Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in eşi olan Emine Geçer haricindeki murisin alt soyu olan tüm yasal mirasçıların süresi içerisinde mirası reddettiklerini, bunun üzerine alınan mirasçılık belgesi gereğince ortaklar kurulu tarafından muris ...’in tüm paylarının eşi Emine Geçer’e miras yoluyla intikaline karar verildiğini, ancak bu kararın tescilinin davalı ... tarafından mirasçılık belgesinin yeterince açık olmadığı gerekçesiyle reddedilerek geçici olarak tescil edildiğini, oysa TMK’nın 613. maddesinde altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde bunların payının sağ kalan eşe geçeceğinin belirtildiğini, bu nedenle davalı tarafından tescil talebinin reddedilerek geçici tescil yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek geçici tescilin kesin tescile dönüştürülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

    Altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde sağ eş mirası reddetmemiş ise bunların payı sağ kalan eşe geçer ( TMK md. 613 ). Sağ kalan eş daha sonra vefat ettiğinden Türk Medeni Kanununun 613. maddesi hükmü gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 06.02.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      in gözaltında kaldığı sürenin TCK.nun 63. maddesi gereğince cezasından mahsubuna karar verilmemiş ise de, bu husus infaz sırasında nazara alınması mümkün görülmüştür. 1-Açılan davanın niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı bulunmayan gümrük idaresinin müdahilliğine karar verilerek lehine vekalet ücreti takdir edilmesi, 2-Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu yargılamada katılan sıfatını almadığı halde yararına vekalet ücretine hükmolunması, 3-Sanıklar hakkında tayin olunan ve kısa süreli olmayan 1 yıl 8 ay hapis cezasının 5237 sayılı TCK.nun 51.maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmiş bulunmasına göre, 5237 sayılı TCK.nun 53/1.maddesi uyarınca hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak belli hakları kullanmaktan yoksun bırakmaya karar verilirken, anılan yasa maddesinin 3.fıkrasının "Mahkum olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyun üzerindeki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki...

        İcra takibine dayanak mahkeme ilamının konusunun miras hukukunda (altsoyun denkleştirilmesinden) kaynaklı alacak davası olduğu, bu itibarla yerine getirilmesi açısından kesinleşmesinin hukuken şart olmadığı anlaşılmakla şikayetin kabulü ile Trabzon İcra Müdürlüğünün 2020/18299 Esas sayılı dosyasında 22/10/2020 tarihli kararın iptaline" dair karar verildiği anlaşılmıştır. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; ayni hak temelindeki davalarla ilgili kararların kesinleşmeden icraya konulması ve infazının mümkün olmayıp bu tür davalarla ilgili fer'i nitelikteki hususların da icra kabiliyetinin olmadığını, icra dosyasında takibin durdurulmasına ilişkin işlemin yerinde olduğunu, mahkemece verilen kararın isabetsiz olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ica memur işlemini şikayete ilişkindir....

        nun 613.maddesinde "altsoyun tamamının" ibaresi yazılır iken bu altsoyun "En yakın" altsoy olduğu açıklanmamış ise de, madde başlığının en yakın mirasçıları düzenlemesi karşısında TMK.'nun 613.maddesindeki altsoyun tamamı ibaresinden, murisin ölümü anında mirasçılık sıfatı kazanan en yakın altsoy olduğu kabul edilmelidir. Nitekim Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 2016/7022 Esas, 2017/132 Karar sayılı kararında da murisin altsoyu olan çocuklarının tamamı mirası reddettiklerinde bunların payının murisin torunlarına değil sağ kalan eşe geçeceği ve sağ kalan eşin mirasın tamamı yönünden mirasçı olacağı düzenlenmiştir. Buna göre, dairemizce murisin en yakın mirasçıları olan sağ kalan eş ve altsoyu olarak çocukları var ise çocukların tamamının mirası reddetmesi halinde bunların payının kendi altsoylarına geçmeyip mirasın tamamının sağ kalan eşe geçeceği kabul edilmiştir....

        Mahkemenin kabulünün aksine 313/1.fıkrasında üç bent halinde düzenlenen hükümler birbirinden bağımsız olup, bentlerde yer alan koşullardan herhangi biri halinde, gerçekleşmesi var ise altsoyun muvafakatının olması ergin ya da kısıtlının evlat edinilmesi için yeterlidir. Ergin kişinin evlat edinilmesine ilişkin koşullar davada gerçekleştiğinden, davanın kabulü ile evlat edinmeye karar verilmesi gerekirken yerinde bulunmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          halinde altsoyun da miras hakkının son bulduğunu, davacının hak talep edemeyeceğini bildirip davanın reddini savunmuşlardır. Birleştirilen davada davacılar, maliki oldukları 421 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki 4 ve 5 no'lu BB'lerin taraflarından yaptırıldığını, daha sonra arsa sahibi ......... .........ile ......... ...... tarafından arsa paylarının devredildiğini ileri sürerek, dava konusu 4ve 5 no'lu BB'lerin taraflarından yaptırıldığının tespitini istemişlerdir. Birleştirilen davada davalı ......, davacıların kayıt maliki olması nedeniyle dava açmakta hukuki menfaatlerinin bulunmadığını, öte yandan dava konusu taşınmazlarda herhangi bir hakkının bulunmaması nedeniyle kendisine husumet yöneltilemeyeceğini bildirip davanın reddini savunmuştur. Birleştirilen davada davalılar ... ve ......, davayı kabul ettiklerini bildirmişlerdir. Mahkemece, asıl dava yönünden; davacı ......'...

            in eşi olan ... haricindeki murisin alt soyu olan tüm yasal mirasçıların süresi içerisinde mirası reddettiklerini, bunun üzerine alınan mirasçılık belgesi gereğince ortaklar kurulu tarafından muris ...’in tüm paylarının eşi ...’e miras yoluyla intikaline karar verildiğini, ancak bu kararın tescilinin davalı ... tarafından mirasçılık belgesinin yeterince açık olmadığı gerekçesiyle reddedilerek geçici olarak tesciline karar verildiğini, oysa TMK’nın 613. maddesinde altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde bunların payının sağ kalan eşe geçeceğinin belirtildiğini, bu nedenle davalı tarafından tescil talebinin reddedilerek geçici tescil yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek geçici tescilin kesin tescile dönüştürülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Diğer taraftan mahkemece, TMK'nın 633. maddesinde öngörülen hak düşürcü sürenin geçirilmiş olması nedeniyle isteğin reddine karar verilmiş ise de; TMK'nın 612. maddesinde "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras sulh hukuk mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir" hükmü ile aynı kanunun 613. maddesinde "Altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde, bunların payı sağ kalan eşe geçer" ve ayrıca 636. maddesinde "Mevcudu borçlarını ödemeye yetmeyen terekenin tasfiyesi, sulh hukuk mahkemesinde iflas hükümlerine göre yapılır" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddedilen ve bu sebeple iflas hükümlerine göre tasfiyeye tabi hale gelen terekenin, TMK'nın 612. maddesi atfıyla TMK'nın 636. maddesi gereğince iflas hükümlerine göre tasfiyesine karar verilmesi gerekir....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2021 NUMARASI : 2021/243 ESAS DAVA KONUSU : Alacak (Altsoyun Denkleştirmesinden Kaynaklı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

                UYAP Entegrasyonu