Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda mahkemece fatura bedeli olan 42.123.592.000 liranın tahsiline karar verilmesi gerekirken, davacının araçtan yararlanma bedelinin mahsup edilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Sonuç: Birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına (BOZULMASINA), 1.456,00 YTL kalan harcın davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine 18.09.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Emarelere rastlanmamış olup patlamanın filtrenin ek yerlerinde oluşan bir imalat hatasından kaynaklandığı kanaatine varılmış olduğunu, ayrıca kum filtresinin sigortalı işletmenin makinelerine dahil olması ve yaşanan patlama hadisesinin ani ve beklenmedik özellikte olmasından dolayı filtre ve filtrenin yenilenmesine yönelik masrafların "makine kırılması" teminatı dahilinde olduğunun kabul edilmiş olduğunu, 05.06.2018 tarihinde gerçekleşen hasar sebebiyle .... Plastik ve Makine Kalıp Sanayi Ltd.'nin ilgili makinenin üretim ve satışını yapmakta olduğunu, bu sebeple hasardan asli ve tam kusurlu olarak sorumlu olduğunu beyanla; davanın kabulüne, icra takibine yapılan itirazın iptal edilerek takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      -Euro'yu takip tarihindeki kur değeri 3,2837 TL'den TL cinsine çevirerek asıl alacak talep ettiği anlaşılmaktadır. Birleşen dava ise; aynı sözleşme ilişkisi nedeniyle sahibi tarafından yüklenici aleyhine eksik ve ayıplı imalat bedeli nedeniyle açılan alacak davası niteliğindedir. Taraflar arasında ...tarihli yazılı sözleşme ilişkisinin varlığı, sözleşmenin halen ayakta olduğu, bu sözleşme uyarınca davalı sahibi tarafından davacı yükleniciye 90.000,00.-Euro ödeme yapıldığı hususları ihtilafsızdır. Gerek asıl davada gerekse birleşen davada uyuşmazlık; yüklenicinin sözleşmeye konu işten dolayı yapmış olduğu imalat bedelinin tutarı, eksik ve ayıplı imalat olup olmadığı, varsa bunun bedeli ve taraflar arasındaki alacak borç durumuna ilişkindir....

        Davalı ise, davanın zamanaşımına uğradığını, ihalede %31,33 oranında indirim yapılması nedeniyle fazla bedelinden de bu oranda indirim yapılması gerektiğini, sözleşme kapsamında olan ve davacı tarafça eksik bırakılan A Blok paslanmaz çelik merdiven korkulukları imalâtı nedeniyle 2.900,10 TL'nin davacı alacağından indirilmesi gerektiğini belirterek mahsup talebinde bulunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; fazla bedeli KDV hariç 17.116,46 TL olarak belirlenmiş, mahkemece belirlenen bu bedele KDV ilave edilmek suretiyle toplam 20.197,42 TL üzerinden itirazın iptâli ile takibin devamına karar verilmiştir. Davalının mahsup talebiyle ilgili olarak da, eksik karşılığında davacı tarafından birçok yapıldığı gerekçesiyle mahsup talebinin reddine karar verilmiştir. Sözleşme kapsamında eksik bırakılan işin bedelinin 2.900,10 TL olduğu taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir....

          İş sahibi ihbar zorunluluğu olmaksızın garanti süresi içinde ortaya çıkan açık ve gizli ayıplarla ilgili zamanaşımı süresi içinde seçimlik haklarını kullanarak yükleniciden ayıpların giderilmesini talep edebileceği gibi, aleyhine dava açabilecek ve bedelini ayıp giderim bedeli miktarınca ödemekten kaçınabilecektir (Yargıtay 15. H.D. 19.06.2014 gün, 2013/4976 E. 2014/4282 K. sayılı ilamı ile benzer uygulama ve içtihatları). Eksik ise sözleşme ve eklerine göre yapılması gerektiği halde yapılmayan (noksan bırakılan) işleri ifade eder. Eksik işlerin bedeli, teslim tarihine bu işlerin ikmâl edilebileceği sürenin ilavesiyle bulunan tarihteki rayiç bedellerle talep edilebilir. Eksik işler bedelinin istenebilmesi için teslim sırasında ihtirazi kayıt konulmasına ya da ihtar çekilmesine gerek yoktur. Eksik işler yönünden TBK 474-478. maddelerindeki hükümler uygulanmaz....

            Davacı vekiline her bir alacak kalemi yönünden taleplerini açıklaması için süre verilmiş ve davacı vekilince 11/01/2019 tarihli dilekçe ile; Ürünlerin zamanında geleceği düşünülerek yapılan faturalandırılmış olan masraflar ve uğranılan zararlar için şimdilik 1.250,00 TL, Davalının sözleşme edimlerini eksiksiz bir şekilde yerine getirmemesi nedeniyle yoksun kalınan kazanç için şimdilik 1.250,00 TL, Davacı tarafından davalıya ödenen 10.000 USD ve 10.000 Euro' nun ayıplı yapılan ve hiç teslimi yapılmayan ürün bedellerinin tespiti yapılarak şimdilik 1.500,00 TL' nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilinin talep edildiği görülmüştür. Davacı vekili 28/02/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; ödenen mal bedeli ve ayıplı teslim edilen ürünlerden olan alacağını 58.881,92 TL arttırarak 60.381,92 TL 'nin ve kar kaybı olan alacağını 165.903,02 TL arttırarak 167.153,02 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

              Davacı vekiline her bir alacak kalemi yönünden taleplerini açıklaması için süre verilmiş ve davacı vekilince 11/01/2019 tarihli dilekçe ile; Ürünlerin zamanında geleceği düşünülerek yapılan faturalandırılmış olan masraflar ve uğranılan zararlar için şimdilik 1.250,00 TL, Davalının sözleşme edimlerini eksiksiz bir şekilde yerine getirmemesi nedeniyle yoksun kalınan kazanç için şimdilik 1.250,00 TL, Davacı tarafından davalıya ödenen 10.000 USD ve 10.000 Euro' nun ayıplı yapılan ve hiç teslimi yapılmayan ürün bedellerinin tespiti yapılarak şimdilik 1.500,00 TL' nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilinin talep edildiği görülmüştür. Davacı vekili 28/02/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; ödenen mal bedeli ve ayıplı teslim edilen ürünlerden olan alacağını 58.881,92 TL arttırarak 60.381,92 TL 'nin ve kar kaybı olan alacağını 165.903,02 TL arttırarak 167.153,02 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

                Somut olayda, asıl alacak miktarı olan 3.829,00 TLnin dava tarihinden önce ödendiği anlaşılmakta olup, asıl alacak miktarı yönünden davanın reddine karar verilmesi isabetliyse de, yasal faiz yönünden geçici göremezlik ödeneğinin ödendiği tarihten davalı tarafından yapılan ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal faiz hesabı yaptırılarak, karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme neticesi karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir. O halde, davacı Kurum avukatının bu yönleri ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Hukuk Dairesinin yerleşik içtihat ve uygulamalarında, bedelinin tamamının yüklenici tarafından taşerona veya sahibince yükleniciye ödenmesi halinde eksik ve kusurların giderim bedeli hüküm altına alınabilir ise de bedelinin ödenmemiş olması halinde eksik ve kusurların giderim bedeli değil, varsa fazla ödenen bedelinin iadesine karar verilmesi gerektiği, bu nedenle eksik ve kusurlar gözetilerek yapılan işin fiziki oranı belirlenip bedeline uygulanarak mukayese edilmesi sonucu eksik veya fazla ödemenin belirlenmesi gerektiği; sözleşme dışı ve fazla işler yönünden ise yapılmış ve bunun sahibinin yararına olması durumunda TBK’nun 529. maddesine göre vekâletsiz görme hükümleri uyarınca işin yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayiçlerine göre belirlenecek bedelinin istenebileceği kabul edilmektedir....

                    Hal böyle olunca, mahkemece işin esasına girilerek açık ayıp, gizli ayıp ve eksik ifa ayrımı yapılması, eksik ifa nedeniyle ihbar şartı aranmaksızın davacıların 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceğinin kabul edilmesi, açık ayıplar için teslimden itibaren 30 günlük süre içinde ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığının araştırılması, gizli ayıpların ise ortaya çıkması sonrası davacıların oyalanmış olmaları karşısında davacıların daireleri ve ortak yerlerdeki payları gözetilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. " şeklindeki ilamlarında da belirtildiği üzere; ayıp ihbarı süresinde olmasa dahi satıcı ihbar süresi geçtikten sonra alıcının bildirdiği ayıpların varlığını kabul etmiş ve bunların giderilmesi taahhüdünde bulunmuş ise, artık bu ayıplardan dolayı tekeffül altında bulunmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu