Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere taraflar arasındaki, soğutucuların davacıya, davalı tarafından satılan ürünlerin teşhiri, soğutulması vs. işinde kullanılmak üzere yine davalı tarafından bırakılması şeklinde gerçekleşen hukuki ilişki niteliği itibariyle bir ariyet sözleşmesi olup, dava ve karar tarihinde yürürlükte bulunan 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun 299. maddesinde düzenlenmiştir....
Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere taraflar arasındaki, soğutucuların davacıya, davalı tarafından satılan ürünlerin teşhiri, soğutulması vs. işinde kullanılmak üzere yine davalı tarafından bırakılması şeklinde gerçekleşen hukuki ilişki niteliği itibariyle bir ariyet sözleşmesi olup, dava ve karar tarihinde yürürlükte bulunan 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun 299. maddesinde düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket ile 06/02/2010 tarihinde 06566 no'lu devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 6.700 TL ödediğini, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek devremülk satış sözleşmesinin iptalini, 6.700-TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
A.Ş.ye kredi olarak aktardığı, oysa olay tarihinde karşılıksız kredi kullandırma eylemi sanık lehine olan emniyeti suiistimal suçu kapsamında iken 23/06/2009 tarihli ve 23734 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 4389 sayılı Bankalar Kanunu ile karşılıksız kredi kullanımının zimmet suçu kapsamına alındığı, 25/10/1999 ve 16/11/1999 tarihleri, kredilerin karşılığı ödenen faizlerin tarihi olduğu; keza, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun cevabi yazıları ve son olarak 05/02/2015 tarihli yazısında da suç tarihinin kredi kullandırma tarihi olarak 15/08/1997 olduğu anlaşıldığı hâlde yazılı şekilde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi gereği uyarlama ve lehe Kanun değerlendirilmeden itirazın reddine karar verilmesinde, 2- ..........
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/563 KARAR NO : 2024/53 DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 09/09/2021 KARAR TARİHİ : 22/01/2024 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava dilekçesinde özetle: Davalının-----. İcra Dairesi ------ esas sayılı dosyasına yaptığı asıl alacak ile tüm verilere ilişkin İTİRAZLARININ İPTALİ ile icra takibin devamına karar verilmesi talebi ve borçlunun kötü niyeti sabit olduğundan davalı borçlunun alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet/icra inkar tazminatına mahkum edilmesi, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalı tarafa bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
ün 10.6.2008 tarihinde yine dava dışı TOKİ'den satın aldığı taşınmazı 13.3.3009 tarihinde imzalanan devir sözleşmesi ile davacının devir aldığını, bankanın da TOKİ ile imzaladığı protokol gereğince TOKİ projelerinde konut satışı ve satış sonrası işlemlere aracılık ettiğini, gayrımenkul satış sözleşmesi ve banka ile TOKİ arasında imzalanan protokol gereğince devir masrafları ve yapılan ödemeye istinaden komisyon ve BSMV ücreti tahsil edildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni" Irza geçme, reşit olmayan kimseyi zorla alıkoyma ve uyuşturucu madde kullandırma suçlarından sanık ... ile uyuşturucu madde kullandırma suçundan sanık ...'ın yapılan yargılamaları sonunda; atılı suçlardan beraatlerine dair Diyarbakır Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 05.02.2008 gün ve 2004/1651 Esas, 2008/37 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi mağdur vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: Mağdurun babası ve vasisi olan müşteki ...'e kararın tebliğine rağmen hükmü temyiz etmediği, mağdura atanan zorunlu vekilin sanıklar hakkında şikâyetçi olduğunu bildirmeyerek, davaya katılma talebinde bulunmaması nedeniyle hükmü temyize hakkı bulunmadığından, mağdur vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 12.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava haksız kesinti yapıldığı iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir. Mahkemece; dosya içeriğine yansımayan Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali istemli olarak değerlendirme yapılmış ve gerekçe kısmında Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali şeklinde gerekçe oluşturulmuş, hüküm fıkrasında ise tahsil edilen tutarın iadesi kararı verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/29 Esas KARAR NO:2023/468 DAVA:Menfi tespit ve istirdat DAVA TARİHİ:05/01/2022 KARAR TARİHİ:20/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı banka müşterisi davalı alacaklı tarafından, davacı banka ile akdedilen sözleşmeler kapsamında tahsil edilen kredi tahsis ücretlerinin ve BSMV'nin iadesi için ... Dairesi Müdürlüğü’nün ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/39 Esas KARAR NO : 2022/26 DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 15/01/2022 KARAR TARİHİ : 19/01/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Dosya incelemesinde; Davalı Firmanın davacı banka ile imzalamış olduğu Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi sözleşmelerinden kaynaklanan 63.903, 18 TL borç ile genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmelerinden kaynaklanan henüz yasal yükümlülük tutarı ödenmemiş açık çeklerden kaynaklanan 17.355,00 TL riskin depo edilmesi talebini 06/07/2021 tarihinde konkordato komserliğine bildirdiğini ancak davalı firmanın sadece 42.039,559 TL borç bulunduğunu belirterek 21.863,59 TL alacak ile 17.355,00 TL riskin depo edilmesi yönündeki talebinin çekişmeli hale geldiğini alacağın konkordato kapsamına dahil edilerek...