Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA : Alacak DAVA TARİHİ : ... KARAR TARİHİ : ......

    Buna göre, davacı tarafından, akaryakıt hizmet bedeli ve şerefiye bedeli adı altında yapılan ödemelerin süresi 5 yıl olan bayilik için yapıldığı sonucu ortaya çıkmaktadır. Dosya kapsamındaki deliller ile davacının davaya konu şerefiye ve hizmet bedeli açıklamalı ödemelerinin 15 yıl süreli intifa hakkı ile ilişkili olduğu hususu da kanıtlanamamıştır.(Yargıtay 19. HD nin 15.01.2015 tarih ve 2014/3204 E.-2015/34 karar sayılı ilamı ) Diğer taraftan davacı tarafından şerefiye ve hizmet bedeli adı altında davalıya yapılan ödemenin hangi hallerde geri istenebileceği hususu taraflar arasındaki Bayilik Protokolünün 5.3.maddesi ve 3.1.6 maddelerinde düzenlenmiş olup, anılan maddelere göre davalının kusurundan kaynaklanan bir nedenle sözleşmenin sona ermesi halinde iadenin mümkün olduğu kararlaştırılmıştır. Bunun dışında davacı tarafından ödenen hizmet/şerefiye bedellerinin davacıya iade edileceğine ilişkin bir sözleşme hükmü bulunmamaktadır....

    Bu karar doğrultusunda teknik komisyon oluşturulup *** tarihli kesin maliyet raporu kooperatif yönetim kuruluna sunulmuştur. Ayrıca teknik heyet konutlara yönelik kıymet taktiri (şerefiye) hesabı yapmış ve bunu Kayseri 1. Noterliği'nin *** tarihli ve *** yevmiye sayılı işlemi ile tasdik ettirmiştir. Davacı kooperatif tarafından yaptırılan ve üyelere gönderilen kesin maliyet kooperatif ana sözleşmesinin 61. ve 63. maddelerine uygun olarak üyelerin yaptığı ödemeler ile inşaat maliyeti endekslenmiş, şerefiye bedeli dikkate alınarak üyelerin borcu belirlenmiştir. Kesin maliyet PTT vasıtası ile üyelere gönderilmiş, ayrıca yerel gazetede ilanen yayımlanmıştır. Toplanan delillerden davalının davacı kooperatifin üyesi olduğu, benimsenen bilirkişi raporunun içeriğine göre davalının daha önceden ödediği tutarın yeniden hesaplanması sonucu davalının ödemesi gereken kesin maliyet bedelinin 226.160,00 TL olduğu anlaşılmıştır....

      Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 08/07/2021 tarih, 2019/755 Esas, 2021/572 Karar sayılı kararı davalı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Kayseri'de konut yapı kooperatifi olduğunu, kooperatifin 2010 hesap yılına ilişkin olarak 20/02/2011 tarihinde yapılan Genel Kurul gündem maddeleri arasında yer alan; biten ve teslim edilen konutların geçici maliyetlerinin tespiti için komisyon kurulduğunu, belirlenen maliyetin ve şerefiye bedellerinin ilgili üyelere tebliğ edilmesi maddesi gereğince üyelere teslim edilen toplam 196 dairenin geçici maliyeti çıkarılarak üyelerden talep ve tahsil edildiğini, Kooperatif tarafından bugüne kadar 196'sı Kooperatif üyesi, 197'si arsa sahibi olduğunu, toplamda 393 daire teslim edildiğinin, halihazırda 309 daire, 152 kooperatif ve + 157 arsa sahibi olduğunu, dairelerin ise yarım kalıp henüz teslim...

