Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra ve İflas Kanununda sıra cetveline yönelik itirazlar “esasa” ve “sıraya” olmak üzere iki grupta mütalaa edilmiş; görev hususu da bu ayrıma göre (iflas hukuku ile sınırlı olmak üzere) ticaret mahkemesi ve icra mahkemesi arasında paylaştırılmıştır. Alacak eğer tereke alacağı olarak yazılmamışsa (iflas masasına kaydedilmemişse) alacağın kaydı için açılan davada alacağın sırasına da karar verilir. Alacak yazılmış olmasına rağmen sırasının doğru olmadığı ileri sürülüyorsa bu husus “şikayet” olarak değerlendirilir. Somut olayda, gerekçeli kararın bazı kısımlarında itiraz konusu işleme “muvakkat (geçici) pay cetveli” denmesi gerekirken “geçici sıra cetveli” denmiş olması doğru değildir. Davacı tarafından.... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/10 Esas sayılı dosyasıyla reddedilen alacağa ilişkin kayıt kabul davası açılmış olmakla davacının alacağı henüz sıra cetveline yazılmadığından müstakilen sıraya yönelik itirazda bulunması mümkün değildir....

    Türk Ticaret Kanunu'nun 5/A maddesi zorunlu arabuluculuk dava şartını "…konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri…" ile sınırlı tutmuştur. Somut olayda dava bir alacak ya da tazminat davası olmayıp masaya kayıt davasıdır. Bilindiği gibi kayıt kabul davası bir para alacağının tahsili amacını gütmez; bu dava ile o alacağın o iflas tasfiyesinden pay alıp almayacağı hususu belirlenir. Nitekim doktrinde de sıra cetveline itiraz davasının, iflas idaresi tarafından düzenlenen sıra cetveline karşı tanınmış bir kanun yolu olduğu ve yalnızca sıra cetvelinin düzeltilmesi amacını taşıdığı; bu dava ile alacaklının, iflas idaresinin bir alacağı kabulü veya reddi, miktarı ve sırası ile sınırlı bir aynî hakkın mevcudiyeti ve mahiyeti hakkında vermiş olduğu kararın doğru olmadığını ileri sürerek, iflas alacaklılarından birinin maddî hukuka uygun bir şekilde garameye dâhil edilip edilmemesini talep ettiği kabul edilmektedir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/472 KARAR NO : 2023/23 DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) DAVA TARİHİ : 23/05/2022 KARAR TARİHİ : 11/01/2023 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/01/2023 DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile müflis şirket arasında kredi sözleşmeleri aktedildiğini, ödeme yapılmaması nedeniyle ihtarname keşide edildiğini, borçlu şirketin iflas tarihi itibariyle 10.080.203,77 TL alacaklı olduklarını, alacaklı banka lehine ipotek tesis edildiğini, iflas idaresi tarafından alacak taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine karar verildiğini belirterek davanın kabulü ile alacaklarının iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP;Davalı usule uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır....

        Davalı iflas idaresi davacı tarafın alacağının sabit görülmemesi nedeniyle reddine karar verdiklerini, bu bağlamda açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İflas idaresi müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen cevapta sıra cetvelinin 16/03/2017 tarihinde ilan edildiği ve davacı tarafın 15 günlük yasla süre içinde kayıt kabul davasını açmış olduğu anlaşılmıştır. ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır Davacı tarafın iflas tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarının belirlenmesi için dosya bilirkişi ...'na tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 22/12/2017 tarihli ek raporunda davacı şirket tarafından takibe konu edilen İstanbul .... İcra Müdürlüğünün ... ve ... takip sayılı dosyaları kapsamında davacı tarafın iflas tarihi olan 14/04/2016 tarihi itibariyle kayıt kabule esas alacak miktarının 1.778.562,72-TL olduğunu teknik kanaati olarak belirtmiş, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır....

          E sayılı dosyasındaki ilamsız icra takibine konu alacağı için alacak başvurusu yapılmış, iflas idaresince yalnızca ilamlı icra takibine konu alacak kabul edilmiş olup, eldeki davaya konu 159.695,91 TL tutarındaki ilamsız icra dosyası kabul edilmediğinden, davacının kabul edilmeyen alacak miktarı için kayıt kabul davası açtığı , mahkemece icra takibinin kesinleşmiş olması nedeniyle 159.695,91 TL'lik alacağın tümü ile kabulüne karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığından davalı vekilinin kısmen kabul kararı verilmesi gerektiği yönündeki istinaf talebinin de yerinde olmadığı anlaşılmıştır....

            İlk derece mahkemesi tarafından yapılması gereken , davaya kayıt kabul davası olarak devam olunması, iflas tasfiye işlemlerinin iflas idaresi tarafından yürütüldüğü gözetilerek , davacı tarafa dava konusu alacakları iflas masasına kaydettirmek üzere iflas idaresine müracaat etmesi için süre verilmesi, davacının söz konusu müracaatı hakkında iflas idaresi tarafından verilecek kararın sonucuna göre bir değerlendirme yapılması, iflas idaresi tarafından alacağın kabulüne karar verilmesi halinde davanın konusuz kaldığı gözetilerek buna göre hüküm kurulması, iflas idaresi tarafından alacağın kabul edilmemesi halinde ise yerel mahkemece, yargılama sonucunda ispatlandığı kabul edilen alacakların iflas masasına kayıt ve kabul edilmesi yönünde hüküm tesis edilmesidir....

            Alacaklı eğer alacağını masaya yazdırmak için iflas idaresine başvurmuşsa iflas idaresi bu alacak hakkında red kararı vermeyip, bunu masaya “nizalı alacak” olarak kaydetmelidir zira ortada zaten derdest bir dava bulunmaktadır ve müflisin yerine iflas idaresince takip edilecek bu dava sonucunda verilecek karar doğrudan masaya etki edecektir. Davanın kabulü halinde niza kaydı silinecek ve bu tutar masaya kabul edilmiş olacak, davanın reddi halinde ise alacak tamamıyla sıra cetvelinden çıkartılacaktır. Bu çerçevede varılan sonuç iflas tarihinde derdest bulunan ve konusu masayı ilgilendiren bir mal ya da hak olan davaların aynen (=tür değiştirmeksizin) devam edeceğidir. Ortada derdest bir alacak davası varken borçlu iflas ettiğinde alacaklı masaya başvurmuş ve iflas idaresi alacağı nizalı yazmak yerine reddetmişse bu noktada alacaklı yeni bir sıra cetveline itiraz davası açmak durumunda değildir....

              Yine kabule göre de; İflasın açılması ile hukuk davalarının, 2004 sayılı Kanun'un 194/1. maddesi uyarınca müflisin davalı olduğu hukuk davaları yönünden, iflas idaresi, alacaklıları tahkik ederken, bu alacağı davalı (çekişmeli) alacak olarak sıra cetveline geçirir. Bu alacağın, dolayısıyla davanın kabul edilip edilmeyeceği hakkındaki karar, ikinci alacaklılar toplantısında verilir. Bir hukuk davasının kayıt kabul davasına dönüşmesi için davalının iflas etmesi, iflas idaresinin de dava konusu alacağı iflas masasına kabul etmemesi gerekir. İkinci alacaklılar toplantısında, alacak iflas masasına kesin suretle kayıt ve kabul edilmiş ise dava konusuz kalacaktır....

              Yapılan değerlendirmede, davalı şirket hakkında iflas kararı verilmiş olduğundan, Tüketici mahkemesinde anılan davanın kayıt kabul davası olarak görülmeye devam edeceği, açılmış dava hala kesinleşmemiş iken davacının mahkememizde açmış olduğu işbu kayıt-kabul davasında 6100 sayılı Kanun'un 114/1-h ve ı bentleri uyarınca, aynı konuda kesinleşmemiş bir dava olduğu ve dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı, dolayısıyla da dava şartı noksanlığının bulunduğu değerlendirilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/509 Esas KARAR NO : 2021/520 DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) DAVA TARİHİ : 02/10/2020 KARAR TARİHİ : 22/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; İstanbul Anadolu ---....

                  UYAP Entegrasyonu