ne devrettiğini'' beyan ettiğini, ''kooperatiften hiç bir ortaklık hak ve alacağı kalmadığını'' ibra ettiğini, akabinde Kooperatif yönetim kurulunun 10/06/2004 tarih ve ------- sayılı kararı ile müvekkilin ortaklık hakkı kesinleşmiş ve ortak kayıt defterine kaydolduğunu, 14/12/2009 tarihinde Kooperatif Yönetim Kurulundan Başkan --------- ve muhasip üye -------- imzalı ''Yetkili makama; ......
Davalı vekili, davacının yönetim kurulu üyeliği ve başkanlığı döneminde anasözleşmeye ve iyiniyete aykırı bir takım yönetim kurulu kararlarına imza attığını, ....02.2007 tarihinde davacıyı aidatsız olarak üyeliğe kabul eden yönetim kurulu kararının da verilen senetlerin ödenmemesi nedeniyle sonuç doğurmayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir....
- K A R A R - Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin, davalı kooperatif üyesi olan ... adına tapuda kayıtlı 71 numaralı bağımsız bölümü 10.000,00 TL bedel karşılığında 22.06.2009 tarihinde satın aldığını, daha sonra davalı kooperatifin gönderdiği yazı ile müvekkilinin, üyeliği devraldığı iddia edilen ...'nın 2.449,00 TL aidat borcu ile 368,00 TL işlemiş faiz borcu bulunduğu, ayrıca 2006 yılında yapılan genel kurul toplantısında üyelik devri halinde 5.000,00 TL katkı payı alınmasına karar verildiği belirtilerek 6.905,00 TL borçlu olduğunun bildirildiğini, müvekkilinin dava dışı ...'dan, sadece tapuda adına kayıtlı bağımsız bölümü satın aldığını, üyeliği devralmadığını, bu nedenle talebin haksız olduğunu ileri sürerek, 6.905,00 TL borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalı vekili, 20.08.2009 tarih ve 185 sayılı yönetim kurulu kararı ile ...'...
Dava, kooperatif eski yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna dayalı alacak istemine ilişkindir. 1) Davalı ... vekilinin temyizi yönünden, mahkeme hükmü davalı ... vekiline, 23.02.2011 tarihinde tebliğ edilmiş ve hüküm HUMK’nun 432.maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 11.03.2011 tarihinde temyiz edilmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; birlik üyeliğinden çıkma isteğinin sonuç doğurmasının davalı tarafın bu isteği kabul etmesine bağlı olmadığı, davacının birlik anasözleşmesinin 8. maddesinde yer alan koşulları taşıyan istifa iradesinin davalıya ulaşması ile davacının üyelik sıfatının sona erdiği, yönetim kurulu tarafından alınan ve iptali istenilen kararın bir hükmünün olmadığı, davacının dava açmadan önce birlik üyeliği sıfatının sona erdiği, ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının ortadan kaldırılmasında hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1)Dava, birlik üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir....
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; kooperatifler kanunu ve kooperatif anasözleşmesi incelendiğinde, gayrimenkul alım satımının kooperatif genel kurulun münhasır yetkisinde olacağına ilişkin düzenleme uyarınca yönetim kurulu kararı ile kooperatife sabit fiyatla üye kabul etmenin mümkün olmadığı, davacının kooperatif yönetim kurulu ile yapmış olduğu sözleşmenin anılan emredici yasa hükmüne aykırı olması nedeniyle müktesep hak oluşturmayacağı, kooperatif üyeleri arasındaki hak ve yükümlülüklerde eşitlik prensibi uyarınca davacının da diğer kooperatif üyeleri gibi genel kurul kararları ile bağlı bulunduğu, bu sebeple davacının eski yönetim kurulu ile yapmış olduğu tutanağa hasren borcunun olmadığına yönelik talebinin ve kira isteminin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı vekili, davacının hisse devrini aldığını iddia ettiği, ...’nun kooperatif üyesi olmadığını, bu kişi ile kooperatif arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmadığını, davacı tarafından sunulan ve kooperatif tarafından verildiği iddia olunan belgelerin sahte olduğunu, bu belgeleri davacıya veren yöneticiler hakkında hukuki ve cezai takibat yapıldığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 14 ve kooperatif ana sözleşmesinin 17. maddesi gereği kooperatif üyeliği için yönetim kurulu tarafından kişinin ortaklığa kabul edilmesi gerektiği, somut olayda ise davacının hissesini devraldığı ...’nun Kooperatifler Kanunu'na ve anasözleşmeye göre geçerli bir üyeliği olmadığı ve üyeliğini davacıya devretmesi nedeni ile davacının kooperatif üyeliğinin kazanmasının söz konusu olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....
28.09.2022 tarih ve ---------- yevmiye sayılı ihtarnamesinin gönderildiğini, davalı tarafından gönderilen cevabi ihtarnamede müvekkilinin kooperatif ortaklığına 2005 yılı--------- sıra numaralı yönetim kurulu kararıyla son verildiği ve ortaklık sebebiyle yapılmış olan ödemelerin 5 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde talep edilmediğinden alacağın zamanaşımına uğradığı bu sebeple ödeme yapılmayacağının bildirildiğini, her ne kadar davalı kooperatif, alacağın zamanaşımına uğradığı yönünde cevabi ihtarname keşide etmiş ise de; bugüne dek müvekkilinin kooperatif üyeliğinden çıkartıldığına dair herhangi bir yönetim kurulu kararı bildiri veya tebligat ile müvekkiline bildirilmediğinden zamanaşımı süresinin işlemeye başlamadığını, müvekkilinin kooperatif üyeliği sona erdirilerek kendisine haksız ve kötünniyetli olarak herhangi bir ödeme yapılmadığını iddia ile fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin, kooperatife ortaklık nedeniyle yapmış olduğu ödemelerin...
Dosya sunulan 15/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı vekilinin peşin tercihli üye olduklarına ilişkin beyanları çerçevesinde, kooperatif genel kurul tutanakları ve yönetim kurulu kararlarının incelendiği, 07.03.2005 tarihinde yapılan 2004 yılı olağan genel kurul toplantısında “asgari 26.000-YTL bedelle kooperatife şartlı üye alımı” için yönetim kuruluna yetki verildiği,Kooperatif yönetim kurulu kararlarına göre; 01.02.2006 tarih ve ......
e 109.439,81-TL borcu bulunduğu, yönetim kurulu ve denetim kurulu raporları ile okunduğu, davacının aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olarak ibra edildiği anlaşılmış olduğundan, davacı tarafından yapılan ve kooperatif tarafından benimsenen, kooperatifin davacıya olan borcunun kabul edilmesi gerektiği, buna aykırı olarak bilirkişi tarafından talep edilebilecek 76.029,81-TL'nin ayrıca kooperatifin amaçları doğrultusunda harcandığının kanıtlanmasına gerek bulunmadığı kabul edilmiştir. Fazlaya ilişkin istem yönünden ise; ödeme davacı tarafından kanıtlanamadığından reddi gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne, alacağın likit olmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: 1-Davanın kısmen kabulüne; ... 8....