Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa'nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir....
Mahkemece, gelirin geç bağlanmasına davacının kusuru ile sebebiyet verdiği, Kurumun bir kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlık, birikmiş gelirlerin geç ödenmesiyle ilgili faiz alacağı ve munzam zararın ödenmesine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/106 Esas 2020/208 Karar sayılı dava dosyasında davacı tarafından davalı ve diğer hissedarlar aleyhine kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil istemiyle dava açıldığı, kararın Yargıtayca iki kez bozulması üzerine verilen son kararın faiz alacağı yönünden icra takibine konu edildiği, hükmün 4 nolu bendinde, kamulaştırma bedellerinin ödenmemiş olması halinde tespit edilen fark bedellere hangi tarihten itibaren faiz uygulanacağının ve hissedarlara ne şekilde ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Takibe dayanak kararda yer alan faiz hükmünün icra mahkemesince yorumlanması mümkün olmadığından, hükmün aynen infazı zorunludur. Söz konusu dava dosyasında verilen önceki kararın kimler tarafından temyiz edildiği hususu dar yetkili icra mahkemesince değerlendirilemeyeceğinden, davacı vekilinin bu konudaki istinaf nedeni yerinde değildir....
DAVA Şikayetçi borçlu kurum vekili isteminde; takip dosyasında kamulaştırma bedeli faiz alacağına faiz istenmesinin yasaya aykırı olduğunu, faiz alacağının İİK'na aykırı olarak talep edildiğini, kamulaştırma bedelinin tespiti davasının mahiyeti itibariyle tespit davası niteliğinde olduğunu, kamulaştırma bedeli faizi feri alacak niteliğinde olduğundan asıl alacağın hükümlerine tabi olacağından kamulaştırma bedelinin faiz alacağı için nispi harç ve nispi vekalet ücreti hesaplanmasının yasaya aykırı olduğunu, kamulaştırma bedeli faiz alacağına ister icra takibi ister ayrı bir dava ile talep edilsin tüm harçlar ve vekalet ücretinin maktu hesaplandığını, şikayetin kabulü ile 26.02.2021 tarihli icra emrinin iptali ile yasaya aykırı şekilde talep edilen 242.183,19 TL işlemiş faiz alacağının iptaline, TBK'nın 100. maddesinin uygulanması talebinin ve takip tarihinden sonra talep edilen faiz talebinin iptali ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. II....
Bu davada, yukarıda sözü edilen 2002/131 esas sayılı davanın yargılaması sırasında bilirkişi tarafından belirlenen miktardan hüküm altına alınmayan faiz alacağı olan 1.718.499.519 TL ile icra takibinden sonra tahakkuk ./.. 2006/3862-2007/315 -2- ettirildiği halde tahsil edilemediği ileri sürülen 1.550.261.347 TL faiz alacağı toplamı 3.268.760.866 TL’nin tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne, 3.146.229.519 TL faiz alacağının davalı yönetimden tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmiştir. Borçlar Yasasının 113.maddesine göre faiz, feri nitelikte bir alacak olmasına karşın bunun, asıl alacak davasından ayrı olarak başlı başına bir dava ile istenebilmesini engelleyen bir yasa hükmü bulunmamaktadır. Önceden açılmış bulunan alacak, bedel artırımı veya tazminat davalarında faiz hakkının saklı tutulduğunun bildirilmemiş olması faizin, ayrı bir dava ile istenebilmesine engel değildir. Bunun için asıl davanın kazanılması şarttır....
Birleşen davada, arsa sahibi davacı ... vekili, sözleşme uyarınca davalı yüklenicinin edimini zamanında ifa edemediğini, müvekkiline ait bağımsız bölümün geç teslim edildiğini, sözleşme konusu işlerin eksik yapıldığını, bazı eksikliklerin tamamlanması için müvekkilinin masraf yaptığını ileri sürerek, sözleşmenin feshine, sözleşme nedeniyle davalı yüklenicinin bir hakkının bulunmadığının tespitine, müvekkil tarafından yapılan işler nedeniyle 500,00 TL'nin, geç teslim nedeniyle 9.120,00 TL'nin, eksik yapılan işler nedeniyle 11.660,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı icra takibine itirazında borca itiraz etmişse de davacı banka şube kayıtları hesap ekstreleri taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesi ve dosyada 11/02/2020 tarihli hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 6.087,64 TL ana para alacağı .297,49 TL işlemiş akdi faiz alacağı. 14,88 TL BSMV 102,46 TL masraf alacağı bulunduğu anlaşılmış ana para alacağı bakımından hesaplanan alacağın talep edilen alacaktan daha az olması nedeniyle taleple bağlılık ilkesi gözetilmek suretiyle .davanın aşağıdaki şekilde kısmen kabul, kısmen reddi gerekmiş ayrıca talep edilen alacak belirlenebilir ve likit olduğundan hüküm altına alınan toplam alacak miktarı üzerinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. G.D ; HÜKÜM 1-Davanın kısmen kabulü ile Davalının Bursa 1....
Bu sözleşme nedeniyle 6183 sayılı yasada öngörülen gecikme cezası istenemez. Ancak çoğun içinde az vardır kuralı uyarınca bu aboneliğe ilişkin alacağının geç ödenmesi halinde yasal oranda gecikme faizi istenebilir. Mahkemece bu sözleşme nedeniyle davalının yasal oranda faiz isteyeceği kabul edilerek, bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle davacı alacağı belirlenerek bulunacak miktara hükmedilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Birinci bent gereğince davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 29.4.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının aylıklarının geç ödenmesi nedeni ile aylıkların hakediş tarihinden aylıkların toplu olarak ödendiği tarihe kadar işleyen faiz alacağının ödenip ödenmeyeceğine ilşikindir. Davacının Ankara 10. İş Mahkemesinin 2006/3 esasında işveren ve kurum aleyhine açtığı dava ile hizmet süresinin tespitine karar verildiği, kararın Yargıtay 10....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/322 Esas KARAR NO : 2022/408 Karar DAVA : Alacak (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/05/2022 KARAR TARİHİ : 23/05/2022 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkiline olan borcu nedeniyle 04/07/2019 tarihinde başlatılan ....İcra Müdürlüğü'nün 2019/... E. Sayılı dosyasına konu alacak davalının haksız itirazı nedeniyle ancak 28/01/2022 tarihinde tahsil edebildiğini, iş bu davanın icra dosyasına konu alacağın geç tahsili nedeniyle faiz ile karşılanmayan zararlarının tahsilini amaçladığını, davaya konu uyuşmazlık alacağın geç ödenmesinden kaynaklanan munzam zarar alacağı olmakla Yargıtay ... Hukuk Dairesinin 2018/......