"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, her ne kadar kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemiyle açılmış ise de, sonrasında ıslahla sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak davasına dönüştürülmüş olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 20.01.2017 tarih, 2017/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, yer bedeline ilişkin istem yönünden açılan davanın HMK’nun 150. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak davasının ise konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş; karar davacı vekili ile davalı (birleştirilen davanın davacısı) idare vekilince temyiz edilmiştir. H.U.M.K.nun 432. maddesine göre verilecek nihai kararlara karşı tebliğden itibaren l5 gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, asıl davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir....
Mahkemece; davanın kabulüne, 7.024 TL’nin davalının dava öncesi temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- TBK'nun 77-82 (BK'nun 61-66) maddelerinde yer alan sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....
Süresinde bankaya ibraz edilmemesi nedeniyle çekin kambiyo senedi vasfını yitirmesi durumunda hâmil, 6102 Sayılı TTK m. 732 (mülga 6762 sayılı TTK m. 644) hükmüne dayalı olarak ya hakkında sebepsiz zenginleşme nedeniyle keşideci aleyhine ya da temel ilişkiye dayalı olarak kendi cirantası aleyhine alacak davası açabilir....
Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir. Bunun sonucu olarak, taraflar arasında malvarlıkları arasındaki değişim bir sözleşmeye, tarafların açıkladıkları iradeye dayanırsa, sebepsizlikten ve sebepsiz zenginleşmeden sözedilemez. Hukuki işlemlerden ve bunun en yaygın türü olan sözleşmeden doğan borçlarda, borçlunun borcunu anlaşmaya uygun olarak yerine getirmesi gerekir. Borçlu anlaşmaya uygun hareket etmezse, alacaklı borca aykırılık hükümlerini işletir ve mümkün ise borcun aynen ifasını, değilse doğan zararının giderilmesini talep .... Bütün bu açıklamalara göre, sebepsiz zenginleşme alacaklıya, ikinci derecede (tali nitelikte) bir dava hakkı temin .......
Davalı vekili muhabere kanalı ile 16.08.2017 tarama tarihinde süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf müvekkil aleyhine İncesu Asliye Hukuk Mahkemesinde sebepsiz zenginleşme sebebine dayalı olarak alacak davası açtığını, müvekkil şirketi devletin enerji ve ekonomi politikasına uygun olarak yurdun ihtiyacı bulunan elektriğin üretim, iletim dağıtım ve ticaretini yapmak amacıyla kamu iktisadi kuruluşu statüsünde TEK adı altında kurulduğunu, zaman içerisinde enerji ihtiyacına olan talebin artması neticesinde 233 sayılı kanun ile TEAŞ ve TEDAŞ unvanlı iki ayrı iktisadi teşükkülü olarak teşkilatlandırıldığını, müvekkil şirketin ikametgahının Ankara ili olduğundan Ankara mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu sebeple mahkemece yetkisizllik sebebiyle davanın reddine karar verilmesini, ayrıca davanın zaman aşımı yönünden yasal süre geçtikten sonnra açıldığını, zaman aşımı sebebiyle de davanın reddine karar verilmesini, davacı taraf için öğrenmeden sonraki iki yıllık zaman...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25.02.2021 NUMARASI : 2020/291 ESAS - 2021/184 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Sebepsiz Zenginleşme Hükümlerine Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. ./.. -2- Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme, resmi biçimde yapılmadığından, hukuken geçersizdir (TMK'nun md.706, BK.md.213, Tapu Kanunu md.26 ve Noterlik Kanunu md.60). O nedenle, geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz....
Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Davacı ... almış olduğu kamulaştırma kararına dayanarak davalıya ödeme yapmış, ancak ödemenin dayanağı olan kamulaştırma kararının İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ile yapılan ödeme sebepsiz kalmıştır. Bu durumda davacı ancak ödediği satış bedelini sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince geri isteyebilir. Ayrıca, zamanaşımı borcun muaccel olması ya da ifanın imkansız hale geldiği tarihte başlar. Taşınmazın zilyetliği alıcıya (davacı Belediyeye) devredilmiş ise, zilyetlik devam ettiği sürece zamanaşımı işlemeye başlamaz....
Dava, sonuç itibariyle bir " sebepsiz zenginleşme" davası olup, bu tür davalar HUMK.nun 10.maddesindeki yetki kuralına dayalı olarak açılamaz. Buna göre, ... bu davanın genel yetki kuralı uyarınca davalı müvekkili şirketin merkez adresinin bağlı bulunduğu Beyoğlu Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini ... sürerek; yetki itirazında bulunmuştur. Ayrıca, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunmuş, esası bakımından da tarafların 1 adet fotoğraf tab makinası satışı için anlaştıklarını ve davacının müvekkili şirkete "Kapora" olarak dava konusu 2.000,00-TL.yi verdiğini belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; "Dosyadaki tüm belgeler incelendiğinde; dava, sebepsiz zenginleşme davasıdır. HUMK.Madde 10 hükmü sözleşmeden ... davalar içindir. Bu nedenle, kanundan ve sebepsiz iktisaptan ... davalar (borçlar) için HUMK.Madde 10 hükmü uygulanamaz....