Şti nin % 36,90 kusurlu olduğu anlaşılmakla, davacının davalıdan sigortalıya yapılan fiili ödemeden kaynaklı isteyebileceği alacağının 789,21 TL ve yapılan tedavi masraflarından kaynaklı isteyebileceği alacağının 703,71 TL olduğu anlaşılmakla birlikte taleple bağlı kalınarak; -Sigortalıya ödenen fiili ödemeden alacak olarak 1,00 TL'nin gelirin onay tarihi olan 25/09/2018 tarihinden itibaren, -Kurum tarafından yapılan tedavi masraflarından kaynaklı alacak olarak 1,00 TL'nin sarf tarihi olan 28/12/2015 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -Davalı T4 Ltd....
Hal böyle olunca, anılan yasal değişikliğin, borca konu kaza ve dava tarihinden sonra yürürlüğe girdiği ve tedavi giderleri tutarının kaza tarihindeki poliçe limitini aşmadığı gözetilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. 3-Zorunlu mali sorumluluk sigortası; “Motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına, bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan mali ve hukuki sorumluluğunu belli limitler dahilinde güvence altına almak” üzere oluşturulmuştur. Dolayısıyla sigorta şirketinin, zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında Kurumun rücu alacağından sorumluluğu; kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçede yazılı sorumluluk limiti ile sınırlıdır....
tazminat yükümlülüğünün azaltılması ve kaldırılmasına ilişkin haller sigortacı tarafından 3.kişilere karşı ileri sürülemeyeceğinden, sigortacı zarar görene ödeme yaptıktan sonra tazminatın kaldırılması yada indirilmesini sağlayabileceği oranda kendi sigorta ettirenine rücu edebilecektir. 25.2.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6111 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 59.maddesi ile 2918 sayılı KTK'nin 98.maddesinde yapılan değişiklik "Trafik Kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün, resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri ve diğer bütün resmi sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmetleri bedelleri kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır" hükmü getirilmiştir. 6111 Sayılı...
Öte yandan; Kurum tarafından verilen sağlık hizmetleri ile ilgili olarak, sağlık hizmeti sunucuları ve sağlık hizmeti alanların kuruma yönelik bu talep hakkının, özel sağlık sigorta poliçesi ya da mecburi mali mesuliyet sigorta poliçesine istinaden, sigorta şirketlerine halefiyet yolu ile geçmesinin mümkün olmadığı, zira 5510 Sayılı Kanunun 93/1 Maddesi hizmet bedellerine ilişkin alacak hakkının ve buna bağlı talep hakkının üçüncü kişilere devrini yasakladığı, Kanunun “Devir, temlik, haciz ve Kurum alacaklarında zamanaşımı” kenar başlıklı bu maddesinde ; “Bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu Kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez.” hükmü bulunduğu, buna göre; Kurumun genel sağlık sigortası kapsamında sağladığı sağlık hizmet bedelleri ile ilgili olarak sağlık hizmeti sunucularının ve sigortalılarının Kuruma karış talep hakları hiçbir şekilde üçüncü...
Öte yandan; Kurum tarafından verilen sağlık hizmetleri ile ilgili olarak, sağlık hizmeti sunucuları ve sağlık hizmeti alanların kuruma yönelik bu talep hakkının, özel sağlık sigorta poliçesi ya da mecburi mali mesuliyet sigorta poliçesine istinaden, sigorta şirketlerine halefiyet yolu ile geçmesinin mümkün olmadığı, zira 5510 Sayılı Kanunun 93/1 Maddesi hizmet bedellerine ilişkin alacak hakkının ve buna bağlı talep hakkının üçüncü kişilere devrini yasakladığı, Kanunun “Devir, temlik, haciz ve Kurum alacaklarında zamanaşımı” kenar başlıklı bu maddesinde ; “Bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu Kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez.” hükmü bulunduğu, buna göre; Kurumun genel sağlık sigortası kapsamında sağladığı sağlık hizmet bedelleri ile ilgili olarak sağlık hizmeti sunucularının ve sigortalılarının Kuruma karış talep hakları hiçbir şekilde üçüncü...
Poliçe tanzim tarihinde geçerli olan düzenlemeye göre; Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 14 Mayıs 2015 gün 29355 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak 01 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4. maddesinde; Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı düzenlenmiş; “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda kazaya sebebiyet veren sigortalıya rücu edebilir....
Şöyle ki; 25.2.2011 tarih, 27857 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6111 Sayılı Kanun'un 59.maddesi ile 2918 sayılı Kanun'un 98'inci maddesinin uyuşmazlığı ilgilendiren kısmı" Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın T3 tarafından karşılanır.(Ek cümle: 4/4/2015- 6645/60 md.) Ancak, T3, bu kapsama girenler yönünden genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetlerine ilave sağlık hizmetlerini belirler, protez ve ortezler için farklı birim fiyatı tespit eder. Bu sağlık hizmetleri sağlık uygulama tebliğindeki istisnai sağlık hizmetleri kapsamına dâhil edilmez....
Davacı Alman Emeklilik Sigortası olup, Türkiye ile Almanya arasında yapılan 01.11.1965 tarih ve 12121 sayılı sözleşme uyarınca sözleşmeye taraf ülkelerden birinin mevzuatında ödeme yapan sosyal güvenlik kurumunun bu ödeme dolayısıyla 3. kişilere rücu olanağının olması halinde bu imkanın diğer taraf ülke tarafından da tanınacağı hükme bağlanmıştır. Bu durumda uyuşmazlık, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun uygulanmasına ilişkindir. Adı geçen Kanunun 101. maddesinde Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların İş Mahkemesinde görüleceği öngörülmüş, 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1. maddesinde 6352 sayılı Kanunun 39. maddesi ile yapılan değişiklik ile de "Birden fazla İş Mahkemesi bulunan yerlerde, Sosyal Güvenlik Hukukundan kaynaklanan davaların görüleceği İş Mahkemelerinin Hakimler ve Savcılık Yüksek Kurulu tarafından belirleneceği" hükmü getirilmiş, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu 1....
Sigorta sözleşmesine dayalı rücu davalarında, tarafların yükümlülüklerinin belirlenmesinde, taraflar arasındaki ilişkinin sözleşme ilişkisi olması nedeniyle, poliçe ve poliçenin tanzim tarihinde yürürlükte bulunan sigorta genel şartları nazara alınır. Somut olayda, davacı ile davalı arasında tanzim edilen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası 01.09.2016 tanzim tarihlidir. Bu nedenle rücu şartlarının belirlenmesinde 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının nazara alınması gereklidir. Sigorta Genel Şartlarından Sigortanın, sigortalıya rücu hakkı "B.4. Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortanın Sigortalıya Rücu Hakkı" başlıklı maddesinde düzenlenmiş olup, ilgili maddede; "Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez....
KTK'nın 93/1 maddesine göre hazırlanarak 14 Mayıs 2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan tebliğ ile kabul edilmiş ve 01/06/2015 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları'nın "Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı" başlıklı B.4 maddesi (f) bendinde: Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması hali'' sigortalıya başlıca rücu nedenleri arasında sayılmıştır. Somut uyuşmazlıkta davalı vekilinin, dava dışı araç sürücüsünün yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gittiğini iddia ettiği anlaşılmaktadır....