WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama,toplanan deliller neticesinde, işçi ve işveren tarafı oldukları iş ilişkisinde başlangıçta teminat amacı ile senetler alınması uygulamasının bulunduğu, işçi işveren ilişkisinin kanıtlanması halinde senedin teminat senedi olarak kabul edilmesi gerektiği, SGK kayıtlarına göre davacının sigortalı çalışan, davalının işveren konumunda olduğu gözetildiğinde davacının davalıya borcunun bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, Malatya 3.İcra Müdürlüğü'nün 2011/2834 esas numaralı dosyasının dayanağı senet nedeniyle davacının davalıya borcunun bulunmadığının tespitine, davalı aleyhinde %40 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir Yanlar arasındaki uyuşmazlık işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanmakta olup mahkemenin de kabulü bu yönde olduğundan hüzmet ilişkisinden kaynaklanan davaların iş mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden mahkemece görev yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken...

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/05/2023 NUMARASI : 2022/52 2023/265 DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Mahalli mahkemesinden verilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; Bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; Davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2020 NUMARASI : 2016/1276 ESAS, 2020/59 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Davalı cevap dilekçesinde özetle, alacakların zamanaşımına uğradığını, taleplerin yersiz olduğunu, davanın haksız açıldığını ve reddine karar verilmesini savunmuştur. İlk derece Mahkemesi tarafından kararın gerekçe kısmında belirtilen sebeplerle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair karar verilmiştir. İlk derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı davalı taraf yasal süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunmuştur....

    Dava, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak davası olup, ilk dereceli mahkemece, davanın kısmen kabulüne - kısmen reddine, şeklinde karar verilmesi nedeni ile karar, davacı işçi vekili ile davalı işveren vekili ile tarafından istinaf edilmiştir. İş bu dava dosyasının, istinaf incelemesi aşamasında, vekaletnamelerinde, "kanun yollarından feragat ve / veya temyizden feragat" yetkileri bulunan, davacı işçi vekili ile davalı işveren vekilinin, 31.12.2020 ve 07.01.2021 Uyap giriş / oluşturma tarihli dilekçeleri ile ayrı ayrı istinaf başvurularından feragat ettikleri anlaşılmakla; davacı ve davalı taraf istinaf başvurularının ayrı ayrı feragat nedeniyle reddine, dair, karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır....

    İşçinin ücretinin ve Asgari geçim indiriminin ödendiğini davalı işveren yazılı belge ile ispatlamalıdır. Somut uyuşmazlıktan davalı tarafından sunulan ücret bordroları ve bu bordroları destekleyen banka ödemeleri karşısında, ödemelerin eksiksiz gerçekleştiği anlaşılmakla, davacının ücret ve asgari geçim indirimi talebine ilişkin talebinin ise reddine karar vermek gerekmiştir. Öte yandan iş bu davanın ikame tarihi de gözetilmek suretiyle; dava dilekçesinde de açıkça görüleceği üzere kısmi dava olarak değil 6100 sayılı HMK'nın 107. maddesine göre belirsiz alacak davası niteliğinde açıldığı anlaşılmaktadır. Belirsiz alacak davası mevcut yasal düzenleme çerçevesinde üç değişik şekilde açılabilir. Eda (tahsil talebi ile) davası niteliğinde belirsiz alacak davası, tespit niteliğinde belirsiz alacak davası açılabileceği gibi kısmi eda külli tespit şeklinde belirsiz alacak davası da açabilir. Her bir dava türünün farklı özellikleri bulunmaktadır....

    KALDIRMA-GÖNDERME KARARINDAN ÖNCE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından; "Bu itibarla, mahkememizce yapılan yargılama ve incelenen tüm dosya kapsamına göre, davacının arabuluculuk bürosuna başvuru dilekçesinde uyuşmazlık konusunu işçilik alacakları olarak belirttiği, davacının bu dilekçesinde alacak kalemlerini belirtmediği, arabuluculuk başvuru formunda da dava türünün işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan olarak belirtildiği, arabuluculuk son tutanağında da arabuluculuk konusu uyuşmazlığın işçilikten kaynaklanan alacak olarak belirtildiği, arabuluculuk son tutanağında talep edilen alacakların ayrı ayrı tespit edilmesinin gerektiği, arabuluculuk son tutanağında ise hangi alacak kalemleri konusunda anlaşmaya varılamadığının tek tek belirtilmemiş olduğu, dolayısıyla davacının dava dilekçesi ile talep etmiş olduğu alacak kalemleri yönünden usulüne uygun bir arabulucuya başvurusunun bulunmadığı, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun dava şartı olarak arabuluculuk kenar...

    KALDIRMA-GÖNDERME KARARINDAN ÖNCE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından; "Bu itibarla, mahkememizce yapılan yargılama ve incelenen tüm dosya kapsamına göre, davacının arabuluculuk bürosuna başvuru dilekçesinde uyuşmazlık konusunu işçilik alacakları olarak belirttiği, davacının bu dilekçesinde alacak kalemlerini belirtmediği, arabuluculuk başvuru formunda da dava türünün işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan olarak belirtildiği, arabuluculuk son tutanağında da arabuluculuk konusu uyuşmazlığın işçilikten kaynaklanan alacak olarak belirtildiği, arabuluculuk son tutanağında talep edilen alacakların ayrı ayrı tespit edilmesinin gerektiği, arabuluculuk son tutanağında ise hangi alacak kalemleri konusunda anlaşmaya varılamadığının tek tek belirtilmemiş olduğu, dolayısıyla davacının dava dilekçesi ile talep etmiş olduğu alacak kalemleri yönünden usulüne uygun bir arabulucuya başvurusunun bulunmadığı, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun dava şartı olarak arabuluculuk kenar...

    KALDIRMA-GÖNDERME KARARINDAN ÖNCE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından; "Bu itibarla, mahkememizce yapılan yargılama ve incelenen tüm dosya kapsamına göre, davacının arabuluculuk bürosuna başvuru dilekçesinde uyuşmazlık konusunu işçilik alacakları olarak belirttiği, davacının bu dilekçesinde alacak kalemlerini belirtmediği, arabuluculuk başvuru formunda da dava türünün işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan olarak belirtildiği, arabuluculuk son tutanağında da arabuluculuk konusu uyuşmazlığın işçilikten kaynaklanan alacak olarak belirtildiği, arabuluculuk son tutanağında talep edilen alacakların ayrı ayrı tespit edilmesinin gerektiği, arabuluculuk son tutanağında ise hangi alacak kalemleri konusunda anlaşmaya varılamadığının tek tek belirtilmemiş olduğu, dolayısıyla davacının dava dilekçesi ile talep etmiş olduğu alacak kalemleri yönünden usulüne uygun bir arabulucuya başvurusunun bulunmadığı, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun dava şartı olarak arabuluculuk kenar...

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1692 KARAR NO : 2020/1160 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ELAZIĞ İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2020 NUMARASI : 2020/105 ESAS, 2020/467 KARAR DAVA KONUSU : ALACAK (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı MSB tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; asıl işverenin davalı Bakanlık, diğer davalı şirketin ise alt işveren olduğu Elazığ 8....

    DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin işe giriş tarihinden itibaren davalı belediyenin alt işverenler ile yaptığı personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yine davalı belediyenin ait işyerinde güvenlik işçisi olarak çalışmaya başladığını, çalışmasını değişen alt işveren şirketler nezdinde sürdürdüğünü, son olarak ise Nisan 2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 127. maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye eklenen geçici 24. madde kapsamında davalı belediyenin tek ortağı olduğu personel temini amaçlı kurulan belediye şirketi T5 nezdinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini ileri sürerek müvekkilinin davalı işverenlik ile arasındaki iş ilişkisinden ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklı olarak doğmuş bulunan fakat ödenmemiş ya da müvekkilinin alması gereken reel ücret seviyesi esası ile ödenmemiş fark ücret, fark ulusal bayram ve genel tatil ücreti,...

    UYAP Entegrasyonu