        Buna göre mahkemece davalının kooperatif üyesi olduğu yönündeki kabulünde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. 2- 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 42/1-5. bendinde belirtildiği üzere kanun veya anasözleşme ile genel kurula tanınmış olan konular hakkında karar verme yetkisi devir ve terk edilemez. Davacı kooperatifin ana sözleşmesinin genel kurulun görev ve yetkilerini düzenleyen 23. maddesinin 6. bendinde ise ortaklardan tahsil edilecek taksit miktar ve ödeme şartlarının esaslarını tespit etmek kooperatif genel kuruluna ait olduğu belirtilmiştir. İzah edilen bu hükümlere göre kooperatif tarafından üyelerden aidat ve şerefiye bedeli tahsil edilmesi ancak geçerli ve iptal edilmemiş bir genel kurul kararının varlığına bağlıdır. Dava konusu somut olayda davacı taraf, üyelerden ek ödeme ve kat farkı alınmasına ilişkin genel kurul kararı alındığını ileri sürmekte ve bu iddiasını 20/02/2017 tarihli genel kurulunda alınan 4 nolu karara dayandırmaktadır....

          Davacılar dava konusu kooperatif genel kuruluna çağrının usulsüz olduğunu ileri sürmüş, Kooperatifler kanunu 53. maddeye göre; usulsüz çağrı durumunda, kooperatif ortağının genel kurulda alınan kararlara muhalif kalıp keyfiyeti tutanağa geçirtme koşulu aranmaksızın kooperatif genel kurul kararının iptali davası açabilecekken, usulsüz çağrının kooperatif genel kurul kararının iptali için başlı başına bir neden değildir. Alınan bilirkişi raporuna göre, "Davacıların tümünün 30.06.2021 tarihinde yapılacak 2020 hesap yılı genel kurul toplantı çağrısını ve bir önceki 2019 hesap yılı genel kurul kararı gereği düzenlenmesine karar verilen şerefiye hesap raporunu elden 25.05.2021 tarihinde tebliğ aldıkları, 30.06.2021 tarihinde yapılan genel kurul toplantısına davacılar ..., ..., ..., ..., ...'un bizzat, davacı ......

            Ancak taraflar arasındaki sözleşmede şerefiye bedeli açısından ödenmemesi halinde gecikme cezası uygulanacağına ilişkin bir düzenleme bulunmadığı gibi, dava konusu olayda davacının, davalıyı, dava tarihinden evvel temerrüde düşüren ihtarı söz konusu değildir. (dava tarihinde yürürlükte bulunana 6098 sayılı B.K.’nun 117.maddesi hükmü uyarınca muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur) Hal böyle olunca, Mahkemece, hükmedilen şerefiye bedeli yönünden takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken gecikme bedeli yönünden de talebin kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Kişilere devrinin önlenmesi amacıyla tapu kaydına tedbir konulmasını, davalının kooperatif tarafından belirlenen kesin maliyet bedelini ve kooperatife karşı diğer yükümlülüklerini yerine getirmeden daire tapusunu aldığını bu nedenle Kayseri Kayseri İli, ... ilçesi, ...Mahallesi, ... ada, ... parsel, ... blok, Daire ... bağımsız bölümde kayıtlı bulunan mesken vasıflı taşınmazın tapu kaydının iptali ile kooperatif adına tesciline, 5.000,00-TL maliyet bedeli alacağının arabuluculuk başvurusu tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 12/10/2021 ESAS NO: 2019/737 KARAR NO: 2021/860 DAVANIN KONUSU: Alacak (Kooperatif Borcundan Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/11/2021 İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 29.11.2021 KAYSERİ 1....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında, kooperatif üyeliğine dayalı menfi tespit istemine ilişkin dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, davalı kooperatiften anahtar teslimi daire almak suretiyle kooperatif üyesi olan müvekkilinden haksız olarak 6.500,00-YTL şerefiye ve ruhsat gideri istenildiğini ileri sürerek, müvekkilinin anılan meblağda borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı Kooperatif vekili, davalının üye olduğunu, bu nedenle istenilen paradan sorumlu olduğunu, fazla ödemesi var ise bunu kesin hesaptan sonra isteyebileceğini savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu