Davalı ... vekili, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu ileri sürüp görev itirazında bulunduğu gibi, müvekkilinin davacının abonesi olduğunu, ancak aboneliğin olduğu işyerini 3. kişi kiracının kullandığını, elektrik tüketimini 3. kişinin yaptığını, abonenin kullanılan elektrik tüketim bedelinden sorumlu olduğu halde davacının süresinde ödenmeyen elektrik borcu olduğu halde elektrik enerjisini kesmeyerek zararın artmasında ağır kusurlu davranıp, borcun artmasına neden olduğunu, davacının ödeme protokolünü abone ile yapması gerekirken 3. şahıs kiracı ile yaptığını, elektriğin kesilmesi gereken tarihten sonra tahakkuk eden borçtan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddi gerektiğini savunmuş, davalı ... vekili düzenlenen 06.05.2006 tarihli protokoldeki imzanın kendisine ait olduğunu, masrafı ve vekalet ücreti istemediğini beyan etmiştir....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : Dava, tarımsal sulama abonesi olan davacının kaçak kullanımda bulunduğu iddiası ile davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen faturadan kaynaklı borçlu olmadığının tespitine ilişkin yerel mahkeme kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE : Dava, tarımsal sulama abonesi olan davacının kaçak kullanımda bulunduğu iddiası ile davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen faturadan kaynaklı borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasıdır....
A) DAVACI VEKİLİNİN İSTEMİNİN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı kurumun müvekkilinin tarlasının bulunduğunu, çiftçi kayıt sistemi verilerine göre sulama yaptığını, sulamaya bağlı kaçak elektrik kullandığını ve kaçak elektrik kullanımından dolayı da borçlu olduğu bahsi ile müvekkilinin şahsi banka hesabından habersiz bir şekilde farklı tarihlerde birden fazla kez virman yaparak mahsup ettiğini, müvekkilinin elektrik abonesi bulunmaması rağmen davalı tarafın hukuki dayanaktan yoksun olarak yaptığı keyfi işlemler, gerek usul hukukuna gerekse de maddi hukuk normlarına alenen aykırı olduğunu, abonelik sözleşmesi veya kaçak kullanımdan kaynaklı elektrik borçlarının varlığının, çiftçilerin muvafakati ya da elektrik dağıtım şirketinin başvurusu üzerine adli yargı kararıyla belirlenmesi hukuki bir zorunluluk olduğunu, zira abonelik sözleşmesi veya kaçak kullanımdan kaynaklanan çiftçilerin elektrik borçları kamu alacağı tahsil usulüne tabi olmayıp, özel hukuk hükümlerine tabi...
Mahkememizin ön inceleme duruşmasında dosyanın elektrik mühendisi bilirkişiye tevdiine karar verilerek uyuşmazlık konularında rapor tanzim etmesine karar verilmiş, dosyanın tevdi edildiği bilirkişi 03/02/2023 tarihli raporunda özetle;'' Dava konusu uyuşmazlığa sebep olan sözleşmeden kaynaklı alacakla ilgili akdedilen sözleşme ve mevzuat yönünden tereddüt bulunmadığı, davacı ile davalı arasındaki ikili anlaşma ile elektrik enerjisi temininden kaynaklı alacağın somut olduğu, faturaların mevzuata uygun düzenlendiği, vade tarihleri farklı 4 fatura toplamı 11.036,10 TL iken icraya esas talep edilen asıl alacak 9.574,13 TL, işlemiş faiz 641,83, ve KDV 115,53 TL olmak üzere toplam 10,331,49 TL davacı alacağı bulunduğu, takipte talep edilen 569,93 TL gecikme faizine ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı '' yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.Dosyaya sunulu deliller, mübrez bilirkişi raporu dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında 15/06/2020 tarihli Elektrik Enerjisi...
Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, elektrik abonesi hakkında kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen borç miktarının tahsili amacıyla yapılan icra takibine karşı öne sürülen itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine dosyanın Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Elektrik abonesi hakkında kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen borç miktarının tahsili amacıyla yapılan icra takibine karşı öne sürülen itirazın iptali davasında yetkili mahkeme; genel yetki kuralı uyarınca davalının ikametgahı mahkemesi, özel yetki kuralı uyarınca ise haksız fiilin vuku bulduğu mahal mahkemesi yetkilidir. Hal böyleyken, taraflar arasında elektrik aboneliği sözleşmenin varlığı hususunda ihtilaf mevcut değildir....
Mahkemece davanın alacak davası olarak görülüp sonuçlandırılması gerekirken itirazın iptali olarak sonuçlandırılması doğru görülmediği gibi davalılardan ...’nin dava konusu iş yerine ait elektrik abonesi olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Abonelik sözleşmesi iptal ettirilmediğine göre, işyerinde kullanılan kaçak elektrik enerjisi bedelinden davalı ...’nin de abone olması nedeniyle sorumlu olacağı gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine,16.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
toplam 2.677,83 TL borçlu olacağını beyan etmiştir.Dava, elektrik fatura borcundan kaynaklı icra takibine itirazın iptali davasıdır.İhtilaf; Davacının davalıya takibe konu faturadan kaynaklı borcu bulunup bulunmadığı, faturalandırılan elektrik borcunun hangi süreyi kapsadığı, takibe itirazın iptali gerekip gerekmediği hususundadır.Tüm dosya kapsamı ve yasal deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalı ile davacı arasında 08/08/2019 tarihinde perakende satış sözleşmesi imzalandığını, iş bu sözleşmenin 28.07.2021 tarihinde feshedildiği dolayısıyla 08.08.2019- 28.07.2021 tarihleri arasındaki elektrik tüketiminden ve bu tüketimlere tahakkuk eden bedellerden davalının sorumlu olduğu denetime elverişli bilirkişi rapor içeriklerine göre; davaya konu faturalardan dolayı davacının 2.677,83 TL alacaklı olduğu anlaşılmıştır....
Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davacı idarenin 2001-2002 tarihlerini kapsayan tüketim bedellerini talep ettiği, halbuki taşınmazın 23.4.2001 tarihli kira sözleşmesi ile ... isimli şahsa kiraya verildiği ve bu şahsın kiracı olduğu dönemlere ait faturaların davalılardan tahsilinin talep edildiği ve ödenmeyen faturalara rağmen davacı idarenin elektrik kesme cihetine gitmediği, davacı idarenin bu yönde kusurlu bulunduğu, davalıların herhangi bir borçları bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı şirketin elektrik abonesi olduğu ve halen aboneliğin devam ettiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Abonelik sözleşmesi devam ettiği sürece abonenin de elektrik kullananla birlikte tüketilen enerji bedelinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu gözetilmeden yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....
Dava, elektrik tüketim bedelinin tahsiline ilişkin itirazın iptali davasıdır. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Elektrik abonelik sözleşmesini imzalayan ve aboneliği devam eden abone, tesisatta kullanılan elektrik bakımından elektrik dağıtım şirketine karşı sözleşme gereği sorumlu olduğu gibi, elektrik sayacının muhafazası konusunda da sorumluluğu devam eder. Buna göre, fiili kullanıcıya karşı rücu hakkı mevcut olan abonenin sözleşmesi iptal edilmediği sürece, fiili kullanıcı ile beraber elektrik dağıtım şirketine karşı kaçak elektrik kullanımı ve normal kullanım bedelinden dolayı müteselsil sorumluluğunun devam edeceği kuşkusuzdur....
Esas sayılı dosyası sistem üzerinden celp edilmiş dosyanın incelenmesinden davacı tarafından davalı hakkında 10.397,91 TL alacak için takip yapıldığı görülmüştür. SEDAŞ Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davalı şirketin abonelik sözleşmesi sorulmuş, davalı şirketin... OSB abonesi olduğu bildirilmiştir. ... Sanayi Bölgesi' den davalı şirketin elektrik dağıtımın ve teminin kim tarafından yapıldığı sorulmuş... aracılığı ile ... üzerinden elektrik temin edilerek yine... tarafından sigortalı firmaya elektrik dağıtımı yapıldığını bildirmiştir. Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Dava, Sakarya ... İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan vaki itirazın iptali davasıdır....