Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ye konut kredisi kullandırıldığını ve kredi sözleşmesi gereğince ... ... lehine hayat sigortası yapılması gerektiğini, davalı banka ilk yıl için bunun yerine getirildiğini, ancak, ertesi yıl için hayat sigortasının yenilenmediğini ve murislerine bilgi de verilmediğini, bu hususun sözleşmeye aykırılık teşkil ettiğini, şayet hayat sigortası yaptırılsaydı davacının kredi alacağını hayat sigortacısı şirketten öncelikle tahsil edebileceğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davalıların murisi ... ...'...

    Davacı banka ile davalıların murisi Uğur Emenir arasında 11/02/2011 tarihli 35.000,00 TL tutarlı tüketici kredisi sözleşmesi imzalandığı, ayrıca murise 4920 9500 4536 1966 nolu kredi kartının tahsis edildiği, dava konusu kredi nedeni ile Hayat Sigortasının imzalandığı, Hayat Sigortası poliçesinde kredi veren bankanın dain-i mürtehin olarak gösterildiği anlaşılmıştır. Adana 1. Tüketici Mahkemesi'nin 2016/757 E. 2017/1780 K. sayılı dosyasında mirasçılar tarafından Halk Hayat ve Emeklilik A.Ş.'ye karşı, (eldeki davada davacı) banka tarafından başlatılan icra takip dosyasındaki alacak tutarının kendilerine ödenmesi istemiyle dava açıldığı, davanın aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verildiği, kararın istinaf edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır. Yargıtay 13....

    Hemen belirtmek gerekir ki, bankaların kredi borçlusuna hayat sigortası yaptırmasındaki asıl amacının, kredi borcunu teminat altına almak olduğu ve hayat sigortası nedeni ile kredi borçlusunun belli bir prim ödeme borcu altına girdiği anlaşılmakla birlikte, hayat sigortası kapsamına alınmasında kredi borçlusu tüketicilerin de bir menfaatinin olduğu açıktır. Hal böyle olunca, sözleşme kapsamında tahsil edilen sigorta primlerine ilişkin kayıtların haksız şart niteliğinde olduğunun kabulüne ise olanak bulunmamaktadır. Yargılama kapsamında hükme esas alınan bilirkişi raporunun incelenmesinde, bilirkişi raporunun tarafların, mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine elverişli bulunmayıp, davacının yargılama esnasında sunduğu belgeler incelenmeksizin tanzim edildiği de anlaşılmaktadır....

      Hemen belirtmek gerekir ki, bankaların kredi borçlusuna hayat sigortası yaptırmasındaki asıl amacının, kredi borcunu teminat altına almak olduğu ve hayat sigortası nedeni ile kredi borçlusunun belli bir prim ödeme borcu altına girdiği anlaşılmakla birlikte, hayat sigortası kapsamına alınmasında kredi borçlusu tüketicilerin de bir menfaatinin olduğu açıktır. Hal böyle olunca, sözleşme kapsamında tahsil edilen sigorta primlerine ilişkin kayıtların haksız şart niteliğinde olduğunun kabulüne ise olanak bulunmamaktadır....

        Her ne kadar sigortalı, sözleşmesinin yapılması sırasında kendisinin bildiği ve sigortacının sözleşmeyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını gerektirecek bütün halleri sigortacıya bildirmekle yükümlü olsa da; davaya konu hayat sigortası sözleşmesini sigortalı ... kendisi yapmamıştır. Ayrıca Hayat sigortası sözleşmesi yapılırken sigortalının sağlığı ile ilgili davalı sigorta şirketi tarafından hiç bir soru yönlendirilmemiştir. Buna göre; dosya kapsamından sigortalının kasıtlı olarak sağlık sorunlarını gizlediği belirlenemediği gibi, bu durum ispat edilmiş de değildir. Bu durum göz önüne alındığında yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre irdeleme yapılıp sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi isabetli olmamıştır....

          İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın tüketici hakem heyeti tarafından incelenmesi ve karara bağlanması gerekmekteyken görev itirazlarının dikkate alınmadan karar verildiğini, 13/09/2019 tarihli duruşma zaptının 2 nolu ara kararının ihsas-ı rey yasağının ihlali niteliğinde olduğunu ve HMK'nun 36. maddesine göre hakimin reddi sebebini doğurduğunu, murisin hayat sigorta poliçesinin bulunmadığını, müteveffanın hesabından kullanmış olduğu krediye ilişkin olarak hayat sigortası tahsilatı yapılmadığını, müteveffanın hayat sigortası yaptırmasının ihtiyari olduğunu, müteveffa tarafından hiçbir zaman hayat sigortası yaptırılmadığını, hayat sigortası poliçesi imzalanmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir....

          Bölge Adliye Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, dava konusu sözleşme kapsamında sözleşmedeki sigortanın teminatı konusuyla ilgili olarak hayat sigortası yapılmasına dair bir düzenlemenin mevcut olmadığı, kredi kullanan muris adına yapılmış bir hayat sigortası poliçesi bulunmadığı, aynı zamanda kredinin müşterek borçlusu ve müteselsil kefili olan ... lehine yapılmış bir yıl süreli hayat sigortası poliçesinde sigortanın belirlenen yıl kadar yenilenmesi şartı kabul edilmediği, somut olayda davalı bankanın müterafik kusurundan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            İhbar olunan Ziraat T8 A.Ş dilekçesinde özetle; davacılar tarafından alacak davasında vekili olduğu şirketin taraf olmadığını, miras bırakanın kullanmış olduğu bir tarımsal kredi ve bu krediye istinaden yapılan bir hayat poliçesi bulunmadığını, müteveffanın 28.02.2018 tarihinde vefat ettiğini, sigortalının vefat tarihi itibari ile tek bir poliçesinin yürürlükte bulunduğunu, bu poliçesinin KMH kredisine bağlı hayat poliçesi olduğunu, hayat sigortası bedelinin ise, 1.100,00- TL olduğunu, Sigortalının vefatı sonrasında yapılan ihbar başvurusu sonrasında gerekli inceleme ve değerlendirme yapılarak vefat tarihi itibariyle yürürlükte bulunan poliçeye ilişkin sigorta bedeli olan 1.100,00- TL 18.06.2018 tarihinde birinci derecede hak sahibi ve rehinli alacaklı lehtar sıfatına haiz T.C....

            Bankanın elinde hayat sigortası poliçesi gibi kolayca alacağını tahsil etme imkanı varken, sigortacının ödeme talebini geri çevirdiği şeklindeki bir gerekçeyle, poliçe limiti kapsamında kalan alacağı için icra takibi başlatması veya dava açması TMK 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralana aykırılık oluşturur. Bu nedenle tüketici işlemi niteliğindeki banka kredileri nedeniyle, hayat sigortası yapılmış olması durumunda, bankanın poliçe limitleri dahilinde kalan kredi alacağını öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi zorunludur. Bu husus, banka tarafından tüketicinin mirasçıları hakkında dava açılabilmesinin de ön şartıdır. Banka sadece poliçe limitinin yeterli olmadığı bakiye alacak için tüketicinin mirasçılarından talepte bulunabilir....

            Bankasından ... adet kredi sözleşmesi imzaladığını ve birtakım poliçeler yapıldığını, müteveffanın ölümünden sonra müvekkiline verilen kredilerden sigorta poliçeleri tutarının müvekkilinin hesabından kesildiğini, müteveffanın kalan borcunun müvekkilinden tahsil edilmeye çalışıldığını, kalan borcun sigorta şirketi tarafından ödenmesi gerektiğini, müteveffa ile bankanın hayat sigortası kapsamında sigortalı olduğunu beyanla; kredi veren bankanın ... adet kredi sözleşmesine göre çıkardığı tutarın davalı tarafından ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; müteveffanın hayat sigortası formunu imzaladığında öncesinde herhangi bir hastalığının bulunmadığını beyan ettiğini, ölüm sebebi olan kalp rahatsızlığı hastalığını gizlediğini ve rizikonun gerçekleşmediğini, sigortalı müteveffanın doğru beyanda bulunmak zorunda olduğunu belirterek haksız davanın reddini savunmuştur....

              UYAP Entegrasyonu