iadesinin icap ettiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali ile ödenen fon payının davalı idarece iade başvurusunun reddedildiği tarihten itibaren hesaplanacak tecil faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir....
de "elektrik trafosu üretiminde" aralıksız 20 yılı aşkın süredir ticari faaliyetini sürdürdüğünü, elektrik trafosu imalatının hammaddesi olan "silisli sac" ürününü dış piyasalardan tedarik etmek zorunda bulunan müvekkili şirketin ... menşeli firma olan "..." ile silisli sac alımı konusunda anlaşma sağladığını ve "teyitli akreditif" ilişkisi kurulması konusunda mutabakata varıldığını, bundan sonra davalı ... A.Ş. ile müvekkili arasında 18.11.2005 tarihinde "akreditif şartnamesi" akdedildiğini, ne var ki akreditif ilişkisi sürecinde bankanın müvekkilini zarara uğrattığını, bu bağlamda 07.12.2005 tarihinde akreditif konusu mallar için taşıma sigortası düzenleyen "Inges Insurance ... Ltd." firmasından doğrudan ... A.Ş. ...S.B....
Bu belirleme ışığında kısaca, bir bankanın, alıcının talimatı üzerine ve belirlenen koşulların tam olarak gerçekleşmesi üzerine, satıcıya belirli bir miktar para ödemeyi taahhüt etmesi şeklinde de tanımlanabilen akreditif işleminin, genel anlamda, dönülebilir-dönülemez ve teyitli-teyitsiz türleri bulunduğu gibi, devredilebilir akreditif, karşılıklı akreditif, garantili akreditif, kırmızı şartlı akreditif, yeşil şartlı akreditif ve rotatif akreditif gibi özel türleri de vardır. Garantili akreditif dışındaki diğer akreditif türlerinde; bir edimin, bir işin yapılması karşılığında akreditif açılmakta ve koşullara uygun evrak ibraz edildiğinde ödeme yapılmakta iken, "Standby" da denilen teminat (garanti) akreditifinde, belirli bir edimin yerine getirildiğini kanıtlayan belgenin bankaya ibrazı ile ödeme yapılmaktadır....
Katartaş tarafından imzalanması nedeniyle imza sirkülerine göre sözleşmenin geçerli olduğu, öte yandan 31.01.2006 tarihinde imzalanan sözleşmeye göre davalı şirkete kredi kullandırılıp sözleşme bu şekilde uygulandığı halde sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülmesinin de iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığı, davacı banka tarafından 31.01.2006 tarihli 474.445.- USD tutarlı genel kredi sözleşmesi kapsamında 18.01.2006 tarihinde davalı şirket lehine muhatap M&T Bank Baltimore ABD'ye hitaben 475.445.- USD tutarlı davalı şirketin sunduğu örnek metin doğrultusunda harici garanti mektubu verildiği, BDDK tarafından yapılan inceleme ve düzenlenen rapor doğrultusunda 18.01.2006 tarihinde davalı firma tarafından davacı bankanın Kayseri şubesine hitaben gönderilen yazılı talimat ile stand-by akreditif düzenlenmesinin talep edildiği, yazılı talimatın ekinde firma tarafından onaylanmış akreditif metninin yer aldığı, söz konusu akreditif metninin davacı banka tarafından uygunluk onayı verilen metin...
KARŞI OY 1- Dava, akreditif ilişkisinde davalı muhabir bankanın akreditif koşullarının değiştirildiğini davacı akreditif alacaklısına bildirmemesinden doğan zararın tazmini istemine ilişkindir. 2- Somut olayda, davacının yine yurtdışından temin edeceği araçları dava dışı Yunan şirketine ihraç etme konusunda anlaştıkları, Yunan uyruklu Delper Ltd. şirketinin, belirli bir vadeye kadar sözleşmeye konu malların Yunanistan’a getirilip kendilerine teslimi halinde, mal bedeline mukabil dava dışı ...’ta akreditif hesabı açtırdığı, bu bankanın (amir banka) da davalı ......
