Oysa ki mirasbırakanın resmi nikahlı eşi ...’den olan çocukları ..., ..., ..., hem anneleri ...’e olan mirasçılıkları nedeni ile ayrıca miras payı alacak olmaları hem de anne baba bir kardeşleri ...’den kendilerine ( ...’in anne ayrı baba bir kardeşi olan diğer mirasçılar ..., ..., ..., ... ve ...’e nazaran) daha fazla oranda miras payı düşecek olması nedenleri ile mirasbırakan ...’in terekesinden, mirasbırakanın ...’den olan çocuklarına nazaran daha fazla pay alacaklardır. Hal böyle iken mahkemece, mirasbırakanın Şehriban’dan olan kızı ...’e, mirasbırakanın Meryem’den olan çocukları ..., ... ve ...’e verilen miras payları ile eşit oranda pay verilmiş olması ve miras payları hesaplanırken ...’den annesi aynı kardeşleri ile annesi ayrı kardeşlerine intikal edecek olan miras payının farklı oranlarda olacağının göz ardı edilmiş olması doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerektirmiştir....
Keza TMK 529. maddesine göre mirastan ivazsız olarak feragat eden mirasçının sözleşmeyi belli bir kişi lehine yapması halinde belirlenen kişinin mirasçı olmamasında feragatin düşeceğini belirlemek, belli kişi lehine yapılmamışsa en yakın ortak kökün altsoyu lehine yapılmış sayılacağı durumuda ise miras payının akıbetini belirlemek yine hakimin görevi olup, bu hususların mirasçılık belgesi verilmesi sırasında tartışılması ve sonuca ulaştırılması gereklidir. Mirastan feragat eden mirasçının payının akıbeti çözüme kavşturulmadan terekenin sağlıklı olarak bölüştürülmesi beklenemediği gibi miras payının akıbetinin takdirinin infaz aşamasına bırakılmasının tereddüte yol açacağı kuşkusuzdur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece “Dava, miras payının devri sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. TMK’nin 677/1. maddesinde; “Terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır.” düzenlemesi yer almaktadır. Mirasçılar miras yoluyla kendilerine intikal eden hakları ister diğer mirasçılara isterse mirasçı olmayan kişilere bedelli ya da bedelsiz olarak devredebilirler. Miras payının devri açılmış miras payının devri şeklinde gerçekleşebileceği gibi açılmamış miras payının devri şeklinde de gerçekleşebilir. Açılmamış miras payını devralan mirasçının sadece kendisine devredilen haklara yönelik bir alacak hakkı söz konusudur. Açılmamış miras payının devri sözleşmesi mirasçılar arasında yapılmış ise adi yazılı şekilde yapılması yeterlidir. Resmi şekil koşulu aranmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “tarafların murisi ...’ndan kalan taşınmazların murisin ölümünden sonra mirasçıları arasında paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşılmış ise hangi mirasçılara hangi parsellerin düştüğü, tüm mirasçıların yapılan paylaşıma katılıp katılmadığı, davacının dayandığı 28.08.2001 tarihli miras payının devri senedi ile davalı tarafın dayandığı 23.12.2004 tarihli miras payının devrine ilişkin senetlerde bulunan mevkii ve hudutları okumak suretiyle hangi taşınmazlara ait olduğu, özellikle 28.08.2001 tarihli senedin sadece bir taşınmazdaki miras payının devrine ilişkin olduğu gözetilerek dava konusu parsellerden hangisine ait bulunduğu, ...’nın hangi parseldeki payını devrettiğinin...
Yargılama sırasında ..., ..., ... ve ..., kendilerinin de miras payları bulunduğu iddiasına dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazların 228/288’er payının tesbit malikleri, 12/288’er payının ise davacı ve müdahiller adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içinde mevcut bilgi ve belgeler ile dinlenen yerel bilirkişi ve tanık sözleri karşısında çekişmeli taşınmazların tarafların ortak miras bırakanı ...’den geldiğinde tereddüt bulunmamaktadır. Davacılar taşınmazların ... mirasçıları arasında taksim edilmediğini iddia ederken davalılar, ...’nin sağlığında iken kök murisleri ...’ten kalan taşınmazlarla birlikte kendine ait taşınmazların da mirasçılar arasında paylaştırıldığını iddia etmektedirler....
Miras payının devri sözleşmesi mirasın açılmasından sonra terekeye dahil bir taşınmaz için yapılmış ise taşınmazın bilgileri ve taşınmazda miras payını devredecek mirasçının ne kadar payını devredeceğinin sözleşmede açıkça yazılmış olması gerekmektedir. Miras payının devri sözleşmesi satış amacı ile yapılmış ise sözleşmenin esaslı noktalarından olan satış bedeli de belirlenmiş olmalıdır. 07.10.1997 tarihli belge incelendiğinde tarafların miras payının devri ve devrin bedeli hususlarında anlaşmaya varmadıkları görülmüştür. Davacı tarafından yasanın aradığı anlamda bir miras payının devri sözleşmesi dosyaya ibraz edilememiştir. Bu nedenlerle; miras payının devri sözleşmesi niteliğini taşımayan 07.10.1997 tarihli belgeye dayalı olarak tapu iptali ve tescil hükmü kurulması doğru görülmemiş hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kabule göre de; davacı, bakiye devir bedelinin ödendiğini iddia etmiş, bu iddiasını ispata ilişkin usule uygun yazılı belge ibraz edememiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ZİLYETLİĞE DAYALI Yargıtaya Geliş Tarihi:21.10.2016 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; miras payının devrinden kaynaklanan tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 27.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Yargıtaya Geliş Tarihi:07.11.2016 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; miras payının devri sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 8.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,14.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, miras payının devrinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 18.01.2024 tarihli ve 1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (7). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (7). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 08.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; miras payının devrinden kaynaklanan iptal-tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarih ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....