Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Istanbul Bölge Adliye Mahkemesince yapılan incelemede 2019/1675 E.2021/2631 K.sayılı ilamı ile taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesi bulunduğundan bahisle ve 2017 yılında çıkan uyuşmazlıkta başkanlar kurulunca yapılan oylama neticesi dairemizin görevli olduğundan bahisle görevsizlık kararı verilmiştir. Her ne kadar davanın adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğundan bahisle dosya dairemize gönderilmiş ise de ;somut olayda adi ortaklığı oluşturan davalı şirketler ile davacı arasında adi ortaklık sözleşmesi mevcut değildir. Davacı ile davalılardan T8 ve Ticaret Limited Şirketi arasında imzalanan Gayrimenkul Pay Ortaklığı Sözleşmesi gereğince, İstanbul ili, Esenyurt ilçesi, 1440 Ada, 15 Parselde inşa edilecek binada 1 adet 3+1, brüt 130- 140 m2 alanlı dairenin 90.000,00 TL'ye davacıya satışı hususunda anlaşmaya varılmıştır. Sözleşmenin 2.maddesinde “Temsilci (T8 Ltd....

Şirketinin ise; adi ortaklık içerisinde bir tüzel kişilik olduğunu, sözkonusu adi ortaklığın tasfiyesi amacıyla yine müvekkili tarafından ... 15.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/141E. (... 38.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/37E. sayılı dava dosyasında açılan davanın halen derdest olduğunu, adi ortaklık ilişkisinde elde edilen paraların adi ortaklıkta yönetici konumunda olan 2017 yılına kadar davalı ...'...

    Taraflar arasındaki dava, adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 19.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Adi ortaklığından icra takip tarihi itibariyle .....kredi kartından kaynaklanan 20.375,65 TL asıl alacak + 1.410,67 TL işlemiş faiz + 70,53 TL BSMV olmak üzere toplam 21.856,86 TL nakit alacağının bulunduğu, davalılar ... ve ...'in sorumluluk tutarının belirlenmesi; Adi ortaklığı oluşturan kişiler Adi ortaklığın borçlarından üçüncü kişilere karşı bütün mal varlıkları ile sorumludurlar, ortaklar arasında müteselsil sorumluluk bulunur, buna göre Bankanın asıl borçlu ... ve Ortağı isimli adi ortaklıktan kredi kartından kaynaklanan 20.375,65 TL asıl alacak +1.410,67 TL işlemiş faiz + 70,53 TL BSMV olmak üzere Toplam 21.856,86 TL nakit alacağından davalılar ... ve ...'in müteselsilen sorumlu oldukları yönünde rapor düzenlenmiştir. Bilirkişi ek raporu fennî sıhhati haiz, dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin konu ile ilgili içtihatları ile uyumlu bulunduğundan hükme esas alınarak, davalıların Kayseri Banka Alacakları İcra Müdürlüğü'nün ......

        Bunun yanında Türk Borçlar Kanununun 627.maddesine göre; ortaklardan birinin ortaklık işleri için yaptığı giderlerden veya üstlendiği borçlardan dolayı diğer ortaklar, ona karşı sorumlu olurlar, bu ortağın, yönetim işleri yüzünden doğrudan doğruya uğradığı zararlar ile ortaklığın yönetiminden kaynaklanan tehlikeler sonucunda doğan zararları, diğer ortaklar gidermekle yükümlüdürler. TBK'nın 627.maddesi anlamında gider; ortakların ortaklık işlerini ve dolayısıyla ortaklık amacını gerçekleştirmek için yaptıkları veya kendi idare faaliyetlerinin zorunlu sonucu olarak ortaya çıkan harcamalar olarak ifade edilebilir. Bu giderlere örnek olarak; adi ortaklığa ait işletmenin kirası, ortaklık işleri için yapılan seyahat masrafları, ortaklığa ait araçların tamir ve bakım bedelleri, ortaklığa alınan malların bedelleri...vb. gösterilebilir....

          Takip ve davanın adi ortakların tamamı ya da yönetim ve temsil yetkisini haiz ortak tarafından yapılıp açılması gerekmektedir. Somut olaya gelince, takip adi ortaklık tarafından başlatılmış, dava da adi ortaklık tarafından açılmıştır. Bununla birlikte, davayı takip eden vekilin vekâletnamesi de adi ortaklığı oluşturan şirketler tarafından ayrı ayrı verilmemiş, adi ortaklık adına düzenlenmiştir. Bu durumda, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından dosya kapsamında taraf teşkilinin sağlanmadığı anlaşılmaktadır....

            İlk derece mahkemesi tarafından; " Davanın adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın TBK'da düzenlenen adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı olduğu, tarafların TTK'da düzenlendiği gibi tacir sıfatını taşımadığı, adi ortaklığın konusunun ticari gelir elde etmek olması, davayı kendiliğinden ticari dava haline getirmeyeceği ve TTK'da ön görülen tarafların her ikisinin de tacir olması koşulunun davada oluşmadığı, adi ortaklık hususu da TTK'da düzenlenmediğinden mal varlığı haklarına ilişkin olan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği" gerekçeleriyle 1-HMK 4/1-a maddesi uyarınca Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, 2-HMK 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine...

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 14/07/2021 NUMARASI : 2020/337 Esas 2021/530 Karar DAVACILAR : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/07/2020 KARAR TARİHİ : 16/03/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2023 Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı ... İnş. Tic. A.Ş. vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. DAVA Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adi ortaklığın davalı bankada hesabı bulunduğunu, müvekkillerinden .... Şti.'nin davalı bankadan kullandığı kredi borcu nedeniyle adi ortaklık hesabına yatan paraya davalı tarafından bloke konulduğunu, adi ortaklık hesabının ve .... Şti.nın hesabının ayrı hesaplar olduğunu, davalının .... Şti. nedeniyle adi ortaklıktan parasını alabilmesi için .... Şti.'...

                SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İki veya daha fazla işletmenin belli ---- ulaşmak için katkılarını birleştirdikleri ---------------bulunmadığından taraf ehliyeti olmadığını, ortaklar, ortaklık borçlarından dolayı alacaklılara karşı doğrudan doğruya ve sınırsız olarak tüm varlıklarıyla sorumlu olduklarını, ancak gerçek ve tüzel kişilerin taraf ehliyetinin bulunmadığını, ortaklık adına açılacak davaların adi ortaklığı oluşturan ortaklardan herhangi biri tarafından açılmasının ----olduğunu, adi ortaklığın ------- bulunmadığından, adi ortaklık aleyhine dava ikame edilemeyeceğini, adi ortaklığa açılacak davalarda, ----- bulunan ortaklara davanın açılması, her birine ayrı ayrı dava dilekçesi gönderilmesi gerektiğini, yasal zorunluluğun bu şekilde olduğunu aksinin hukuken kabul edilemeyeceğini, davanın ------- husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, her ne kadar ---- tarafından ---- ödenmediğinden bahisle takip başlatılmışsa da herhangi bir şekilde bahse konu kullanımlardan...

                  Dava konusu uyuşmazlık, davacı ile davalı arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığı, varsa adi ortaklık faaliyetinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi geçerlilik yönünden herhangibir şekle tabi olmayıp, sözlü yapılan adi ortaklık sözleşmesi geçerli ise de inkarı halinde bu ortaklığın varolduğunu ileri süren kişinin bu ortaklığı, uygulanması gerekli HUMK'nun 287-288 ve 290 maddeleri gereğince (yasal sınır aşıldığından) ispatı gerekir. Medeni Kanun madde 6 gereğince, "Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür." Somut olayda; Yargıtay ... Sayılı ilamı ile taraflar arasında iş makinesinden kaynaklanan adi ortaklık ilişkisinin kurulduğu kabul edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu