Mahkememizden verilen ara kararda, davalı vekilinin itirazları doğrultusunda dosyanın mevcut bilirkişiye borçlar alanın nitelikli hesap uzmanı da dahil edilerek ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, dosya bilirkişiler mali müşavir ... ve Borçlar Mevzuatından Kaynaklı Nitelikli Hesap Uzmanı ...'ya tevdi edilmiştir. Bilirkişiler tarafından sunulan 04/03/2021 tarihli raporda özetle, davacı tarafından sunulan kredi sözleşmesinde kefalet limiti ve kefalet tarihi hususlarının bilahare kurşun kalemle doldurulduğu ve tüm kredi sözleşmesinde gözle görülür bir biçimde aynı el yazısı kurşun kalemle doldurulmuş biçimde yer aldığı, bu durumun kefalet sözleşmesinin şekline ilişkin 583/I c.2 kuralının re'sen uygulanması ve kefalet sözleşmesinin geçersizliğine hükmedilmesi gerektiği, davalının geçersiz kefalet sözleşmesi,nden dolayı sorumluluğundan söz edilemeyeceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava ticari nitelikten kaynalkı olduğu için Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla açılması gerektiğini, bu sebeple davanın usulden reddini, davacının dava değerini 600 TL göstererek dava açma hakkı olduğunu ancak davasını ıslah etme hakkı olmadığını, çünkü dava konusu icra takip dosyaları belirlenebilir bir alacak türü olduğunu, davacı bizzat 30.000,00 TL lik kefalet sözleşmesi imzaladığını, sözleşmeyi kendi el yazısı ile doldurmuş ve imza attığını, bu sebeple davacı davasını kötü niyetle açtığını, davacı Tuzluca Kaymakamlığında çalışan bir kişi olarak neyi imzaladığını gayet iyi bilen birisi olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde genel kredi sözleşmesine atıp yapması hususu da doğru olmadığını, zira kendisi kefalet sözleşmesi imzalamış olup sorumluluğu kefalet sözleşmesinden kaynaklı olduğunu, davacının kötü niyetli olarak açmış olduğu davasının hukuka ve hakkaniyete aykırılığı sebebiyle reddi ile yargılama giderleri ile avukatlık...
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava ticari nitelikten kaynalkı olduğu için Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla açılması gerektiğini, bu sebeple davanın usulden reddini, davacının dava değerini 600 TL göstererek dava açma hakkı olduğunu ancak davasını ıslah etme hakkı olmadığını, çünkü dava konusu icra takip dosyaları belirlenebilir bir alacak türü olduğunu, davacı bizzat 30.000,00 TL lik kefalet sözleşmesi imzaladığını, sözleşmeyi kendi el yazısı ile doldurmuş ve imza attığını, bu sebeple davacı davasını kötü niyetle açtığını, davacı Tuzluca Kaymakamlığında çalışan bir kişi olarak neyi imzaladığını gayet iyi bilen birisi olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde genel kredi sözleşmesine atıp yapması hususu da doğru olmadığını, zira kendisi kefalet sözleşmesi imzalamış olup sorumluluğu kefalet sözleşmesinden kaynaklı olduğunu, davacının kötü niyetli olarak açmış olduğu davasının hukuka ve hakkaniyete aykırılığı sebebiyle reddi ile yargılama giderleri ile avukatlık...
ın nakde dönen teminat mektubundan sorumluluğunun asıl alacak 1.003.517,68 TL asıl alacak, 66.218,33 TL işlemiş faiz 3.310,90 TL BSMV olmak üzere toplam 1.073.046,91 TL, borçlu cari hesap kredisinden sorumluluğunun 1.058.942,08 TL asıl alacak, 16.539,69 TL işlemiş faiz 826,98 TL BSMV, 644,34 TL masraf olmak üzere toplam 1.076.953,09 TL olduğu, davalı kefil ... ...'ın kefalet limiti 200.000,00 TL olup, asıl borçlu şirket yönünden tespit edilen borç miktarının altında olduğu için adı geçen kefilin takip tarihindeki borçtan kefalet limiti ve kendi temerrüdünden kaynaklı faiz ile birlikte sorumlu olacağı dikkate alınarak takip tarihine göre sorumluluk miktarının 200.000,00 TL asıl alacak 1.777,78 TL işlemiş faiz, 88.89 TL BSMV olmak üzere toplam 201.866,67 TL olduğu bildirilmiştir. Bilirkişi kök raporundaki açıklamalar ve ek raporundaki hesaplamalar ayrıntılı araştırma ve incelemeyi içermekle 22/10/2021 tarihli ek rapora yönelik itirazlar yerinde görülmemiştir....
e 19.04.2013 tarihli K1000671091 sayılı 50.000.TL GKS limitli ... müşterek borçlu müteselsil kefalet limitli kredi kullandırıldığı, tüm bankaların yerleşik uygulamalarına ve kefalet sözleşmesine göre kefilin, bütün genel kredi sözleşmelerinde ayrı ayrı kimlik bilgilerinin ve imzalarının bulunmasının gerekli olmadığı, kefalet sözleşmesinde imzası bulunan kefilin, borcu doğuran sözleşmede imzasının bulunmasının gerekmediği, kefalet GKS kapsamında kullandırılan kredilere ilişkin olarak doğmuş ve doğacak riskler için verildiğini, kefaletin kefalet limiti kadar riskleri kapsadığını, kefaletnamenin3.9 sayılı maddesi gereği kefaletin, sözleşme imza tarihinden itibaren 10 yıl süre ile ...'in kullanacağı tüm krediler için geçerli olduğunu, davacının kefaletten çıkış bildiriminde de bulunmadığını, kefalet limitinden alacak için Ankara ... müdürlüğünün ....E. Sayılı dosyalarda kefiller yönünden tamamen Ankara ... Müdürlüğünün 2017/8112 E....
Tic A.Ş arasında imzalanan 29.03.2017 tarihli genel kredi sözleşmesini müteselsil borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, Kefaletin şekil şartlarına uygun olarak TBK 583. maddelerine ve şekil şartlarına uygun olarak yazılı yapıldığını, davalı borçlu ...; kendi el yazısı ile sorumlu olacağı azami miktarı, kefalet türünün müteselsil kefil olduğunu ve kefalet sözleşmesinin düzenlendiği tarihi kendi el yazısıyla yazdığını ve imzaladığını, Genel kredi Sözleşmesi, taraflar arasında sonraki tarihli kurulacak yeni kredi sözleşmelerinin koşullarını içeriğinde barındıran geniş kapsamlı çerçeve sözleşmeler olduğunu, Davalı ..., imzaladığı kefalet sözleşmesi ile asıl borçlu ... Tic A.Ş'nin ......
A.Ş. ile genel kredi sözleşmesi imzaladıklarını, davalının müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, kredilerin tahsili için yapılan takibe davalının itiraz ettiğini, ileri sürerek, itirazın iptalini, takibin devamını, icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, kefalet sözleşmelerinin sona erdiğini savunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının tek taraflı irade beyanı ile kefalet sözleşmesinden dönülemeyeceği, alacağın likit olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulune, takibin devamına, icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiştir....
Ve ...’ın, sözleşmede yer alan bu hükümler çerçevesinde, davacı bankaya karşı davalı ile birlikte takip ve dava konusu borçların ödenmesinden, kendi temerrüt tarihinde kefalet limiti dâhilinde sorumlu olduğu, davacı banka tarafından davalı firmaya kullandırılan kredilerden kaynaklanan alacak tutarları nedeniyle davalılar hakkında başlattığı icra takiplerinde alacak tutarlarının; ... 3. İcra Müdürlüğü......
Davaya konu ------ Esas sayılı dosyasından davalı hakkında Ticari kredi kartından kaynaklı 21.308,95 TL asıl alacak,1.830,50 TL işlemiş faiz, 91,53 ------- olmak üzere toplam 23.230.98 TL üzerinden takip yapılmıştır. Dava konusu alacak ------- tarafından Temlik alınmıştır. Dosya rapor düzenlenmesi için bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, Bankacı bilirkişi tarafından dosyaya kök ve ek raporlar sunulmuştur. -----ile dava dışı -----Şirketi arasında Genel Kredi Sözleşmesi ve------ kart sözleşmesi imzalanmıştır.Davalı 19.01.2019 tarihinde "müşterek borçlu ve müteselsil kefil " sıfatıyla 15.000,00 TL ye kadar kefil olduğuna dair sözleşmeyi imzalamıştır....
Davalı ... vekili, müvekkilinin 1988 doğumlu olup 2002 yılında 14 yaşında olduğunu, sınırlı ehliyetsizler grubu içerisinde bulunduğunu, kefalet ilişkisinin geçersiz olmasının yanı sıra davacının sunmuş bulunduğu sözleşmenin, ... Sigorta A.Ş. ile ...Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd. Şti. adına ... tarafından akdedilip müvekkilinin kefil sıfatıyla hukuki ilişkiye dahil olduğunu, davacı şirketin 2006 yılında ... Sigorta A.Ş'yi devralması ile aynı yıl ...'a yeni bir sözleşme gönderildiğini ancak kefalete ilişkin bir işlem yapılmadığını, kefalet sözleşmesini sona erdiren durumlardan bir tanesinin de borcun yenilenmesi olduğunu, yeni borcun temini için yeni bir kefalet sözleşmesi yapılması gerektiğini savunarak müvekkilinin taraf sıfatı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....