Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayıp ve alacak iddiasına ilişkin olarak bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve dosya muhteviyatına sunulan bilirkişi raporları ile davacı tarafından davalıya teslim edilen etiketlerde ayıp bulunduğu ve bunun gizli ayıp niteliğinde olduğu belirtilmiştir. Buna karşın bilirkişi raporunun mali yönden yapılan incelemesinde davacı tarafça davalıya teslim edilen ürünlerin; davalının, müşterisinin 07/12/2018 tarihli ihbarı ile haberdar olduğu ve bunu davacıya bildirdiği, yine bu ürünlere ilişkin olarak 24/12/2018 ve 04/01/2019 tarihli iade faturası tanzim ettiği anlaşılmaktadır. Davacı ise bu ayıp ihbarı ve iade faturalarına istinaden ayıplı ürünleri iade almış ve faturaları ticari defterlerine kayıtlayarak ayıp iddiasını kabul etmiştir....

    BK'nın 198/3. maddesinde; “Bu kabilden bir ayıp sonradan meydana çıkarsa derhal satıcıya ihbar edilmelidir. Aksi takdirde satılan bu ayıp ile beraber kabul edilmiş addolunur.” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda mahkemenin hükmüne esas bilirkişi raporunda ayıbın niteliği tespit edilmediği gibi, tacir olan taraflar arasında usulüne uygun olarak yapılmış yazılı bir ayıp ihbarı da yoktur. Mahkemece davalının ayıp ihbarını ispatının tanık beyanları gözetilerek kabulü doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Diğer taraftan, davacının alacağı faturaya dayandığından İİK'nın 67/2. maddesi anlamında likit (bilinebilir, hesaplanabilir) bir alacak söz konusu olduğu halde davacının icra inkar tazminatı talebinin yazılı gerekçe ile reddi de doğru görülmemiştir....

      Mahkememizce dava konusu ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği ve süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığının tespiti için ayıplı ürünler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, ancak ayıp iddiasında bulunan davalı-birleşen dosya davacısı tarafından ayıplı ürünler bilirkişisi incelemesine sunulmamıştır. Davalı-birleşen dosya davacının iddia ettiği mukavemet ayıbının elle yapılan incelemede tespit edilecek açık ayıp olduğu, diğer iddia edilen baskı dayanıklılığı, sürtünmeye karşı renk haslığı, yıkamadan sonraki görünüm gibi ayıpların test yapılarak anlaşılacağı belirtilmiş, ancak davalı tarafça söz konusu incelemeler ve testler yapılmadan kesim ve dikim yapılara müşterilerine kumaşlar teslim edilmiştir. Ayıp iddiasında bulunan davalı birleşen dosya davacısı tarafından kontrol yükümlülüğü yerine getirilmemiş, ayıp tespiti yaptırılmamış ve süresinde ayıp ihbarında bulunulmamıştır....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıp sebebiyle sözleşmeden dönülmesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı tarafından davacıya satılan ürünlerde iddia edildiği şekilde ayıp olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliğinin ne olduğu(gizli-açık ayıp), muayene ve ihbar yükümlülüğünün davacı tarafça yerine getirilip getirilmediği, davacının söz konusu malları bu şartlar altında kabule zorlanıp zorlanamayacağı, davacının söz konusu malları kabule zorlanacağı ihtimalinde bedelden indirim yapılmasının gerekip gerekmediği, indirim yapılacaksa miktarının ne olduğu, hususlarında olduğunun tespitine ilişkindir. Küçükçekmece ......

          belirlendiği, gizli ayıp nedeniyle yapılan indirim sonucunda davacı tarafın Bakırköy .......

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/06/2022 NUMARASI : 2021/530 Esas - 2022/428 Karar DAVA KONUSU : Alacak KARAR : SİVAS 1....

            Birleşen dava yönünden davacı, ayıp iddiasında haklılığını ve yasal süre içerisinde gerekli ihtarları yaptığı hususunu ispat edemediğinden ayıp nedeniyle uğramış olduğu zararlara ilişkin alacak talebiyle açmış olduğu davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davanın kısmen kabulü ile 92.613,34 TL asıl alacak, 1.021,62 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 93.640,96 TL yönünden davalının Büyükçekmece ...... İcra Müdürlüğü'nün ...... esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin hükmedilen alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2....

              Asıl dava da, ----- kararında da değinildiği üzere açıklanan tarihler nazara alındığında zaten süresinde ayıp ihbarının bulanmadığı, ayıbın açık ayıp olduğu, açık ayıp olması nedeniyle ayıp nedeniyle bir indirime gidilmemiştir. Bu nedenle asıl davanın kabulüne karar verilmiştir. Karşı dava da, davacıya yüzde elli kusur verilmiştir. Bu nedenle ---- olduğu kusurlu işlerden dolayı ürün maliyeti ----yüzde elli kusurlu olarak bu maliyetin yarısı olan ----maliyetin yarısını isteyebilir. Bunu istemesi ayıp ihbarına bağlı değildir. Ayıp ihbarı yapılmayan ancak ayıplı olduğu belirlenen emtiadan ötürüdür. Bu nedenlerle maddi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Manevi tazminata ilişkin olarak davacının kişilik haklarına ilişkin bir saldırının olmadığı anlaşıldığından manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir. Bu nedenlerle karşı davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                CEVAP; davalı... şirketi vekilinin 16/07/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesi tebliğ edilmeden duruşma günü verilmesinin hukuka aykırı olduğunun iddia edildiği, ayrıca davacının şirket olması sebebiyle uyuşmazlığın tüketici ihtilafı olmayıp, mahkememizin görevsiz olduğu belirtilerek görev itirazında bulunulduğu, ayrıca görev itirazı ile bağlantılı olarak yetkili mahkemeden davanın açılmadığı belirtilerek, yetki ilk itirazında bulunulduğu, davacı tarafın delilleri tebliğ edilmediğinden davacı tarafın sunacağı delillerin kabul edilmemesini talep ettiklerini, karşı tarafın itiraz ve karşı delil sunma imkanlarının saklı olduğunu, esasa ilişkin olarak da davaya konu araçta üretimden kaynaklı ayıp olarak kabul edilebilecek bir durum bulunmadığı, ayıp olarak nitelendirilen hususların kullanım hatasına veya müşteri memnuniyetsizliğine dayalı olduğu, ayrıca arıza şikayetleri sonucu servislerince onarım yapılarak sorunsuz bir şekilde aracın teslim edildiği gibi beyanlar yapılarak...

                  Davacı vekili diğer alacak kalemleriyle birlikte ayıp ve eksik işlerin giderilme bedeli olarak 30.000 TL talep etmiştir. Bilirkişler 10.050.00 TL ayıp ve eksik işler giderim bedeli talep etmiş, mahkemece bu kalem için 3.000,00 TLye hükmolunmuştur. Bu bedelin hangi kriterlere göre hükmolunduğu da açıklanmamıştır. 6502 sayılı Yasa'nın 11. Maddesinde ayıp nedeniyle tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiş olup, 6502 sayılı Kanun'un 11. Maddesinde; "(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir....

                  UYAP Entegrasyonu