Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Mahkemesi'nce, davalı Vergi Dairesi'nin bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerinde haczi olup, ilk hacze iştirak edebileceği, davacının dördüncü sırada olması nedeniyle davalı yararına garameten yapılan paylaştırma neticesinde dahi sıra cetvelinin iptalinin sonucu değiştirmeyeceği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş; davacı vekilinin temyizi üzerine Özel Daire'ce hüküm başlıkta yer alan gerekçelerle sonuçta "...mahkemece davalı Vergi Dairesi'nin bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerindeki haczinin geçersizliği, sıra cetvelinde yer alan diğer alacaklıların herhangi bir itirazının bulunmadığı ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinde gösterdiği alacak tutarı da dikkate alınarak bir karar verilmek gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddinde isabet görülmemiştir." gerekçesiyle karar bozulmuştur....

    Davacının davalılarla aralarında yaptıkları harici sözleşmelerle verdiği bedelin iadesine ilişkin terditli talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise bilindiği gibi geçersiz sözleşmeye istinaden yapılan karşılıklı kazandırmalar borçlar kanununu uyarınca sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak istenebilir. Borçlar kanunu 82. Maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak istemleri hak sahibinin geri isteme olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl her halde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçmekle zaman aşımına uğrar....

    Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir. ... ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Devir alan üçüncü şirketin bu işlemleri yaptığı iddia ve ispat edilmediğinden tasarrufun iptali gerekmektedir. Tasarrufun iptali koşullarından biride dava dayanağı takibin gerçek bir alacağa ilişkin olmasıdır. Davalı üçüncü kişi şirket vekili davacının dava dayanağı borcun gerçek olmadığını, borçlunun dava konusu taşınmazın satışından sonra geri almak istemesi üzerine muvazaalı borç yarattığını iddia etmiştir....

      Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda taraflar arasındaki bononun traktör satışına ilişkin düzenlendiğinin ortada olduğu, davalının ise 20.10.2010 tarihli duruşmada bononun traktör satışından dolayı davacılardan alındığını, takibe konu alacağın ise davacılara traktör ve otomobil satışından kaynaklandığını belirttiği, davalının bonoya bağlanmayan otomobil satışından kaynaklandığını iddia ettiği alacağını aynı senetle takip edemeyeceği, davacıların davaya konu senetten dolayı davalıya bakiye 381,49 TL borçlu olduklarının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle 5.900,25 TL asıl alacak, 729,58 TL işlemiş faiz, 17,70 TL komisyon yönünden davacıların davalıya borçlu olmadıklarının kabulüne, tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

        GEREKÇE : Dava, taşınmaz satışından kaynaklanan alacak bakiyesinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, davalının pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı noktasındadır. Dava dışı Uluhan Grup Enerji İnş. T1 satıcı, dava dışı Kata Emlak Yapı Taah. T1'nin alıcı olduğu 10/02/2012 tarihli adi yazılı 4 adet taşınmaz şatış vaadi sözleşmesinde, Esenyurt Mahallesi 2039 ada, 15 parsel, C blok, 9. Kat, 291 nolu bağımsız bölüm; aynı yer D blok, giriş üstü Katı, 11 nolu bağımsız bölüm; aynı yer D blok, 10. Kat, 103 nolu bağımsız bölüm; aynı yer C blok, 3. Kat, 159 nolu bağımsız bölümün toplam 647.500,00 TL bedel karşılığında satış ve 30/06/2012 tarihinde teslimi kararlaştırılmıştır. Sözleşme bedeli 53 taksite bölünerek "senet"e bağlanmasına, 3. Taksitten sonrasının da 9.750,00 TL'lik eşit taksitlere ayrıldığına ilişkin ödeme tablosu düzenlenerek tüm sözleşmelere eklenmiştir....

        TARİHİ : 19/06/2014 NUMARASI : 2010/811-2014/155 - K A R A R - Uyuşmazlığın kat karşılığı daire satışından kaynaklı tapu iptali ve tescil isteminden kaynaklanmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek ....Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 sayılı kanunun 60. maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek ...Başkanlığa sunulmasına 05/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. Aslı gibidir. Karşılaştırıldı....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın zamanaşımı nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı kooperatifte bulunan hissesini 14.06.2000 tarihinde dava dışı ...' ya 35.000 Alman Markı karşılığında devir ettiğini, hisse devrinin yapıldığı dönemde kooperatifin çektiği ekonomik güçlük nedeniyle 35.000 DM lik bedelini almadığını ve 14.06.2000 tarihli tutanak ile bu durumun belirlendiğini, aradan uzun yıllar geçmiş olup davalı kooperatif hisse satışından kaynaklanan alacağı defalarca istenmesine rağmen ödemediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşulu ile 35.000 DM karşılığı alacağın 14.06.2000 tarihinden itibaren işleyecek olan ticari faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

            Davacı, davalıya 8.11.2008 tarihinde 2009 model bir araç satmış, satış bedelini alamadığından bahisle bu bedelin tahsili için dava açmıştır.Hal böyle olunca, taraflar arasındaki uyuşmazlık 4822 sayılı Kanunla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'undan kaynaklanmakta olup, davacı satıcı şirket ile davalı arasındaki '0' araç satışından kaynaklı uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Yasanın 23.maddesinde bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz....

              Davalı cevap dilekçesinden özetle:...dava konusu haricen yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi resmi şekil şartlarını taşımayıp noter huzurunda düzenleme şeklinde yapılmadığından geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmelerde taraflardan her biri diğer tarafın ifa ettiği edimi iade etmekle yükümlü olduğunu, sözleşme geçersiz olduğunda ise artık taraflarca ifası istenemeyeceğini,...dosyaya konu taşınmaz satış vaadi sözleşmesi haricen yapılmış satış sözleşmesi olup müvekkili vaat niteliğinde olduğunu, ancak bölgesel imar problemleri ekonomik dar boğaz satışı vaat edilen taşınmazın teslimini engellediğini, ...belirttikleri görülmüştür.Netice ve talep olarak da; belirttikleri izahlar göz önünde bulundurularak, davacının ancak sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ödediği bedelin iadesini talep edebileceğinden tescil talebi ve rayiç değer üzerinden iade talebinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine talep ettiklerini belirttikleri görülmüştür....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 06/04/2022 NUMARASI: 2021/373 Esas - 2022/307 Karar DAVA: Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) BİRLEŞEN BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN 2021/934 ESAS - 2021/819 KARAR SAYILI DOSYASI DAVA: Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/06/2022 Taraflar arasında görülen dava neticesinde asıl ve birleşen davada davalı vekilinin istinafı üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; GEREKÇE: Asıl ve birleşen davada davalı vekilince asıl ve birleşen davalarda verilen hükümler istinaf edilmiş ancak tek istinaf başvuru harcı yatırılmış, birleşen dava için 220,70-TL istinaf başvuru harcının yatırılmadığı anlaşılmakla, eksikliğin giderilmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne geri çevrilmesine karar verilmiştir. KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Yukarıda yazılı eksik harcın tamamlanmak üzere H.M.K.'...

                UYAP Entegrasyonu