Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, dava konusu 9 adet faturanın taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının kanunda yazılı muayene süreleri içerisinde üründeki ayıbı usulen davacıya ihbar ettiğini ispat edemediği gibi iade faturasıyla birlikte malların davacıya iade edilmek istendiğini de ispat edemediği, takipten önce temerrüdün oluşmadığı gerekçesiyle asıl davanın 10.708,50 TL alacak üzerinden kısmen kabulüne ve davacı lehine icra inkar tazminatına, karşı dava yönünden, asıl davada savunma konusu yapılarak ileri sürülebilecek olan malın ayıplı olduğu iddiasına dayalı menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    - K A R A R - Dava, davalı şirketten satın alınan kabinli jeneratörün ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak ödenen bedelin iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ise aynı model ayıpsız bir jeneratörle değiştirilmesi ve ayrıca malın ayıplı olması sebebiyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, talebin zamanaşımına uğradığını, davaya Ticaret Mahkemesi sıfatı ile bakılması gerektiğini, süresinde bir ayıp ihbarının bulunmadığını, malın iade edilmesinin koşullarının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

      Buna göre “Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.”TTK. m. 23/c hükmü, “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı --gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra --- gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür....

        Hal böyleyken davalı tarafça muayene yükümlülüğü yerine getirilmediği gibi gizli ayıplı olduğu iddia olunan ürünler nedeni ile derhal ihbar yükümlülüğünün de yerine getirilmediği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. İzah olunan gerekçeler ile davacının davasının ispatlanamaması nedeni ile reddine dair karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Hal böyleyken davalı tarafça muayene yükümlülüğü yerine getirilmediği gibi gizli ayıplı olduğu iddia olunan ürünler nedeni ile derhal ihbar yükümlülüğünün de yerine getirilmediği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. İzah olunan gerekçeler ile davacının davasının ispatlanamaması nedeni ile reddine dair karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Hal böyleyken davalı tarafça muayene yükümlülüğü yerine getirilmediği gibi gizli ayıplı olduğu iddia olunan ürünler nedeni ile derhal ihbar yükümlülüğünün de yerine getirilmediği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. İzah olunan gerekçeler ile davacının davasının ispatlanamaması nedeni ile reddine dair karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayalı alacak davasıdır. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece her iki tarafın da tacir olduğu, dava konusu telefonun şirket çalışanının kullanması için davacı şirket tarafından satın alındığı, hal böyle olunca davacının tüketici olmadığı gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli ... 3.Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                Dava konusu lastiklerin ayıplı olup olmadığının belirlenmesi için talimat ile aldırılan 23/07/2018 tarihli kök rapor ile 11/09/2019 tarihli ek raporda; araç lastiklerinin garanti süresinin 1 yıl veya 2000 saat süre olduğu, dava konusu lastiklerin 10/06/2016 tarihli çalışma saati 30 olduğu ve 4 adet lastiğin şiştiği değişim gerektiği ibaresinin yer aldığı, mevcut makinenin belirtilen 1437 çalışma saati ile garanti belgesinde belirtilen 2000 saatin ve bir yıllık sürenin içinde olduğu lastiklerin fotoğraflar üzerinden de incelendiğinde lastik yüzeylerinde şişme, eskime gibi hataların olduğu, iş makinesinin çalışma kapasitesine göre ağır şartlar altında lastiğin dayanıklı olması gerektiği dikkate alındığında kullanıcının herhangi bir etkisinin olmayacağı ve kullanım hatasından kaynaklanmadığı, lastiklerin ayıplı olup ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, basit bir muayene ile anlaşılamayacak nitelikte olduğu belirtilmiştir....

                  GEREKÇE: Dava, satılanın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak sözleşmeden dönme istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 23/1-c maddesi gereğince; malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içerisinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içerisinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda uygulanması gereken 6098 sayılı TBK'nın 223/2. maddesine göre ise, alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir, bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır....

                    Dava, davalı tarafından satışı yapılan malların ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak; bedel iadesi istemine ilişkin olup, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 11. maddesi hükmü gereğince; tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunu anlaması halinde satıcıdan, ayıpsız misliyle değişim ya da verilen bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını isteyebilir....

                      UYAP Entegrasyonu