Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yerel mahkemece; fark kıdem tazminatı, fazla mesai alacağı, ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücreti, yıllık ücretli izin alacağı ile fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücretinin süresinde ödenmemesi nedeniyle 5953 sayılı Basın İş Kanunu'ndan kaynaklanan % 5 fazlalık alacağının tahsiline, ihbar tazminatı ile ilgili talebinin ve davalı-karşı davacının açmış olduğu karşı davasının reddine karar verilmiştir. 1-lbra sözleşmesi, hukukunda geniş bir uygulama alanına sahip olmasına, işçinin sözleşmesinden doğan tazminat ve diğer işçilik haklarının sona erdirmesine ve İsviçre Borçlar Kanunu'nun 115. maddesinde düzenlenmiş bulunmasına karşın, Türk Borçlar Kanunu'nda yer almamış, İş Kanunlarında da bir düzenleme öngörülmemiştir. ibra, alacak ve borcu doğrudan doğruya ve kesin olarak ortadan kaldırır. Tam ibrada borcun tamamı, kısmi ibrada ise borcun ibra edilen kısmı sona erer. Bunun sonunda borçlu da borcundan kısmen ya da tamamen kurtulur. (Fikret Eren. Borçlar Hukuku 8....

    İlk derece mahkemesi tarafından, sözleşmesinin, davalı işverenlik tarafından 04.02.2011 tarihli ihtarname ile İş Kanunu'nun 25/ll-e maddesi kapsamında feshedildiği, davacının hakkındaki suçlamalarla ilgili açılan kamu davasında beraatine karar verildiği, feshin haklı nedene dayanmadığı gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacak isteklerinin kabulüne, yıllık ücretli izin ve fazla çalışma alacak isteklerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalı yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur. ....

    Bu nedenle zamanaşımı da sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar. Somut olayda, davacı davalı Bakanlıkta üstlenen alt işverenler nezdine temizlik işçisi olarak çalışmış olup bir kısım ücret alacakları ile birlikte yıllık izin alacağının da olduğunu iddia etmiştir. Davacı 28.05.2010 tarihinde davayı açmış ve dava dilekçesinde bizzat halen yerinde çalıştığını beyan etmiştir. Yıllık izin ücretinin talep edilebilmesi için sözleşmesinin feshi şarttır. Dosya içerisinde bulunan davacının 20.09.2010 tarihinde işe iade talepli açmış olduğu .... İş Mahkemesinin 2010/911 Esas - 2013/54 Karar sayılı dosya kapsamından davacının akdinin 31.07.2010 tarihinde son bulduğu anlaşıldığından 28/05/2010 dava tarihinde yerinde çalışmakta olan davacının yıllık izin ücreti talep edemeyeceği gözetilmeksizin mahkemece hatalı değerlendirme ile yıllık izin ücret talebinin reddi yerine kabulü hatalı olup bozma sebebidir....

      İş güvencesi hukukunda, işçinin sözleşmeye aykırı davranışta bulunduğundan şüphe ediliyor ve bu yüzden taraflar arasında ilişkisinin devamı için gerekli olan güvenin yıkılması veya ağır zedelenmesi nedeniyle sözleşmesi feshedilmişse şüphe feshinden bahsedilir. Bunun için, ilişkisinin devamı için gerekli olan güveni yıkmaya elverişli objektif olay ve vakıalara dayanan güçlü bir şüphenin mevcut olması ve bu olayın aydınlatılmasına yönelik, işverenin kendisinden beklenebilecek bütün çabaları göstermesi gerekmektedir....

        CEVAP: Davalı vekili Mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; davacının aralarındaki sözleşme gereğince 14/05/2020 tarihinden itibaren müvekkili şirket bünyesinde çalışan personelin taşınmasına başlaması gerekirken hiç bir personeli evinden alıp yerine götürmediği gibi yerinden alıp evine de geri götürmediğini yani sözleşmede taahhüt ettiği edimi yerine getirmediğini, müvekkilinin haklı olarak sözleşmeyi 04/06/2020 tarihinde feshettiğini, davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. YAPILAN YARGILAMA, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, hizmet sözleşmesinin feshinden doğan tazminat davasıdır. Mahkememizce tensip zaptı düzenlenerek tarafların bildirdiği deliller toplanmış, dava miktar itibariyle basit yargılama usulüne tabi olduğundan ön inceleme duruşma günü tayin edilmiştir....

          Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Davacının sözleşmesinin feshinden sonra devralan işverende çalışmasının olmadığı ve işçilik alacaklarından sadece devreden işverenin sorumlu olduğu düşünülerek aynı yönde yerel mahkeme kararının onanmasına dair hüküm kurulmuş ise de, işyerinin aktif ve pasifleriyle bir bütün olarak devrinde doğmuş bulunan işçilik alacaklarının da devralan işverene geçtiği gözden kaçırılarak karar verildiği anlaşılmakla yukarıda tarih ve numarası belirtilen ONAMA KARARININ ORTADAN KALDIRILMASINA ve hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mah. Sıf.) Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın akdinin haksız feshinden doğan alacağa ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 7. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 08/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlık akdinin feshinden doğan alacağına ilişkin olup mahkemesince karar verilmiş bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 7. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine Başkanlığına gönderilmesine 10/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi Sıfatıyla) Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın akdinin haksız feshinden doğan işçilik alacaklarına ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 9. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 05/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-4857 sayılı İş Kanununun 59. maddesinde, sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır. Aktın feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu sebeple zamanaşımı da sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar....

                    UYAP Entegrasyonu