DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, galleye müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti talebine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Bir kimsenin belli bir vakfın gallesine hak kazanabilmesi için öncelikle o vakfın kurucusu ile aralarında soy bağının kurulmuş olması (vakıf evladı olduğunun yöntemince saptanması) ; ayrıca vakıf senedinde evladın galleden (vakıf gelirinden) yararlanacağına ilişkin açık hüküm bulunması ve bunun için belli koşullar öngörülmüş ise bu koşullarında gerçekleşmiş bulunması gerekir. Davacıların galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun kanıtlanması gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava ve birleşen davalar, tevliyete ehil ve galleye müstahak vakıf evladı olunduğunun tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin galle fazlasına müstahak vakıf evladı ve aynı vakıf olunduğunun tespitini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1- Davaya konu Arpa Emini Süleyman Efendi bin Mustafa Vakfına ait galle listesi ile dayanakları evrakın, 2- Arpa Emini Süleyman Efendi bin Mustafa, Arpa Emini Süleyman Efendi ve Arpa Emini Süleyman Ağa adıyla kurulmuş vakıflar olup olmadığı sorularak kurulmuş ise aynı vakıf olarak kabul edilip edilmediğine dair mevcut tüm bilgi ve belgelerin, ...'nden getirtilip dosyasına konulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/03/2021 NUMARASI : 2018/378 ESAS - 2021/246 KARAR DAVA KONUSU : Vakıf (Tevliyete Ehil Vakıf Evladı Olunduğunun Tespiti İstemli) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 353.maddesi gereğince dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının Beyoğlu 1 Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1999/574 E-2000/426 K ve Beyoğlu 3 Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/21 E-2003/469 K sayılı dosyaları ile Elhaç Kaptan-ı Derya T3 vakıf evladı olduğunun tespit edildiği, vakfın mütevellisi olan Nejat Ekrem Basmacı'nın en büyük erkek evladı olduğunu, Alman Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi mezunu olup, Almanca ve İngilizce dillerini bildiği, başarılı ve muteber bir iş insanı olduğu, çeşitli meslek odaları ve vakıflarda yönetim kurulu üyelikleri bulunduğu, izah edilen sebeplerle mütevellilik için istenilen şartlara haiz olan davacının bahis konusu Elhaç Kaptan-ı Derya...
Ne var ki davacıların vakfeden ile soy bağları nüfus kayıtları ile sabit olduğundan ve mazbut vakıflar yönünden vakıf evladının tespiti yapılamayacağına ilişkin bir kayıt bulunamadığından, ...A-1- Asıl davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, Davacılar T1 Ayşe Nükhet Erensoy ve T2 Mülhak Baltacı Mahmut Ağa Vakfı'nın vakıf evladı olduklarının tespitine, Bu davacıların galleyi müstehik evlat olduklarının tespiti talebi ile davacı T1 tevliyete müstehik vakıf evladı olduğu tespiti taleplerinin reddine, B-1- Birleşen davanın KABULÜNE Birleşen dava davacısı T4 Mülhak Baltacı Mahmut Ağa Vakfı'nın galleyi müstehik vakıf evladı olduğunun tespitine,..." karar verilmiştir. Verilen karara karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
a vakıf evlatlığı maaşı bağlanması ifadesi geçtiğinden davacıların talebi galle fazlasına müstehak vakıf evladı olunduğunun tespiti istemine ilişkin olup davalı vekilinin bu yöne değinen istinaf isteminin yerinde olmadığı, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, davacının üst soyunun ... Agah Efendi Bin ... Penah Efendi Vakfı'nın galleye müstehak vakıf evladı olduğunun kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit olmasına, davaya konu vakfın vakfiyesinin incelenerek konusunda uzman bilirkişi tarafından dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen raporun hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, İlk Derece Mahkemesi kararında mahkemenin hukuki değerlendirmesi bakımından, yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Vakıf (Tevliyete Ehil Vakıf Evladı Olunduğunun Tespiti İstemli) KARAR : Antalya 6....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Vakıf (Tevliyete Ehil Vakıf Evladı Olunduğunun Tesbiti İstemli) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 29.20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,20 TL'nin temyiz edenden davalıdan alınmasına, 16.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Neticeten kesinleşmiş mahkeme kararı ile vakıf evladı olduğunun tespiti için kan bağı ispat edilmeli ve vakfiyede galle fazlası şartı bulunmalıdır. Bu şartların varlığı halinde dava kabul edilir ve verilecek kararla davacının talep konusu vakfın vakıf evladı olduğunun tespit edilmiş olur. Vakıf evladı kesinleşmiş mahkeme kararı ile mazbut vakıflarda T6ne, mülhak vakıflarda ise vakfın mütevellisine başvurarak galle fazlası alacağını talep edebilir. Ayrıca ifade edilmelidir ki, 19/01/2013 tarihli kanun değişikliği ile nüfus kayıtlarının kan bağının ispatlamak için yeterli görüldüğü sistem yerine kişilere vakıf evladı olduklarının tespiti için dava açma zorunluluğu getirilmiştir....
Somut olaydaki galleye müstehak vakıf evladı olunduğunun tespiti ve vakıf gelirinden alacak tahsili istenildiğine göre, uyuşmazlık bakımından kesin yetki kuralının mevcut olmadığı ve yetki itirazının da bulunulmadığı gözetilerek, davaya devamla tarafların göstereceği deliller toplanıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece doğrudan (re'sen) ... mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi ve 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 09.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....