Davalı ... vekili,müvekkil tarafından akreditifin tam olarak davacı firmanın talebine uygun açıldığını,açılan akreditif metninin diğer davalıya iletidiğini, davalı ... firması tarafından değişiklik istenmesi üzerine bu değişikliğin davacı tarafından onaylandığını,akreditif koşullarında belirlenen belgelerin ibrazı üzerine belgelerin şeklen usülüne uygun olması durumunda müvekkilin akreditif bedelini satıcıya ödeme yükümlülüğü ve zorunluluğu bulunduğunu,davacı/alıcının malla ilgili ileri sürdüğü itirazlara rağmen ödemenin engelenemeyeceğini,mallarla belgeler arasında hiçbir ilişki kurulamayacağını, 500 sayılı Yeknesak kuralları ve Uluslararası uygulamalar gereği müvekkilin sadece belgelere dayanarak ödemede bulunacağı savunarak davanın reddini istemiştir....
Davalı vekili; davacı şirketin talimatıyla ithalat bedeli olarak ödeme yapıldığını, akreditif açma teklif mektubunda ''%30 akreditif öncesi peşin ödenmiştir'' ibaresinin yazılı olduğunu, davacı firmanın %70'lik kısım için akreditif kredisi açtırdıklarını ancak karşı firmanın anlaşmayı bozması üzerine kredinin iptalini istediğini, dava konusu miktarın akreditif kapsamında olmadığını, depozito olduğunu savunarak, davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. Mahkemece; talep, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek, davacı ile davalının akreditif sözleşmesi akdettiği, sözleşmeye uygun olarak davacının talebi ile davalının dava konusu bedeli karşı tarafa aktardığı, tarafların tacir olduğu, davacının basiretli bir tacir gibi verdiği talimatın ne anlama geldiğini bilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
Yapılan yargılama, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı, muhabir banka ile yapılan anlaşma neticesinde davalı bankanın Ulus şubesinde akreditif açıldığını ancak davalı bankanın talimata rağmen akreditif tutarını ödemediği, davalı bankanın kusuru nedeniyle zarara uğradığından bahisle eldeki davayı açmış olduğu anlaşılmaktadır. Akreditif bir banka taahhüdü veya şartlı havale olup, akreditif amiri; akreditif işlemini başlatan ihracatçı, amir banka; akreditif amirinden aldığı talimatlara göre akreditifi açan banka, lehdar; lehine akreditif açılan ihracatçı, ihbar bankası; amir bankadan aldığı akreditif metninde kendisine verilen görev gereği akreditifi satıcıya yani lehtara veya onun bankasına ihbar eden konumunda olup, ödeme konusunda herhangi bir sorumluluk üstlenmeyen taraftır. ......
düzenlenmiş, ödemenin ancak uygun belge ibrazı karşılığında yapılacağı hükme bağlandığı, davacının, davalı teyit bankasına başvurusunu uygun belgelerle yapmadığından ve verilen sürede eksik belgeleri akreditif vadesinden önce tamamlamadığından, davalı bankanın ödeme yükümlülüğü doğmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Şubesine akreditif belgesi sunmadığını, ihracata ilişkin bir akreditif bedeli tahsil etmediğini, davalıyla yapılan görüşmelere rağmen ihracat bedelinin gönderilmediğini, bedelin tahsili için başlatılan icra takibine haksız itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verimesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 10/10/2013 tarihli faturadan dolayı 2015 yılında icra takibi başlatıldığını, bahse konu fatura akredatif olarak düzenlendiği halde, akredatif işlemleri tamamlanmadan malın alıcının uhdesine geçirilmesinin mümkün olmayacağını, taraflar arasındaki 09.03.2013 tarihli sözleşmenin davacı tarafından yerine getirilmesi gereken edimlerini yerine getirmemesi sebebiyle müvekkili şirketin zarara uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir....