Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

USD asıl alacak, 87 ve 91 nolu projeden kaynaklanan nakde dönüşen 118.636,12 TL asıl alacak, nakde dönüşen teminat mektubundan kaynaklanan 529.284,22 TL asıl alacak, nakde dönüşen aval verilen bonolardan kaynaklanan 605.957,20 TL asıl alacak olmak üzere toplam 167.239,26 USD nakdi asıl alacak , 42.586,72 USD nakde dönüşen asıl alacak , 1.253.877,54 TL nakde dönüşen asıl alacak üzerinden alacaklı olduğu ,58- 64- 69 ve 79 no lu projeden kaynaklanan asıl alacağın 85.537,77 USD lik bölümüne takip tarihi olan 04/01/2016 , 42.586,72 USD lik bölümüne nakde dönüştüğü 12/02/2016 , 81.701,49 USD lik bölümüne dava tarihi olan 17/03/2017 tarihinden itibaren , 87 ve 91 nolu projeden kaynaklanan nakde dönüşen asıl alacağın 58.459,78 TL lik bölümüne nakde dönüştüğü 18/02/2016 , 60.176,34 TL lik bölümüne nakde dönüştüğü 29/02/2016 tarihinden itibaren ,nakde dönüşen teminat mektubundan kaynaklanan asıl alacağın 263.284,22 TL lik bölümüne nakde dönüştüğü 14/03/2016 , 133.600,00 TL lik...

alacağın %20'si tutarında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

    DELİLLER: - Sözleşme - İcra Dosyası - Bilirkişi raporu DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. ... Dairesinin ... sayılı icra dosyasının incelenmesinde, alacaklı-davacı banka tarafından, davalı borçlular hakkında 08/03/2019 tarihinde icra takibi yapıldığı, 19.568,90 TL asıl alacak, işlemiş faizi ve ferileri ile toplam 21.871,85 TL alacağın takibe konu edildiği, davalı borçlularca süresinde icra takibine itiraz edildiği ve davanın İİK'nun 67. maddesi uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu genel kredi sözleşmesinin incelenmesinde, sözleşmenin davalı şirket ile 10/02/2017 tarihinde imzalandığı, diğer davalı ... Atila'nın 10/12/2017 tarihli kefalet sözleşmesi ile kefil olduğu, TBK’nın 583 ve devamı maddesince kefalet sözleşmesinin geçerlilik koşullarını taşıdığı görülmüştür....

      DELİLLER: - Sözleşme - İcra Dosyası - Bilirkişi raporu DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. ... Dairesinin ... sayılı icra dosyasının incelenmesinde, alacaklı-davacı banka tarafından, davalı borçlu hakkında 10/01/2019 tarihinde icra takibi yapıldığı, 5.522,97 TL asıl alacak, 80,50 TL işlemiş faiz, 4,03 TL BSMV olmak üzere toplam 5.607,50 TL alacağın takibe konu edildiği, davalı borçlu süresinde icra takibine itiraz edildiği ve davanın İİK'nun 67. maddesi uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu genel kredi sözleşmesinin incelenmesinde, sözleşmenin dava dışı ... Lastik... Ltd....

        DELİLLER: - Sözleşme - İcra Dosyası - Bilirkişi raporu DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Ankara .... İcra Dairesinin ... sayılı icra dosyasının incelenmesinde, alacaklı-davacı banka tarafından, davalı borçlular hakkında 10/01/2019 tarihinde icra takibi yapıldığı, 21.919,93 TL asıl alacak, 321,49 TL işlemiş faiz, 16,07 TL BSMV olmak üzere toplam 22.257,49 TL alacağın takibe konu edildiği, davalı borçlularca süresinde icra takibine itiraz edildiği ve davanın İİK'nun 67. maddesi uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu genel kredi sözleşmesinin incelenmesinde, sözleşmenin dava dışı ... Lastik... Ltd....

          Ancak; Mahkemece, bilirkişi raporunda hesaplanan asıl alacak ile birlikte asıl alacağın dava tarihine kadar işlemiş yasal faizi toplamına hükmedilmiş olduğundan, asıl alacağın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili yerine, asıl alacak ile birlikte faiz de dahil edilmek suretiyle bulunan miktarın dava tarihinden yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş olması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçeli kararın ikinci satırında yer alan “alacağın” ibaresinden sonra gelmek üzere “asıl alacağa” ibaresinin yazılması suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            ye 2 nolu hakedişten kaynaklanan alacağını saklı tutarak devrettiğini, iki yıl önce kesinleşen ve tahakkuka bağlanan 2 nolu hakedişten kaynaklanan 20.000,00 TL alacağının ödenmediğini belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 4.000,00 TL'nin faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Kural olarak borç ilişkisi kimler arasında meydana gelmişse, alacaklılık ve borçluluk sıfatları da bu kişilere ait olup, bunun doğal sonucu olarak, borçlu kime karşı ifa yükümü altına girmişse, alacak hakkı da o kişiye aittir. Alacaklının, alacağını üçüncü bir kişiye devretmesi mümkün olup, alacağın temliki, alacağı devreden alacaklı ile devralan kişi arasında yapılacak yazılı bir sözleşme ile meydana gelir. Alacağın temlikinde alacaklı, halen sahip olduğu bir hakkını devredebileceği gibi, henüz mevcut olmayan, müstakbel bir alacağını da devredebilir....

              Dava, temlik edilen alacağın tahsil edilememesi nedeniyle temlikin ivazı olduğu anlaşılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın ödenmediği iddiasıyla yapılan takibe itiraz nedeniyle İİK'nın 67. maddesine göre açılmış itirazın iptâli davasıdır. Alacak, bir edim karşılığında devredilmişse devreden, devir sırasında alacağın varlığını ve borçlunun ödeme gücüne sahip olduğunu garanti etmiş olur (TBK 191/1). Edim karşılığı devirden anlaşılması gereken temlikin ivazlı olmasıdır. İvazlı temlik halinde devreden borçlunun ödeme gücünden de sorumludur. Borçlunun ödeme gücü bulunmadığından söz edebilmek için alacağı devralanın asıl borçluya karşı hukuki yolları tüketmesi gerekir. Alacağın tahsili için hukuki yollara başvurmaksızın ivazlı temlik sorumluluğu nedeniyle devredenden doğrudan talepte bulunması mümkün değildir (Yargıtay 15. HD. 10.11.2014 tarih 2014/4301 Esas 2014/6477 Karar)....

                Kısmi dava, alacağın yalnızca bir bölümü için açılan dava olarak tanımlanmaktadır.bir davanın kısmi dava olarak nitelendirilebilmesi için, alacağın tümünün aynı hukuki ilişkiden doğmuş olması ve alacağın şimdilik belirli bir kesiminin dava edilmesi gerekir. diğer bir söyleyişle, bir alacak hakkında daha fazla bir miktar için tam dava açma imkânı bulunmasına rağmen, alacağın bir kesimi için açılan davaya, kısmi dava denir. kısmi dava açılabilmesi için talep konusunun bölünebilir olması gerekli olup, açılan davanın kısmi dava olduğunun dava dilekçesinde açıkça yazılması gerekmez. dava dilekçesindeki açıklamalardan davacının alacağının daha fazla olduğu ve istem bölümünde “fazlaya ilişkin haklarını saklı tutması” ya da “alacağın şimdilik şu kadarını dava ediyorum” demesi, kural olarak yeterlidir (yargıtay hgk 02.04.2003 gün ve 2003/4- 260 esas 271 k. sayılı ilamı; pekcanıtez; h./atalay m....

                - K A R A R - Davacı vekili, kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek, itirazın iptali ile inkar tazminata hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davalının sözleşmeden kaynaklanan 2.950.18 YTL borçlu olduğu, alacağın likit bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekilinin temyizi icra inkar tazminatına yöneliktir. Kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak likit (muayyen, hesap edilebilir) olduğundan İİK.nun 67/2.maddesi uyarınca hükmedilen miktar üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken aksi düşünceyle bu istemin reddedilmesi isabetli görülmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu