Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar; geçersiz sözleşmelerde tarafların verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre aynı anda iade ile mükellef olduklarını, bu nedenle alıcının taşınmazın zilyetliğini devretmediği sürece ödediği satış bedelini isteyemeyeceğini, taşınmazın muris adına tesciline karar verilmesinin zilyetliğin devredildiği sonucunu doğurmayacağını, satış bedelinin EFT yolu ile 03/03/2014 tarihinde gönderildiğini, murislerinin 24/02/2014 tarihinde vefat ettiği dikkate alındığında, gönderilen havale bedelinin murisin terekesine dahil olmaması nedeni ile davacıların sebepsiz zenginleşme iddialarının yerinde olmadığını, davacıların murislerinin satış için vekaletname verdiği dava dışı ... ile birlikte hareket ederek taşınmazı değerinin çok altında bir bedel ile satın almaları nedeniyle kötü niyetli olduklarını savunarak, davanın reddini istemişlerdir....

    Davacı, dava dilekçesinde, borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi için başlattığı takibe itirazın iptalini talep etmektedir. Buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlık sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Böylece davacının istemi İİK.nun 72. maddesi kapsamında istirdat değil, sebebi ortadan kalkan bir ödemenin iadesi yönünde sebepsiz zenginleşmeye dayalı (TBK.md. 77) alacak istemi olup, 2 ve 10 yıllık zamanaşımına (TBK.md. 82) tabidir. Talep yönünden hak düşürücü bir süre yasada öngörülmemiştir. Türk Borçlar Kanununun konuya ilişkin 77 (818 sayılı Borçlar Kanununun 61 v.d) ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir....

      Dava konusu alacak, ödenmemesi gereken denetim tazminatının ödenmesi nedeniyle davalıya yapılan fazla ödemenin tahsiline ilişkindir. Dava konusu fazla ödemenin, idarenin bir şart tasarrufuna dayanmadığı, salt hatalı ödemeden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. TBK. m.77/1'e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; TBK. m. 79 ve 80'de "aynen geri verme ilkesi"ne göre düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir....

        Hamil, zamanaşımına uğramış çek nedeniyle keşideci aleyhine somut olayda uygulanması gereken 6762 sayılı TTK’nun 644. maddesine göre sebepsiz zenginleşme hükmü çerçevesinde talepte bulunabilir ve bu talep yönünden zamanaşımı, çek zamanaşımı süresi olan 6 aylık süreye 1 (bir) yıllık sebepsiz zenginleşme zamanaşımı süresinin eklenmesi sureti ile değerlendirilir. Dava konusu çek 25.12.2007 tarihinde bankaya ibraz edildiğine göre bu tarihten itibaren 6 aylık çek zamanaşımı süresinin sonu 25.06.2008’dir. Bu tarihten itibaren 1 yıl içinde sebepsiz zenginleşmeye dayanılarak keşideci aleyhine takip ve dava açılabilir....

          DAVANIN KONUSU : ALACAK KARAR TARİHİ : 30/04/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 05/05/2021 .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/12/2018 tarih, .... E-K sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde; TALEP : Davacı vekili, müvekkili ile davalılar arasında mal alışverişi olduğunu, malların karşılığı olarak bonoların verildiğini, kambiyo hukukundan kaynaklanan haklarını kullanamayan davacının, aleyhine sebepsiz zenginleşen davalılar hakkında temel ilişkiye dayanarak talepte bulunacağını, TBK’nın 77. maddesine göre, sebepsiz zenginleşenin, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlü olduğunu, davacı zamanaşımı nedeniyle kambiyodan haklarını kullanamadığından temelde yer alan sözleşme ilişkisine istinaden, aksi takdirde sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde alacak talep ettiklerini ileri sürerek, 7.000 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, sebepsiz zenginleşmeden bahsedilemeyeceğini belirterek, davanın reddini istemiştir....

            Mahkemece, toplanan delilere göre davalının icra takibi sırasında yaptığı zamanaşını itirazının yerinde ve geçerli bir def'i olduğu, keşidecinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre yetkili hamile karşı sorumlu olduğu, sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanması açısından davanın süresinde açıldığı, keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini ispat etmesi gerektiği, alım satım ilişkisinin kabul edildiği, malların teslimi yönünden ihtilaf olduğu, senetlerin temel ilişkide yazılı delil başlangıcı olduğu, bu nedenle davacının tanıklarının dinlendiği, senette malen kaydının bulunduğu, malın teslim edilmediğini iddia eden davalının bunu ispat etmesi gerektiği, davalının malların teslim edilmediğine dair delil ibraz edemediği, davalının itirazının haksız olduğu, davalı vekilinin işlemiş faizden feragat ettiği gerekçesiyle davanın asıl alacak olan 3.625,00 TL yönünden kısmen kabulune, fazlaya ilişkin talebin feragat nedeniyle reddine, asıl alacak üzerinden % 40 oranında icra inkar tazminatına...

              Hukuk Dairesi 2020/3570 esas 2021/125 karar numaralı kararı bu hususu şöyle ifade etmiştir: “ Dava, kıymetli evrak niteliğinde bulunan ve ibraz süresi içerisinde bankaya ibraz edilmeyen çek nedeniyle alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 732. maddesi uyarınca, süresinde ibraz edilmeyen çekler yönünden taraflar arasında temel ilişki bulunmaması halinde yetkili hamil sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre keşideciden alacağın tahsilini isteyebilir. Sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince sebepsiz zenginleşmediğini ispat yükümlülüğü keşidecide olup, keşideci sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamalıdır. Somut olayda davalı keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini ispatlaması gerekmekte olup, mahkemece ispat külfetinde yanılgıya düşülerek davacı tarafın bilirkişi ücretini yatırmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.”...

                Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Davacı, kendisinin de paydaş olduğu taşınmazın paydaş olan diğer davalılar tarafından kiraya verilmesi ile elde edilen gelirden kendisine payı oranında ödeme yapılmadığından bahisle alacak talebinde bulunmuştur. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 26.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. TBK'nun 77- 82.(BK'nun 61- 66.) maddeleri gereğince, haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Bu yükümlülük, özellikle zenginleşmenin geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması durumunda doğmuş olur....

                    UYAP Entegrasyonu