Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın cari hesap kredisinden kaynaklanan asıl alacak, işlemiş faiz, BSMV ve masraf olmak üzere toplam 1.049.310,70 TL, ticari kredili mevduat hesabı kredisinden kaynaklanan asıl alacak, işlemiş faiz, BSMV olmak üzere 10.646,98 TL, ticari kredi kartından kaynaklanan asıl alacak, işlemiş faiz ve BSMV olmak üzere 21.031,91 TL'den kefil .... ise ticari kredili mevduat hesabından kaynaklanan asıl alacak, işlemiş faiz, BSMV olmak üzere 10.646,98 TL'ye ticari kredi kartından kaynaklanan asıl alacak, işlemiş faiz, BSMV olmak üzere toplam 21.031,91 TL, borçlu cari hesap kredisinden kaynaklanan asıl alacak, işlemiş faiz, BSMV ve masraf olmak üzere toplam 744.632,45 TL ile işleyecek faizden sorumlu oldukları belirtilmiştir....

    Somut olay yukarıdaki açıklamalar ile birlikte değerlendirilirse; 7-Davacı-alacaklı vekili, davalı-borçlu hakkındaki ilamsız takibinde; “Kefalet sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak 250.000,00 TL” borcun sebebi ve takip dayanağı olarak göstererek, 250.000,00 TL kefalet sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacağının tahsilini istemiş, davalı ise davacıya borçlu olmadığını bildirerek takibe itiraz etmiştir. İtiraz üzerine açılan itirazın iptali davasının dava dilekçesinde davacı vekili, kefalet sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak iddiasına ilişkin takibe itiraz eden davalı borçlunun kötüniyetli olup, haksız itirazının iptali gerektiğini belirtmiştir. 8-Yukarıda 1-6 paragraflarda detaylandırıldığı üzere; İtirazın iptali davasının açılması ve karara bağlanmasında takip talebi ve ödeme emri esas alınacaktır. Zira, davanın konusu, ilamsız icra takibine borçlunun yaptığı itirazın haklı olup olmadığıdır....

      Kredi Kartından kaynaklı borçtan ve ayrıca kefalet imzasının bulunmadığı 27.07.2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinden doğan borçlardan sorumlu tutulamayacağı, adı geçen kefilin, ..., 62076119, ... ve ... no.lu Ticari Krediler ile ... no.lu Ticari Kredili Mevduat Hesabından kaynaklanan borçlardan sorumlu tutulabileceği dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın 89.550,94 TL'lık alacak tutarı bulunduğunu ve davalı ...'...

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/28 Esas KARAR NO : 2022/36 DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 10/01/2022 KARAR TARİHİ : 14/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ... aleyhine ... Bankası .../İZMİR şubesinde imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi'ne kefil olarak attığı iddia edilen imzaya istinaden İzmir ... İcra Dairesi'nin ... Esas numaralı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, Bu dosyada yapılan tebligatlardan müvekkilin haberdar olmaması üzerine söz konusu icra takibi kesinleşerek müvekkili aleyhine birtakım haciz işlemleri uygulandığını, Söz konusu alacak dosyası alacaklı ... Bankası tarafından ... Şirketi'ne devredildiğini, Daha sonra ... Şirketi ile ... Şirketi, ......

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/192 Esas KARAR NO : 2021/682 DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/11/2019 KARAR TARİHİ : 14/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili Mahkememize verdiği dilekçe ile; ... Bank A.Ş. ... Şubesi ile .... arasındaki 09/05/2006 tarihli genel kredi sözleşmesine müvekkilinin kefil olarak imza attığını, sözleşmenin genel işlem koşullarını içerir bir sözleşme olduğunu, müvekkilinin sorumlu olduğu miktarın kefalet sözleşmesi sırasında 10.000 TL olarak belirlendiğini, müvekkilinin muvafakati olmadan, bankanın miktarı 30.000 TL'ye çıkarttığını, kefalet sözleşmesi nedeniyle İzmir ... İcra Dairesinin ......

            Anılan sözleşmenin ekinde kefillerin imzasının yer aldığı sayfanın en alt kısmında davalı şirketin kefalet beyanının ve imzasının yer aldığı, üst kısmında yer alan kefaletlerde kefalet tarihinin 19/10/2012 yazılı olduğu görülmüştür. Davalı şirketin kefaletinde ise kefalet tarihi yer almamaktadır. 19/10/2012 tarihinde TBK yürürlükte olup, kefalet sözleşmesinin şekil koşulları TBK'nun 583. maddesinde hükme bağlanmıştır. Anılan hüküm uyarınca kefilin sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini, müteselsil kefil olması durumunda bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır. Somut olayda ise icra takibine konu borcun kaynaklandığı kredi çerçeve sözleşmesinde davalı şirketin kefalet tarihi yazılı değildir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/77 KARAR NO : 2022/43 DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/02/2022 KARAR TARİHİ : 08/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA VE TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkilleri ...--- tarihinde, ---- kullandırılan krediye kefil olduklarını, iş bu genel kredi sözleşmesine borçlu-- ait olan ---hissesi bulunduğu ------ortağı olduğu---- ihtiyaçları için çekildiğini, müvekkillerinin bahsedilen şirketlerden sonra gelmek üzere kredi sözleşmesine kefil olduğunu, bu sözleşmeye göre asıl borçlunun tanıdık ve akrabası olan, dönemin --- aracılığı ile usulsüz işlem yapılarak, sadece --- %30 paydaşı olduğu-- kaldırıldığını, o dönem ---Kredinin asıl borçlusu ----tarafından kullanılan kredilerle ilgili, --- yazılarak müvekkillerimin kefaleti bulunan İlk kredi işlemlerine ilişkin kefalet ve rehinlerin kaldırılması talep...

              Dosyada yer alan kefalet sözleşmeleri incelendiğinde, 16/08/2010 tarihli genel kredi sözleşmesi eki sözleşme olduğu belirtilen 28/03/2011 tarihli kefalet sözleşmesinin davacı ile davalı arasında akdedildiği, 5.000,00 TL kefalet limiti olduğu, davalının müteselsil kefil sıfatıyla imzasının yer aldığı, 16/08/2010 tarihli genel kredi sözleşmesi eki sözleşme olduğu belirtilen 16/08/2010 tarihli kefalet sözleşmesinin davacı ile davalı arasında akdedildiği, 8.500,00 TL kefalet limiti olduğu, davalının müteselsil kefil sıfatıyla imzasının yer aldığı görülmüştür. Davacı yan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağı bulunduğunu, alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia etmiş, davalı yan ise davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda eş rızası bulunmadığından davalının kefaletinin geçersiz olduğu, davalının borçtan sorumluluğu bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, takip konusu alacağın taraflar arasında imzalanan 15.08.2003 tarihli ve 11.500 TL limitli kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, davalı kefilin kefalet limiti sözleşmede gösterilmediğinden, kredi limiti olan 113.300 TL ile sorumlu olduğu, kefalet limitinin talep edilen alacak miktarının üzerinde olduğu, takipten önce temerrüdün gerçekleşmediği, alacağın likit olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, İİK’nun 67/2. maddesine göre hesaplanan 19.947,25 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, rotatif krediden kaynaklanan fazla istem ile davalı vekilinin kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, kefalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 3.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 3.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 29.06.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu