Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, taraflar arasındaki iş sözleşmeleri ile denkleştirme usulü ile çalışma kararlaştırılmış, davalı tarafça bir kısım haftalık çalışma programları sunulmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise tanık beyanlarına itibar edilerek fazla mesai alacağı hesaplanmıştır. Kayıt olan dönemler açısından kayıtlara göre yukarıdaki ilkeler ışığında hesaplama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 11/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Denkleştirme (TMK m. 230) hariç, tasfiyeye konu malvarlığında katkı tarihine göre değer kaybı söz konusu ise, katkının başlangıçtaki değeri esas alınır (TMK m. 227/1). Böyle bir malın daha önceden elden çıkarılmış olması halinde hâkim, diğer eşe ödenecek alacağı hakkaniyete uygun olarak belirler (TMK m. 227/2). Değer artış payı alacağı talep edebilmek için, parasal ya da para ile ölçülebilen maddi veya hizmet değeriyle katkıda bulunulmalıdır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK m. 229) ve denkleştirmeden (TMK m. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK m. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK m. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK m. 236/1)....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların müvekkilinden talep ettikleri alacağın belirli olması karşısında davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davanın usulden reddini talep ettiklerini, müvekkilinin yurt dışında kaldığı sürece Almanya ülkesinde bir okulun temizlik hizmetinde çalıştığını, çalıştığı süre içerisinde gerek kendisinin gerek eşinin kazanımları ile Türkiye'de taşınmazlar satın aldıklarını, davacıların davasına mesnet yaptığı alacak iddiasında bulundukları taşınmazların müvekkilinin şahsi malı olduğunu, murisin malı olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; "Somut dava; Denkleştirme alacağı talebine ilişkindir. Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tanık beyanları, tapu kayıtları, Trabzon 1....

    Davalı işyerinde denkleştirme usulüne göre çalışmalar yapılmıştır. Davacı işyerinde günlük 7,5 saati aşar şekilde gece çalışması yaptığını ispat edememiştir. Gündüz çalışmalarında ise işyerinde Mayıs-Ekim ayları arasındaki yaz döneminde günlük 11 saat, Kasım-Nisan ayları arasındaki kış döneminde ise 10,5 saat çalışmış olup iki aylık denkleştirme dönemlerine göre bilirkişi Oral Özbaş tarafından hazırlanan 02.12.2020 tarihli ek raporda davacının denkleştirme ile karşılanmayan fazla çalışma alacağı 4.926,94 TL olarak hesaplanmıştır. Taleple bağlı kalınarak 1.000 TL olarak hüküm altına alınmıştır. Puantaj kayıtlarına göre davacının çalıştığı hafta ve genel tatil çalışma günleri tespit edilmiştir. Davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır....

    "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm altsoyun denkleştirme alacağı istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarihli 2014/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.06.2014 (Pzt.)...

      İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; acentelik sözleşmesinin haksız bir biçimde feshedildiği, dosya arasına alının 09.09.2015 tarihli bilirkişi raporunun hüküm tesisine elverişli olduğu, anılan rapor doğrultusunda davacının 3.882,11 TL komisyon alacağı, 254.375,63 TL ek komisyon alacağı ve 11.301,05 TL rapel komisyon alacağının bulunduğu, her ne kadar bilirkişi raporunda davacının denkleştirme akçesi alma hakkına sahip olduğu belirtilmiş ve bunun miktarının tespiti mahkemeye bırakılmışsa da davacının belirtilen kalemlerdeki alacakları sabit olduğundan 5 yıllık komisyon ortalamasına göre denkleştirme akçesi talebinin yerinde olmadığı, davacının maddi zararının karşılandığından manevi tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 3.882,11 TL komisyon alacağı, 254.375,63 TL ek komisyon alacağı ve 11.301,05 TL rapel komisyon alacağının 46.000,00 TL'lik kısmına dava tarihi, bakiye kısmına ise ıslah tarihinden itibaren...

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/07/2018 NUMARASI : 2017/487 ESAS - 2018/423 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;'' Müvekkilinin Davalıya ait işyerinde 28/05/2014 tarihinden 25/04/2016 tarihine kadar satış görevlisi olarak çalıştığını, iş akdinin Davalı tarafından haksız ve ihbarsız olarak feshedildiğini fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak üzere 5.000 TL kıdem tazminatı, 2.000 TL ihbar tazminatı ,1.000 TL fazla çalışma ücret alacağı,500 TL genel tatil ücret alacağı,500 TL yıllık izin ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Dosya kapsamı tümüyle ve belirlenen tüm bu hususlar doğrultusunda değerlendirildiğinde davacılar ve murislerinin emeklerini ve gelirlerini tümüyle aileye, başka bir ifade ile kök muris terekesine özgüledikleri iddiasının ispat olunamadığı davacı yanca ileri sürülen ve yerel mahkemece karara gerekçe yapılan olguların da TMK'nın 370. ve 371. maddesinde öngörülen denkleştirme talebine dayanak teşkil etmeyeceği, bu itibarla; davacıların TMK'nın 370. maddesinde öngörülen "Altsoyun denkleştirme alacağı" davasının şartlarının gerçekleşmediği gözetilerek davanın tümü ile reddine karar verilmesi gerekirken; aksi gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

          İddianın ileri sürülüş şekli ve mahkemece uyulmasına karar verilen Dairenin bozma ilamındaki açıklamalarına göre; dava, değer artış payı alacağı isteğine ilişkindir. Değer artış payı alacağı; eşlerden birinin diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun karşılık almaksızın esaslı katkıda bulunması durumunda, tasfiye sırasında bu malda meydana gelebilecek değer artışı için katkısı oranında sahip olduğu alacak hakkıdır (4721 sayılı TMK 227 m). Denkleştirme (TMK 230 m) hariç, tasfiyeye konu malvarlığında katkı tarihine göre değer kaybı söz konusu ise, ./. katkının başlangıçtaki değeri esas alınır (TMK 227/1 m). Böyle bir malın daha önceden elden çıkarılmış olması halinde hakim, diğer eşe ödenecek alacak miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler (TMK 227/2 m)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, alt soyun denkleştirme alacağı isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu