Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hükme esas alınan bilirkişi raporunda TKHK ve TBK'nun ayıplı mal satışına ilişkin hükümlerinin uygulanması gerektiği yönündeki görüş bu nedenle isabetli değildir. 6102 sayılı TTK'nun 23/1-c (eski TTK 25/3) maddesine göre; "malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda TBK'nun 223.maddesinin ikinci fıkrası uygulanır."...

    Davacı yanın ayıba dayalı olarak talepte bulunabilmesi için malın ayıplı olması yeterli olmayıp aynı zamanda süresinde ve usulüne uygun olarak Yasa'da öngörülen süreler içerisinde ayıp ihbarında bulunmuş olması gereklidir. Yasa'da düzenlenen ayıp ihbar süreleri hak düşürücü süreler olup, mahkemece re'sen göz önünde bulundurulmalıdır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK'nın 23/1-c maddesi uyarınca; malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içerisinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değil ise alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içerisinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda TBK'nın 223/2.maddesi uygulanır....

      Dava, ayıplı mal iddiasına dayalı sözleşmeden dönme ve bedelin iadesi istemine ilişkindir. Mahkememizce davayı aydınlatma yükümlülüğü çerçevesinde davacı vekiline duruşmada sorulduğunda davacı vekili tarafından; söz konusu ayıplı mobilyayı müvekkilinin kendisinin bizzat kullanma niyetiyle aldığını, faturanın şirket adına kesilmesinin sebebinin söz konusu şirketin yetkilisinin müvekkilinin eşi olması hem de müvekkilinin ev adresi ile şirketin adresinin aynı olması sebebiyle olduğunu, kısacası bu adresin ev adresi olduğunu ve müvekkilinin bu mobilyayı kendisinin kullanması için aldığını beyan etmiştir....

        Noterliğinin 21/06/2018 tarih, 09169 yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, ihtarın sonuçsuz kaldığını, söz konusu ayıplı kumaşlar nedeniyle müvekkili şirketin uğramış olduğu toplam zarar olan 36.283,63 TL'nin 02/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının ayıp ihbarını süresi içerisinde ileri sürmediğini, ihbarnamenin 21/06/2018 tarihinde gönderildiğini, malların davacıya 20/11/2017 tarihinde satıldığını, dosyaya delil olarak sunulan raporun ise 05/06/2018 tarihinde alındığını, ayıplı olduğu iddia edilen malın zararına 15/05/2018 tarihinde satıldığını, bu suretle ayıp ihbarının süresinde olmadığını, TBK'nın 229. maddesi kapsamında zararın tazmini için malın iadesi gerektiğini, satılan üründe var olduğu iddia edilen çekmenin malın niteliği gereği normal olup olmadığının araştırılması gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir....

          Dava konusu mobilyalarda ayıplı olduğu dosya içeriği ile ... olduğu gibi bu husus mahkemenin de kabulündedir. 4077 sayılı Kanunun 4. maddesi ilk fıkrasında ayıplı malın tanımı yapılmış, ikinci fıkrasında tüketicinin ayıplı mal konusundaki tercih haklarını düzenlemiş, üçüncü 2006/16022-2007/3017 fıkrasında tüketicinin seçimlik haklarından dolayı kimlerin sorumlu tutulacağı belirtilmiştir. Davacı ayıplı mal satışı nedeniyle bu haklardan her hangi birinin kullanabilir. Davacı bu hakkını, sözleşmeden dönme, ödediği bedelin iadesi şeklinde kullandığından ve dava konusu mobilyaların ayıplı olduğu anlaşılmakla, ayıplı malın iadesi ile satış bedelinin tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 7.3.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Hem mülga BK’nın 125. maddesi hem de TBK’nın 146. maddesi ile alacak haklarının tabi olacağı genel zamanaşımı süresi on yıl olarak düzenlemiştir. Ancak madde metninde de açıklandığı üzere kanun koyucu tarafından bunun aksine yasal düzenleme yapılabilir. 18. Nitekim yürürlük tarihi itibariyle somut uyuşmazlıkta uygulanması gereken 4077 sayılı TKHK’nın tüketicinin ayıp nedeniyle sahip olduğu seçimlik haklara ilişkin zamanaşımı süresini öngören 4/4. maddesi şu şekildedir: “Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir....

              Şti vekili cevap dilekçesinde, davanın belirsiz alacak davası olarak açılabilmesinin mümkün olmadığını zira davanın, ayıplı olduğu ileri sürülen malın değerinin davacıya ödenmesi talebi ile açılmış olmakla, dava açıldığı tarih itibarı ile malın fatura değerinin belli olduğunu, davaya konu traktörün davacı tarafından ticari amaçla satın alınmış ve kullanılmış olduğunu, davaya konu traktörün müvekkil şirket tarafından üretilmediğini, ithal edildiğini, davacı tarafından davalı Hafızlar Otomotive Ltd.Şti.'nden satın alındığını, davalı müvekkil AGCO'nun satış sözleşmesinin tarafi olmadığını, Niğde 1....

              Davalı-karşı davacı vekili; yetki itirazında bulunmuş, müvekkilinin aldığı mobilyaların bedelinin ödendiğini, ürünlerin ise ayıplı olduğunu savunmuş; karşı davada malın ayıbının giderilmesi gerektiğini ileri sürerek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesinde genel yetkili mahkemenin davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, 10. maddesinde ise sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu hükmünün yer aldığı gerekçesiyle davanın yetki yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı-karşı davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Asıl dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkin olup; karşı dava, davalı tarafından satın alınan mobilyaların ayıplı olduğu iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, 6100 sayılı HMK'nın 6. ve 10. maddesi uyarınca ......

                Tüketici Mahkemesi'nce, davanın malın ayıplı olması nedenine dayalı olarak açılmış olup, bu durumda TKHK kapsamında tüketici işleminden söz etmek mümkün bulunmadığından, davaya BK Ve genel hükümlere göre bakılması gerektiği gerekçesiyle Asliye Ticaret Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. ...11.Asliye Ticaret Mahkemesi ise, HMK'nın 4/a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarında Sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ...15.Sulh Hukuk Mahkemesi'de, ihtilafın kira sözleşmesinden kaynaklanmadığı, aracın kaza yapması sonucu oluşan maddi ve manevi tazminata ilişkin olduğu gerekçesiyle Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı vermiştir. ...10 Asliye Hukuk Mahkemesi'ncede, davacının, davalılardan...Rent A Car şirketinden kiraladığı araçla kaza yapması nedeniyle tazminat istenildiği ve bu nedenle uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur Somut olayda...

                  İlk derece mahkemesince, davalı yüklenicinin yaptığı inşaatın eksik ve ayıplı olduğu iddiasına dayalı eksik ve ayıplı iş bedellerinin tahsili istemiyle apartman yöneticiliği tarafından açılan davada apartman yönetiminin aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğundan reddine, karar verilmiş; karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                    UYAP Entegrasyonu