WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İnceleme konusu karar, kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi nedeniyle faiz alacağının tahsili için başlatılan takipte itirazın iptali talebine ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu İş Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin görevi içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü 6723 sayılı Kanun'un 21.maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60.maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Bu sözleşme nedeniyle 6183 sayılı yasada öngörülen gecikme cezası istenemez. Ancak, "çoğun içinde az da vardır" kuralı uyarınca bu aboneliğe ilişkin alacağının geç ödenmesi halinde yasal faiz istenebilir. Mahkemece bu sözleşme nedeniyle davalının yasal oranda faiz isteyeceği kabul edilerek, bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle davacı alacağı belirlenerek bulunacak miktara hükmedilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2008/7142-8547 SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, birinci bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 17.6.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu ... ilçesi Turan Köyü 113 parselde kayıtlı taşınmazın 6227,15 m2 sinin davalı tarafından yol olarak kullanılması nedeniyle Kestel Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/206 esas sayılı dava dosyası ile ”kamulaştırılan yerin değerinin tespiti ve MK. 999. maddesi gereğince tescil” istemli davanın 25.07.2005 tarihinde açıldığı mahkemece,davanın “kabulü ile 64 949,17 TL kamulaştırma bedelinin ödenmesi karşılığı idare adına tesciline” karar verildiği ve hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yüksek Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 19.04.2007 tarih ve 2007/1025-3571 sayılı ilamı ile onandığı anlaşılmaktadır. 16.5.1956 gün ve 1956/1-6 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararı ile Yargıtay uygulamalarına göre, malikin taşınmazını elatan İdareye bırakması karşılığında alacağı tazminat (bedel) taşınmaza ilk elatıldığı tarihteki nitelikleri dikkate alınarak, dava tarihindeki değerine göre hesaplanmaktadır....

        V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ Eldeki davada, Mahkemece, yargılama sırasında davacı hakkında kesinleşen karar gereği belirlenen sigortalılık başlangıç tarihi nedeniyle davacının ilk tahsis talebine göre işlem yapılması nedeniyle bu istem hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi isabetli ise de, aylıkların geç ödenmesi nedeniyle işleyen faizler bakımından, 5510 sayılı Yasa’nın 42. maddesinin “Kurum, sigortalıya veya hak sahiplerine bağlanacak gelir, aylık veya toptan ödemeleri, gerekli belgelerin ve incelemelerin tamamlandığı tarihten itibaren en geç üç ay içinde hesap ve tespit ederek sonuçlarını yazı ile bildirir.” hükmü uyarınca, Kurum'un, yaşlılık aylığı tahsis tarihini takip eden 3 aylık sürenin sonundan itibaren faiz alacağı ile sorumlu tutulacağı nazara alındığında, mahkemece bu durumun dikkate alınmaması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

          Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, mer’i teminat mektubu tutar ....264,87 TL'nin masaya şarta bağlı olarak kaydına; teminat mektuplarının tamamen ödenmesi halinde riskin gerçekleşeceği ve fer'ilerinin bu tarih itibariyle hesaplanması gerekeceği anlaşılmakla ve ayrıca ... ve İflas Kanunu’nun 193. maddesi gereğince iflasın kesinleşmesi ile birlikte iflas eden şirket hakkındaki takipler düşeceğinden ve "kredi kartından doğan alacak" olarak yazılan takibin dayanağının da davadaki talep ile örtüşmediği gerekçesiyle komisyon, faiz ve ferileri hakkındaki davacı talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Bankalar teminat mektubu düzenlemek karşılığında bir komisyon alacağına ve bu alacağın geç ödenmesi halinde faiz ve diğer fer’ilere hak kazanırlar....

            Bu halde de, davacı yüklenici, ödenmeyen hakediş alacakları ile ilgili davalılara keşide ettiği 04.10.2010 ve 12.07.2011 tarihli ihtarnamelerdeki alacak miktarları ile sınırlı olarak ve ihtarnamelerin tebliğ tarihine davalılara tanınan ödeme süresi eklenerek saptanacak olan temerrüt tarihinden ödeme tarihlerine kadar ihtarnamelerde yazılı alacak miktarlarını geçmemek üzere ödenmeyen hakediş alacağı tutarı üzerinden hesaplanacak temerrüt faizini talep edebilir. Davacı, asıl davanın dayanağı olan icra dosyasında takip talebine ekli olarak sunduğu ve takip talebinde belirttiği alacağın hesap şeklini gösteren tabloda faiz oranını aylık "1.1" olarak hesapladığından, saptanacak temerrüt tarihinden itibaren değişen ./.. s.3 15.H.D. 2017/2176 2018/333 oranlardaki avans, faizi belirlenip (12 ay X 1.1=13.2) yıllık faiz oranını aşmamak koşuluyla ödenmeyen alacaklara faizin uygulanması ve faiz alacağının hesaplanması gerekir....

              Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca davalı şirketin 20.sinden sonra kesilen fatura bedelinin bir sonraki ayın 6.günü ödeneceği, geç ödemelerde aylık %10 faiz ödeneceği, davalının geç ödemede bulunması nedeniyle 29.11.2006 tarihli 2.370.68 YTL bedelli faiz faturasının kesildiği, faturada son ödeme tarihinin 06.12.2006 tarihi olduğu, ancak davacı şirketin ticari defterlerinde 2.370.51 YTL asıl alacak olarak muhasebe kaydı bulunduğu,davacının davalıdan takip tarihi itibariyle toplam 2.671.44 YTL alacaklı olduğu,alacağın likit nitelik taşıdığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli incelemeyi içermediği gibi, dava konusu alacağın oluşumu bakımından Yargıtay denetimine de elverişli değildir....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; "DAVANIN KABULÜNE, 1- Faiz alacağı olan 8.427,10 TL nin davalı Kurumdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının yaşlılık aylığı davasında faiz talebinde bulunmadığı ve faiz hakkını saklı tutmadığını, bu nedenle yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın istinaf incelemesi ile kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava faiz alacağı istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının aylıklarının geç ödenmesi nedeni ile aylıkların hakediş tarihinden aylıkların toplu olarak ödendiği tarihe kadar işleyen faiz alacağının ödenmesidir. Davacı tarafından tahsis talebini reddeden kurum aleyhine açılın dava sonucunda; Ankara 17....

                Nezdinde bulunan TR60 IBAN numaralı hesabına; 01.02.2021 tarihinde 175.464,70TL ve 02.02.2021 tarihinde ise 129.570,00 TL olmak üzere toplam 305.064,70 TL ödeme yapıldığını, Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartları uyarınca, ihbardan sonra en geç 45 gün içerisinde ödenmesi gereken pert bedelinin davalı sigorta şirketi tarafından geç ödenmesi sebebiyle faiz alacağının ve aracın ticari araç olması dikkate alınarak geç ödeme sebebiyle mahrum kalınan kazanç kaybının, ihbardan sonraki 45. günden itibaren işemeye başlayacak ticari faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İşbu Davaya Konu Talepler Yönünden Davacı Tarafından Müvekkili Şirkete Yapılan Usulüne Uygun Bir Başvuru bulunmadığını. Huzurdaki Davanın Belirsiz Alacak Davası Olarak İkame edilemeyeceğini ....

                de taşımadığından davacı tarafça davalı tarafın 2016 yılı Haziran ayına ilişkin ödemenin yapılması konusunda 07/04/2017- 08/06/2017 tarihleri arasındaki döneme yönelik usulüne uygun temerrüte düşürdüğünün de kabul edilemeyeceği, kaldı ki, yukarıda da belirtildiği üzere davacı tarafın davaya konu faiz alacağına yönelik işbu davadaki iddiası da başka belediyelere ödeme yapılmasına karşılık, keyfi olarak paranın bekletilerek kendi belediyelerine geç ödendiğinden bahisle faiz alacağı ödenmesi gerektiğine yönelik olup, hal böyle olunca da yukarıda belirtilen 6098 sayılı 117. maddesi gereğince Haziran 2016 ayına ilişkin bedelin ödenmesi konusunda davacı tarafın davalı tarafı sözkonusu bedelin davacıya ödenmesi konusunda usulüne uygun temerrüte düşürmediği için 07/04/2017- 08/06/2017 tarihleri arasındaki süreye ilişkin olarak davacı taraf davalı taraftan faiz talebinde bulunamaz....

                UYAP Entegrasyonu