılması imkan dahilinde olup, bu durumda hakların yarışmasından (telahukundan) bahsedilir. (Andreas von Tuhr, Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, ... Çevirisi 1983, Sahife 452 ve 453;, Dr. ... Sebepsiz İktisap Davasının Genel Şartlan 1961 sahife 42 ve sonrası, ....; Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. III, 4. B., ...,1994, sayfa 14) Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, somut olayda, uyuşmazlığın, haksız fiilden kaynaklandığı, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanmadığı belirgin olup, bu yönde, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak başka bir hüküm de mevcut değildir. Bu nedenle, davanın İş Mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir....

            Özel hukuk alanında ise; davanın, somut olayın özelliğine göre, sebepsiz zenginleşme ya da haksız fiilden kaynaklandığı... edilebilir. Bu hukuki sebeplerden herhangi birine dayanılması imkan dahilinde olup, bu durumda hakların yarışmasından (telahukundan) bahsedilir. (... Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, ... Çevirisi 1983, Sahife 452 ve 453;, Dr... Sebepsiz İktisap Davasının Genel Şartlan 1961 sahife 42 ve sonrası,...; Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. III, 4. B., İstanbul,1994, sayfa 14) Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, somut olayda, uyuşmazlığın, haksız fiilden kaynaklandığı, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanmadığı belirgin olup, bu yönde, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak başka bir hüküm de mevcut değildir. Bu nedenle, davanın İş Mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir....

              DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; sigorta kapsamında ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Borcun kaynakları; sözleşme, haksız fiil, sebepsiz zenginleşme ve kanundur. Eş söyleyişle bir kişinin bir borçtan sorumlu tutulabilmesi için ya kanun gereği doğrudan sorumluluğu bulunmalı, ya sebepsiz olarak zenginleşmeli, ya haksız bir fiilde bulunmalı veya sözleşmeye aykırı davranmalıdır. Eldeki davada; davalının kanundan doğan bir borcunun bulunmadığı ve sebepsiz zenginleşmediği sabittir. Sözleşme sorumluluğu açısından ise; davalı ile dava dışı şirket arasında gözetim işini de içeren sözleşme imzalanmış ise de davalının bu sözleşmeden dolayı sorumluluğu adı geçen şirket ile sınırlıdır. Zira sözleşmenin nisbiliği ilkesi gereğince sadece sözleşmeye taraf olan kişi, diğer taraftan sözleşmeye uygun davranmasını talep edebilir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davası hakkında caret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın konusunun bonoya dayalı sebepsiz zenginleşme davası olduğu, TTK.nin 4. ve 5. maddeleri gereğince davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak davası niteliğinde olduğu, taraflar arasında hiçbir ticari ilişki bulunmayıp davalının kendisini borçlu zannederek bonoya dayalı ödeme yaptığı, kambiyo hukukuna dayalı bir uyuşmazlık bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

                  Dava dilekçesi ve Tensip Zaptı davalı borçluya Tebligat Kanun'unun 35.maddesine göre tebliğ edilmiş, davalının adresten ayrılmış olması nedeniyle tebligatın geri döndüğü, takibe itiraz etmediği ve beyan sunmadığı görülmüştür. İNCELEME VE GEREKÇE Dava hukuki niteliği itibari ile sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde davalı adına haciz sırasında ödenen ---- bakımından davalının sebepsiz zenginleştiği iddiasına dayalı açılan alacak davasıdır. Mahkememizce----- tarihli kararı ile kaldırılarak yukarıdaki dosya numarasını almış ve yargılamaya bu dosya üzerinden devam edilmiştir....

                    Asıl dava, elatmanın önlenmesi, karşı dava sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. 1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile tutanaklar münderecatına ve Yargıtay ilâmında açıklanan gerektirici sebeplere göre, davalılar/karşı davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan, yerinde olmayan ve HUMK'un 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. 2. Davalılar/karşı davacılar vekilinin karşı dava yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır (TBK mad. 77/1) ....

                      UYAP Entegrasyonu