Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Finans Factoring Hizmetleri A.Ş. vekili cevabında, çekin ödeme aracı olduğunu, hatır senedinin tedavüle çıkarılması halinde, bedelsizlik şahsi bir def’i olduğundan çeki ciro yoluyla elinde bulundurana ancak bilerek borçlunun zararına hareket etmesi halinde ileri sürülebileceğini, TTK.nun 599 ve 601. maddeleri uyarınca, keşideci davacının, lehdar şirketle kendisi arasındaki bir ilişkiye dayanan def’ileri iyiniyetli hamil durumundaki müvekkili şirkete karşı ileri sürümeyeceğini, müvekkili şirketin alacağın gerçek bir alacak olup olmadığı, fatura veya alacağın bir mal veya hizmet satışından doğmuş bulunup bulunmadığı hususlarını araştırdığını ve davalı .... tarafından davacıya kesilmiş muhtelif mal satımına dayanan faturaların dava konusu çeklere ilişkin olduğunun tevsik edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir....

    Ltd.Şti. adına kayıtlı çekici ve römorkun satılarak paraya çevrilmesi hususunu ...,...,... ve davalı ile kararlaştırdıklarını, anlaşmaya göre araçların satışından ve satış aşamasına kadar araçların çalıştırılmasından elde edilecek gelirin eşit olarak paylaştırılması gerektiğini, davalının şirket yetkilisi olduğu için satış ve paraların paylaştırılması hususunda davalının sorumlu olduğunu,satış yapılmadığı halde ...,... ve ...’e paylarının davalı tarafından ödendiğini, kendisinin payını istemesine rağmen ödenmediğini ileri sürerek,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla araçların değerinden hissesine düşen şimdilik 8.000TL ve araçların çalıştırılmasından elde edilen gelirden şimdilik 2.000TL kar payının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, sözleşmenin tarafların edimleriyle ilgili borç ilişkisi içermediğinden geçersiz olduğunu, babalarının ısrarı üzerine protokol yaptıklarını savunarak davanın reddini dilemiştir....

      Mahkemece toplanan delillere göre; faktoring yönetmeliğinin ilgili hükmü gereğince faktoring şirketlerinin kambiyo senetlerine dayalı olsa bile bir mal veya hizmet satışından doğmuş veya doğacak fatura veya benzeri belgelerle tevsik edilemeyen alacakları satın alamayacakları veya tahsilini üstelenemeyecekleri, 30/09/2013 tarihli bilirkişi kurulu raporunda da belirtildiği üzere davacı tarafça temlik alınan alacakları gösterir bir belge ibraz edilemediği, dolayısıyla taraflar arasında gerçekleştirilen işlemin faktoring işlemi sayılamayacağı ve yapılan ödemelerin girişilen icra takibinin konusu olamayacağı, davacı vekilinin sözleşmenin geçersiz kabul edilmesi halinde sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde müvekkilinin alacağına hükmedilmesi yönündeki talebine karşı ise davalıların zamanaşımı savunmasında bulundukları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Dava dışı borçluya ait aracın satışından sonra 5.3.2005 tarihinde düzenlenen sıra cetvelinde davacı ile davalıya herhangi bir pay ayrılmamış; ne var ki bu sıra cetvelinde kendilerine pay isabet eden alacaklıların alacaklarını haricen tahsil etmeleri karşısında satış bedelinin yeniden pay edilmesi amacıyla itiraza konu 9.9.2005 tarihli sıra cetveli düzenlenmiştir. Davacı yanın iddiası, düzenlenen yeni sıra cetvelinde kendisine pay ayrılan davalının haczinin geçersiz olduğuna yöneliktir. Somut olay bakımından 5.3.2005 tarihli sıra cetvelinde kendilerine pay ayrılmayan tarafların, 9.9.2005 tarihli sıra cetveli bakımından iddialarının dikkate alınması gerekirken, yazılı şekilde davanın reddedilmesinde isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 01.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. Aslı gibidir....

          - KARAR - Davacı vekili, davalının davacı hakkında zamanaşımına uğramış bonolara dayalı olarak ilamsız icra takibi başlattığını, takibe konu bonoların araç bedeli ve teminatı olarak davalıya verildiğini, aracın satışından karşılıklı olarak vazgeçildiğini, ancak bonoların müvekkiline iade edilmediğini, davalının yaklaşık 7 yıl sonra kötü niyetli olarak bedelsiz olan bu bonoları takibe koyduğunu belirterek davacının takibe konu bonolar nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takibe konu bonoların araç bedeli olarak davalıya verildiğini, aracın satışından karşılıklı olarak vazgeçmenin söz konusu olmadığını, davacının hasar verdiği aracı bırakarak kaçtığını, bu hasar bedeli ve satış bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle icra takibi başlatıldığını savunarak davanın reddini istemiştir....

            değil, emre yazılı olduğunu; tüketici yönünden herkese karşı geçersiz olduğundan bahisle yerinde olmayan davanın reddini istemiştir....

              Uyuşmazlık noter dışı oto satışından kaynaklanmaktadır. Bilindiği gibi 2918 Sayılı Karayolları Trafik Yasası’nın dava tarihinde yürürlükte bulunan 20/d maddesi uyarınca trafikte tescilli araçların noter dışındaki her türlü satış ve devirleri geçersizdir. Geçersiz satışlarda herkes aldığını iade ile yükümlüdür. Vekil, asil adına işlem yapar. Dava konusu harici satış sözleşmesinin yapıldığı tarih, vekilin azil tarihinden öncedir. Başka bir anlatımla, sözleşmenin azilden sonra düzenlendiğini kanıtlayan herhangi bir bilgi ve belgeye dosyada rastlanılamamıştır. Mahkemece açıklanan bu yönler gözetilerek uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                . - K A R A R - Davacı vekili dava dışı borçluya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde üst sıraya alınan davalının alacağının muvazaalı olduğunu, ayrıca dayandığı rehin sözleşmesinin, teslim şartı yerine getirilmediğinden geçersiz bulunduğunu ileri sürerek sıra cetvelinde davalıya isabet eden payın kendilerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili alacağın gerçek olduğunu, rehin sözleşmesi yapıldığı tarihte davacının dava dışı borçludan alacaklı olacağının bilinemeyeceğini; öte yandan rehin sözleşmesinin trafik siciline şerh ettirildiğini ve rehin konusu aracın yediemin sıfatıyla borçluya bırakıldığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                  Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tapulu taşınmazın haricen satışından kaynaklanmakta olup davacılar tescil öncesi alım-satım ve komisyon sözleşmesine dayanmaktadır. Tapuda kayıtlı taşınmazın mülkiyetinin başkasına devri ya da devir vaadini öngören sözleşmenin geçerli sayılması, Borçlar Kanunu 213, Tapu Kanunu 26, Noterlik Kanunu 60 ve Türk Medeni Kanunu’nun 706. maddeleri uyarınca resmi şekilde yapılmasına bağlıdır. Burada öngörülen şekil, sözleşmenin geçerlik koşulu olup, kamu düzenine ilişkindir ve resen dikkate alınır. Taraflar arasındaki sözleşme, resmi şekilde düzenlenmemiş bulunduğundan hukuken geçerli değildir. Cezai şart, asıl borca ilişkin fer’i haklardan olup, geçerli olmayan taşınmaz satış sözleşmesinde düzenlenmiş olan cezai şart da geçersizdir. Taraflar geçersiz sözleşme nedeniyle, ancak verdiklerini haksız iktisap kuralları uyarınca geri isteyebilirler....

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/540 Esas KARAR NO : 2021/858 DAVA : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 01/09/2021 KARAR TARİHİ : 20/12/2021 YAZIM TARİHİ : 31/12/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında akdedilen harici satış sözleşmesi kapsamında müvekkili şirkete ait ...ANKARA adresindeki kargir dükkanının 1.250.000 TL bedelle satışı hususunda anlaşıldığını ve tapu devri ile davalı şirket adına tescilin 12.01.2021 tarihinde yapıldığını, devir sırasında satış bedeli 1.250.000 TL'nin müvekkili şirket tarafından tahsil edildiğini ve satım sonrasında tapuya beyan edilen duruma uygun olarak düzenlediği %18 oranında KDV dahil 1.475.000 TL bedelli satış faturasını davalıya gönderdiğini...

                      UYAP Entegrasyonu