WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mah.Sıfatıyla) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya teslimi - alacak davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, çeyiz ve ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Esas Dosyası ile 24.12.2019 günü icra takibi başlatıldığı, icra takibinde 41.500,00-TL Asıl Alacak talebinde bulunduğu, 5.165,90-TL Ticari Temerrüt Faizi +124,50 TL %0,3 komisyon olmak üzere toplam 46.790,40-TL alacak talebinde bulunulduğu. davalı yanın bono'dan kaynaklı mükerrer takip yapmadığı, davacı ......

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, kadının birleşen davası ise ziynet ve eşya alacağı davası ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ilişkin boşanma davasıdır....

      Esas sayılı takip dosyası ile, kambiyo senedinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan takipte faiz ve harç miktarının 26.790,95-TL miktar üzerinden hesaplanması gerekirken 39.281,98,TL üzerinden hesaplama yapılarak davacının 12.491,03-TL fazla ödeme yaptığı iddiası kapsamında sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca davacı tarafından icra dosyasına yapılan fazla ödemenin davalıdan alınarak davacıya iadesine ilişkindir. Somut olayda her ne kadar görevsizlik kararı verilmişse de; dosyaya konu alacak bonodan bağımsız olarak sebepsiz zenginleşme nedeniyle icra dairesine ödenilen fazla bedelin iadesine ilişkindir. Taraflar arasında bononun geçerliliği, bononun yasal şartlarını taşıyıp taşımadığı hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmamakta, davanın konusunu bono oluşturmamaktadır....

        Davacı tarafların 2013 yılında boşandıklarını, ancak davalının mehir senedinden kaynaklanan yükümlülüğünü bugüne kadar yerine getirmediğini iddia etmektedir. Davacının talebi mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Bu durumda uyuşmazlık; Yargıtay 13. HD'nin 05/11/2015 tarih 2015/28774E.-32078 K.sayılı ilamda belirtildiği şekilde, aile hukukundan kaynaklanan alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı (TBK m. 286 vd) bir alacak talebi niteliğindedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile 2011 yılının temmuz ayında resmi nikah yaptıklarını, resmi nikahtan yaklaşık 3 ay sonra davalı tarafından aleyhine boşanma davası açıldığını, 09.12.2011 tarihinde boşanmalarına karar verildiğini, boşanmalarına karar verildikten sonra davalı tarafından kaçırıldığını ve 05.01.2012 tarihinde düğünlerinin olduğunu, kayınvalidesi tarafından fiziksel şiddet uygulandığı gün polis eşliğinde evden ayrıldığını, ileri sürerek davalı uhdesinde kalan çeyiz eşyalarına karşılık 5.000 TL'nin, davalı adına kayıtlı aracın 1/2 hissesine karşılık 5.000 TL'nin ve düğünde takılan 22 ayar 12 adet toplam...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava, kira sözleşmesinden kaynaklı alacak davasıdır. Tarafların sıfatına ve uyuşmazlığın niteliğine göre, dava konusu uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklı alacak davası olup dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yüksek 6. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 08.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Ancak, dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki çeyiz senedinde yazılı bulunan çeyiz eşyaları ile ziynetlerin iadesi talebine ilişkindir. Davacı temyizi yönünden; dosyada mevcut çeyiz senedinin incelenmesinden, bu senette yazılı olan eşyaların davalıların her ikisi tarafından teslim alındığı, her ikisinin de senette imzalarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Öyle ise mahkemece, iadesine karar verilen eşyalar yönünden her iki davalının da sorumlu tutulması gerekirken, davalı kayınpeder yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Davalı temyizi yönünden ise; davada, ziynet eşyalarının aynen iadesine ya da (olmazsa) ekonomik olarak parasal değerinin tahsiline karar verilmesi istenilmiştir....

              Eldeki dava, mehir senedinden dolayı ziynet eşyalarının teslimi ya da bedellerinin tahsili istemine ilişkin olduğuna göre; konunun ispat hukuku açısından ele alınması gerekir. Dava konusu ziynet eşyaları taraflar arasında senede bağlanmış olup bu senet davalıları bağlayıcı niteliktedir. Taraflar arasında düzenlenen çeyiz senedinde açıkça, davacı kadına ait olduğu kabul edilen ziynet ve çeyiz eşyalarının davalılara teslim edildiği ve davalılar tarafından da teslim alındığına dair tutanak imza altına alınmıştır. Dolayısıyla, çeyiz senedindeki bu beyanların aksini, ziynet eşyalarının davacıda olduğu iddiasını davalılar aynı nitelikte bir delille ispatlamakla yükümlüdür. Somut olayda; davalıların, çeyiz senedinde yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarını teslim alarak senedi "eşyaları teslim alanlar" sıfatı ile imzaladıkları ve imzalarını inkar etmedikleri anlaşılmaktadır....

                O ilişkiden doğan bir alacağın bulunduğu ve alacak miktarını kanıtlama yükümlülüğü de davacı tarafa aittir. Hukuk Genel Kurulunun 04.04.2007 gün ve 2007/13- 153 E.-2007/183 K. sayılı kararında da benimsendiği gibi "Zamanaşımına uğrayan ve imzası inkar edilmeyen bono, temel borç ilişkisi bakımından yazılı delil başlangıcı niteliğindedir." Buna göre, zamanaşımına uğramış bir bono, kambiyo senedi vasfını yitireceğinden, eldeki uyuşmazlığın da kambiyo senedinden kaynaklandığı kabul edilemeyecektir. Bu durumda davanın mutlak ticari nitelikte bulunmamasına ve temel ilişkiden kaynaklı olarak alacak talep edildiğine göre uyuşmazlığın, genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesine girdiği değerlendirilerek karşı görevsizlik kararı vererek iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı doğduğundan merci tayini için dosyanın dairemize gönderildiği anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu